Böyle manipüle ediliyoruz! | " /> Böyle manipüle ediliyoruz! | "/>

En Sıcak Konular

Müthiş iddia: Böyle manipüle ediliyoruz!

15 Nisan 2009 18:20 tsi
Müthiş iddia: Böyle manipüle ediliyoruz! Türkiye'nin en köklü siyasi partisi üzerinde oynanan oyun deşifre ediliyor. İpler kimin elinde ortaya çıkıyor.

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Süleyman Soylu, 22 Temmuz 2007 seçimleri öncesinde DYP ile Anavatan Partisi'ni birleşmesini isteyenlerin bugün Demokrat Parti'nin küçülmesini istediklerini söyledi. Soylu, 15 aydır partiyi toplumsal mühendislik çalışmalarına karşı korumaya çalıştığını belirterek, demokrat misyona inananların Menderes'i idam eden ve Bayar düşüncelerini süründürenlere prim veren anlayışların içini acıttığını ifade etti. Görevden ayrılma sözünün ardında durduğunu belirten Soylu, "Kamuoyuna ve Türkiye'ye bu konuda verdiğimiz sözün, yaptığımız beyanın arkasında olduğumuzu, bu meselenin partinin en yetkili kurulu olan olağanüstü kurulda tekrar görüşülmesinin çok daha doğru olacağı yönünde karar aldık." dedi.

Soylu, Cihan Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, bu seçimde Demokrat Parti'nin beklenenin üzerinde oy aldığını, kendisi kabul etmese de herkesin kabul ettiğini söyledi. Soylu, kendilerinin halkla iyi bir diyalog kurmalarına rağmen halka kendilerini anlatma noktasında bir iletişim sıkıntısı yaşadıklarını savundu. Beyaz Yürüyüşü ve Türkiye ile ilgili düşüncelerini halka anlatamadıklarını ifade eden Soylu, eksikleri ortadan kaldırmak için kendi emekleri dışında hiç bir şeylerinin ortada olmadığını vurguladı. Maddi açıdan çok kısıtlı olduklarını, medyada görünmediklerini, kamuoyu araştırmalarında olağanüstü ölçüde küçümsendiklerini ve bekledikleri yerlerden hak ettikleri desteği bulamadıklarından yakınan Soylu, kendisinin 470'in üzerinde yerde konuşma yaptığını, 54-55 vilayete gittiğini ve bazen bir günde 12 yerde konuşma yaptığını söyledi. Teşkilatlarının olağanüstü bir mücadele ortaya koyduklarını anlatan Soylu, "Bir taraftan kutuplaştırılan bir siyasetle mücadele ediyorsunuz. Bir taraftan iktidarla mücadele ediyorsunuz. Bir taraftan yok görülüyorsunuz. Bir taraftan da kendinizi ispat etmeye çalışıyorsunuz. Bunun sonucunda bir Türkiye partisi ortaya çıktı. Güneydoğu'da 5 puan alan, Ege'de beş puanın çok üzerinde alan, Karadeniz'de beş puan civarında alan, büyükşehirlerde ise polarizasyondan dolayı sıkıntıya giren bir siyasi parti ortaya çıktı." dedi.


"SÖZÜMÜN ARKASINDAYIM"

Seçim sonrasında Genel Başkanlığı görevinden ayrılacağı yönündeki sözünün arkasında olduğunu tekrarlayan Soylu, "Ben 5.4 sözünü ifade etmişsem bunun gereğini yerine getirmek durumundayım. Doğru siyaset anlayışı da budur. Bugün de aynı noktadayım. Ben 5-5.5 rakamını çok arzu ettim, daha açılımcı bir siyaset anlayışı ortaya koyabilmek için. Gelinen nokta 3.8. Bu küçümsenir mi? Hayır küçümsenmez. Bunun hepsi alın teri ile alınmış bir oydur." değerlendirmesinde bulundu.

Partinin Genel İdare Kurulu (GİK) toplantısında, il başkanları ile yapılan toplantıyı hep birlikte değerlendirdiklerini ifade eden Soylu, "İl başkanlarının taleplerini çok makul, çok doğru, çok anlamlı bir değerlendirme olarak bulduk. Kamuoyuna ve Türkiye'ye bu konuda verdiğimiz sözün, yaptığımız beyanın arkasında olduğumuzu, bu meselenin partinin en yetkili kurulu olan olağanüstü kurulda tekrar görüşülmesinin çok daha doğru olabileceğini, partinin meşru ortamının olağanüstü kurul olduğunu belirttik." şeklinde konuştu.


"ÇOK CİDDİ TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ YAPILIYOR"

Demokrat Parti'nin geçmişten beri güçlü olduğu Antalya, Manisa ve Balıkesir gibi illerin CHP ve MHP'li adaylar tarafından kazanılmasının nasıl değerlendirdiği yönündeki soruya Soylu, bu durumu toplum mühendisliğine bağladı: "Ben bu toplum mühendisliğini 15 aydır görüyorum. Buna karşı tedbir almaya çalışıyorum. Seçim öncesinde 'Bu seçim tüm demokratlar için sadakat sınavıdır' dedim. Bu tesadüf olarak söylenmiş bir söz değildir. Bu bilerek söylenmiş bir sözdür."

Soylu, kendisinin içini acıtanın demokrat olup, rahmetli Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan'ı idam edenler ve Bayar'ın düşüncesini hapislerde süründüren anlayışa prim verilmesi olduğunu belirterek, "Bu kadar saf değiştirmenin, felsefi tabanın kaymasının nasıl anlamlı hale geldiğini de çözemiyorum." dedi.


"DEMOKRAT PARTİYİ KÜÇÜLTMEYE ÇALIŞIYORLAR"

Demokrat parti misyonunu yüklenenlerin kendi adlarına sorumluluklarının bulunduğunun altını çizen Soylu, "Sahada gördüğüm içimi acıtan işler olmuştur. Bunları partimin de benim de hak etmediğimi düşünüyorum. Bu ne kadardır. Önemli olan miktarı değildir, ölçüsü değildir, önemli olan yapılabilirliğidir. Ben 15 aydır bir toplumsal mühendislik gördüm. Bunu ben partinin başına geçtikten sonra hissetim. Bu toplumsal mühendislik 2007 yılı 22 Temmuz seçimlerinde farklıydı. Bu toplumsal mühendislik DYP ve ANAP birleşmesini iten bir toplumsal mühendisliktir. Bu halkın da benim de hoşuma gitti. Bu toplumsal mühendislik genel başkan olduktan sonra enteresan bir şekilde Demokrat Partiyi küçültmeye çalışan toplumsal mühendislikti."dedi.

Kendisinin saflaştırmada tarafının demokrat, modern, çağdaş ve bu ülkenin değerleriyle beraber örtüşen bir anlayışla bütünleştirdiğini söyleyen Soylu, Ergenekon'a sempati duyanların içinde Demokrat Parti oy verenlerin bulunabileceğini söyledi. Soylu, "15 aydır partimi CHP ve MHP'ye karşı koruyabilmek çaba sarf ettim. Bunu anlatmaya çalıştım." dedi.


"ERGENEKON MAĞDURUYUZ"

"Parti içerisindeki Ergenekoncuları tespit ettiniz mi?" sorusuna Soylu, şunları söyledi: "Bu Ergenekon'un en büyük mağduru biziz. 1960 Ergenekon'dur, bunun mağduru Demokrat Parti oldu. 1971 mağduru biziz. 1980 darbe oldu bunun mağduru biziz. 28 Şubat sürecide bir Ergenekon'dur. 28 Şubat sürecini kurgulayanlar bugün merkez sağ siyaseti daraltmaya çalışanlar ellerini kollarını sallayarak sokakta geziyorlar. Benim partimden 40 milletvekili istifa ettirenler, merkez sağın tasfiye edilmesine yönelik siyaset kurgulaması içindeydiler. O zihniyet hala devam ediyor."


ERGENEKON OPERASYONLARINA DESTEK

Soylu, Ergenekon operasyonları ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: "Biz Ergenekon karşıtıyız, 28 Şubat karşıtıyız, darbe karşıtıyız, demokrasi yanlısıyız. Bizim burada tarafımız belli. Ben bunun sulandırılmasında da endişeliyim. Bu cumhuriyet karşıtı olmak değil, böyle duruma getiriliyor. Bu siyasallaştırılırsa iktidar bir tarafında ana muhalefet bir tarafında olursa sanki cumhuriyet karşıtı, sanki değerler karşıtıymış gibi gelir. Bu Türk siyasetini kurgulamak isteyen halkı iradesini yönlendirmek isteyen ve halkı iradesinin egemenliğin mani olmak isteyen anlayış varsa bunun ortaya çıkarılmasıdır. Bunu herkes ister, bende istiyorum. Sonuna kadarda bunun tarafındayım. Çünkü biz bunun mağduruyuz. Kamplaşmanın da mağduruyuz. Başka avukatlığın mağduriyeti içinde kaldım. Burada hukuk limanına itibar etmeliyiz. Hukuk limanına sığınmalıyız. Hak gasp edilirse hukukla hakkını aramalıyız." (CİHAN)



Bu haber 2,397 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    9,576 µs