En Sıcak Konular

“Saddam’ın ipini Sadr çekti” iddiası!

0 0 0000 00:00 tsi
“Saddam’ın ipini Sadr çekti” iddiası! Saddam’ın idamı ile tekrar gündeme oturan Şii lider Mukteda es-Sadr’ın Saddam’ı idam eden maskeli cellatların arasında olduğu iddia edildi. Bu iddianın gerçekle ne kadar örtüştüğü ayrı bir tartışma konusu. Ancak uzun soluklu ve sistemli

Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin’in idamı ile ilgili tartışmalar sürerken bugün Arap basınında ilginç bir iddia ortaya atıldı. Suudi Arabistan’da yayın yapan Al Mokhtsar gazetesi, Saddam’ı, asıldığı odaya götüren yüzü maskeli cellatlardan birinin Şii lider Mukteda El Sadr olduğunu öne sürdü. Saddam Hüseyin’in idamı sırasında odada bulunan bir tanığa dayandırılan haberde, Şii direniş örgütü Mehdi Ordusu’nun lideri olan Mukteda El Sadr’ın da idam sırasında odada hazır bulunduğu iddia edildi.

Sadr hedefte!

Aslında bugün geldiğimiz nokta hiç de şaşırtıcı değil. iyibilgi, uzun bir süredir Irak’taki gelişmeleri ve Sadr’ın bu gelişmelerde oynadığı rolü yakından takip ediyor. Bugün Sadr üzerine yoğunlaşan haberler uzun bir süredir tartışılıyordu.

En baştan alalım… Mukteda es-Sadr kimdir? Şöyle açıklayalım: Babası Saddam tarafından öldürülmüş bir Şii lider. Irak'ın en büyük ordularından birisi olan Mehdi ordusu onun emrinde. Peki, düşünce yapısı? Oldukça "aksi!" Bir kere diğer Şiiler gibi değil. "Irakçı!" Hatta tipik bir ulusalcı. Öyle ki eğer Sadr şiddetli bir saldırı ile karşılaşıp, mehdi ordusu dağıtılırsa bundan zarar görecek olan Irak'ın bütünlüğü... Üç örnek: Geçtiğimiz aylarda Telafer'de Sünniler ile Amerikalılar savaşıyordu. Sadr emrindekileri Sünnilerle omuz omuza savaşmak için yolladı. Irak’ın birliğine vurgu yaptı.  Dahası Mukteda Essadr'a bağlı meclis grubu, mensubu bulunduğu Şii ittifakının federalizm projesini reddetti. Daha sonra Kerkük gündeme geldi. Sadr Kürtlere "Kerkük savaş nedenidir" dedi. 

Yani Irak'ın bütünlüğünden yana aldı. Son olarak, geçtiğimiz günlerde İstanbul'da bir toplantı yapıldı. Toplantıyı yapanlar Iraklı Sünnilerdi. Şiiler ateş püskürdü ve Irak ile ilgili Arabistan'da yaptıkları toplantıya Türkiye'yi davet etmedi. Peki, İstanbul'daki toplantıya Sadr'ın tepkisi ne oldu? Sünnilerin İstanbul toplantısını destekledi.

Sadr’ın suyu ısınıyor

Sadr’ın önemli bir özelliği daha var. Kendisine bağlı Mehdi ordusunun Irak’ın önde gelen silahlı gücü olması. Hatırlayın: Amerikan güçleri ile yapılan şiddetli çatışmalar, Sadr’ı istenilen noktaya çekmemişti.

Ancak Sadr bir şekilde etkisiz hale getirilmeliydi. En azından Sadr’ın varlığı Amerikalılar için bir rahatsızlık noktasıydı. Bu rahatsızlığı Financial Times gazetesi şu şekilde dile getirdi: Irak’taki kaosun müsebbibi Mehdi ordusu üzerinde kontrolünü kaybeden Sadr… Bu rahatsızlık sonrasında çok ilginç bir haber daha göze çarpıyordu. ABD’de yayımlanan Los Angeles Times gazetesi ABD’nin Sadr’ı gözüne kestirdiğini ileri sürdü.

Tüm bu haber ve yorumlar, Sadr’a karşı ciddi bir operasyonun düşünüldüğü imajını doğuruyordu. Ki bugünlerde yaşanılanlar bunun bir kanıtı. İlkönce Saddam’ı idam edenlerin Sadr’a bağlı milisler olduğu iddia edildi. Ancak ardından ortaya atılan iddia Sadr’ın bizzat infaz odasında bulunduğu şeklinde.

Karan: Mezhep ayrımını göz ardı etmeyin

Peki, gerçekten de Sadr idama karıştı mı? Saddam’ı idam edenler Sadr’ın adamımıydı? Konu ile ilgili iyibilgi’ye konuşan Radikal gazetesi Dışhaberler editörü Ceyda Karan’a göre Sadr konjonktüre göre davranıyor. Karan, buradan bakınca göremediğimiz, ancak Irak’ın içinde var olan Sünni-Şii ayrımını vurguluyor ve Sadr’ın milislerinin Saddam’ın ipini çekmesinin şaşırtıcı olmayacağını belirtiyor. Sadr’ın babasının da Saddam tarafından öldürüldüğünü hatırlatan Karan, Irak’ta mezhepler arasında ciddi bir intikam duygusu olduğunu vurguluyor.



Bu haber 1,520 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,378 µs