En Sıcak Konular

ABD için Türkiye önemini yitirmiştir!

2 Nisan 2009 09:14 tsi
ABD için Türkiye önemini yitirmiştir! 'Sizin 2003'teki kararınız ABD'yi öldürdü'

Nagehan Alçı / Akşam

Ermeni tasırısı bu yıl geçmez

ABD'nin başkenti, şu sıralar tam anlamıyla bir kaynayan kazan. Suların zaten hiç durulmadığı, dünya politikalarının belirlendiği Washington, Başkan Obama seçildiğinden beri türlü kulislere sahne oluyor. Her yeni başkanla birlikte böyle bir türbülans atmosferi normal, ancak bu kez durum biraz farklı: Müthiş bir imajla iş başına gelen Obama üzerinden üç ay geçmesine rağmen hala bir çok konuda detaylı bir politika ortaya koymadı. Kritik pozisyonlara yapılması gereken atamalar gecikti. Ortadoğu konusunda umut vaat edici konuşmalar ortalıkta uçuşurken somut olarak ne yapılacağı belirsizliğini koruyor. Afganistan'da cephenin genişletileceği konuşuluyor ancak ekonomik kriz nedeniyle insanlar panikte. Paranın askeri harcamalara aktarılması fikri tedirginlik yaratıyor.
Kısacası en ateşli Demokratlar bile Obama'ya karşı eleştirel bir tutum içine girmeye başladı. Yeni başkanın dünyadaki 'nam'ı devam etse de kendi ülkesindeki kredibilitesi düşme eğiliminde. İşte böyle bir ortamda G20 zirvesine çıktı ABD başkanı. Ardından da Türkiye'ye gelecek. Ancak seyahate çıkmadan son ana kadar görüşmelerin içeriği netleşmemişti. Hatta Türkiye ayağına katılacak isim listesi bile belirsizliğini koruyordu.

Böyle bir arka planda Washington'a gittik ve çeşitli disiplinlerden önemli isimlerle görüşmeler yaptık. Nisanda bir kez daha Kongre'ye sunulacak olan Ermeni tasarısının dört mimarından biri olan Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Mark Kirk, ABD'nin eski Ulusal Güvenlik Danışmanı ve dünyanın sayılı stratejistlerinden kabul edilen Zbigniew Brzezinski,  Baba ve Oğul Bush'un danışmanlığını yürüten Brent Scowcroft, küreselleşmenin dünyadaki en büyük savunucularından New York Times köşe yazarı Thomas Friedman, Washington Kürt Enstitüsü Başkanı Necmeldin Kerim ve Kürt Bölgesel Yönetimi Washington temsilcisi Kubat Talabani ile bir araya geldik.
Bugünden itibaren bu 'kritik' isimlerle görüşmeleri ve ABD'deki havayı sizlere aktaracağız. Ekonomik kriz ve Afganistan hedeflerinin gölgesindeki Obama ziyaretinin şifrelerini çözmeye çalışacağız.

Tasarıyı hazırlayan Kongre Üyesi Mark Kirk: Tasarı çıkmaz  tehlike yok
Amerikan Kongresi'nde bu yılki Ermeni tasarısını hazırlayan dört isimden biri olan Kirk umutsuz. Temsilciler Meclisi Başkanı'nın Obama'nın işini zorlaştırmamak için tasarıya onay vermeyeceğine inanan ABD'li politikacı ' Endişelenmeyin Türkiye için tehlike yok ' dedi

- Malum nisan ayı geldi. Her yıl, tekrar tekrar masaya getirilen Ermeni tasarısı yine gündemde. Siz, bu yıl bu tasarıyı hazırlayan dört isimden birisiniz. Sizce Kongre'den geçme şansı var mı tasarının?

Evet, uzun bir hazırlık süreci sonunda tasarıyı hazırladık. Bu konu her yıl gündeme geliyor, son anda bazı politikalar nedeniyle başarısızlığa uğruyor. Bu sene beklenti çok yüksek, çünkü Başkan Obama Ermenilere önemli bir söz verdi. Ancak bence durum umutsuz. Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi tasarıyı geçirme cesaretini gösteremeyecek. Başkan Obama'yı zor duruma sokmayacak. Bu yıl da sizin açınızdan tehlike yok. Tasarı geçmez, endişelenmeyin.

- Ermenilerin tepkisi ne olacak?

Onlara verilen sözün bir kez daha tutulmadığını görecekler, gerçi buna alışkınlar fakat bu kez farklı bir durum var. 2010'da Kongre seçimleri yapılacak. Biliyorsunuz, Kongre şu an Demokratlar'ın kontrolünde. Ermeni tasarısının geçmemesi onların iktidarına zarar verebilir ve önümüzdeki yıl Kongre seçimlerini Cumhuriyetçiler kazanabilir.

- Mesele Türkler ve Ermeniler arasındaki buzları kırmak ve tarihi bir barış yapmak ise ABD'de her yıl yapılan tartışmalar biraz kafa karıştırıyor sanki. Türkiye ve Ermenistan arasında bir diyalog söz konusu. Hatta doğrudan ilişkilerin başlaması konuşuluyor. Buradaki soykırım tartışması bu sürece zarar vermiyor mu?

Veriyor olabilir ama burada bizim derdimiz ifade özgürlüğünün varlığını kanıtlamak. Uzun vadede ABD, soykırımı tanıyacak. Kongre koridorlarına düşünce özgürlüğü egemen olacak. Sonuçta Sünniler Şiiler'le ilgili bir şey söylenildiğinde, Japonlar Çinliler'le ilgili bir şey söylenildiğinde rahatsız oluyorlar. Bunların hepsinin aşılması lazım.

- Geçtiğimiz yıl sizinle bir röportaj yapmıştık. O röportajda 'Türkiye'nin Irak Savaşı'na girmemesi ABD'deki önemini yok etti. Artık Ankara Washington için pek bir şey ifade etmiyor' demiştiniz. Bu konuşmanın üzerinden bir yıl geçti ve yeni ABD Başkanı Türkiye'ye geliyor. Ajandasının ilk sırasında ne var sizce?

Irak'tan çekilme. Bu ABD için çok önemli. Girerken bize 'Hayır' demiştiniz, bakalım çıkarken ne diyeceksiniz?

- Sizce iki cevap da aynı önemde mi?

Hayır. Giriş planı çok önemli bir karardı ve Amerika bu karara, büyük yatırım yaptı. Bu seferki karar ise uygunluk, lojistik ve az maliyet gibi kriterler göz önüne alınarak veriliyor. Sonuçta ABD Irak'tan bir şekilde çıkacak. Sizin 2003'teki kararınız ABD'yi öldürdü, şimdiki ilişkileri tam olarak tamire yeterli değil.

- ABD güçlerini zaten 36. paralelin güneyine çekti. Çıkış için Basra yerine kuzeye yönelmesi mantıklı mı?

Tabii ki güney rotası da kullanılacaktır ancak sadece orası yeterli değil. Daha fazla limana ve alana ihtiyacımız var. Bu nedenle Türkiye'nin de kullanılması mantıklı. Bu sayede birçok Türk şirketi de kazanç sağlayacaktır. Sanırım Türkiye'nin cevabı da bu kez 'Evet' olacak.

Türkiye ajandası: Irak ve Afganistan

- Başkan'ın gündeminde Afganistan'ın yeri ne? İlk maddenin Afganistan olacağını iddia ediliyor...

Afganistan özel temsilcisi Richard Holbrooke'un isteği bu yönde. Sonuçta Afganistan'daki cephe genişleyecek. Türkiye de zamanında orada önemli görevler üslendi. Son dönemlerde Türkiye'nin NATO'daki önemi ve ağırlığı azalmış durumda. Bunu yeniden yükseltmek için Afganistan konusundaki taleplere olumlu yanıt vermeniz çok mühim. Bu, Türkiye'ye eski gücünü kazandırır. Kısacası Afganistan da Obama ziyaretinin en önemli maddelerinden biri. Belki de Irak kadar önemli.

- TSK, Afganistan'a muharip güç göndermeye yeşil ışık yakmadı. ABD'nin NATO kapsamındaki taleplerine 'Hayır' derlerse ne olur?

Türkiye ABD için önemsiz bir ülke olmaya devam eder. Geçen sene size 'Polonya artık Türkiye'den çok daha önemli' demiştim. Yeni Başkan, füze kalkanından vazgeçme sinyali vererek Polonya ile ipleri gevşetti ancak yine de Türkiye ABD'nin politikalarına yardımcı kararlar vermezse eski tahtına dönemez.

- 'Yardımcı kararlar'ın detayları  nedir?

ABD'nin bölgede belli başlı sorunları var: Irak'tan çekilme, Afganistan'daki savaş, İran'a karşı uygulanan ambargolar, Ukrayna ve Gürcistan'ın bağımsızlığı gibi. Bu konularda Türkiye'nin şu an itibarıyla pek bir etkisini görmüyorum. Etkisini ABD lehine artırırsa önemini geri kazanır.

- Türkiye son dönemde Ortadoğu'da arabulucu olma iddiasında. Rolü hiç de öyle silik değil...

Biliyor musunuz? Tunuslular da aynı iddiada!

- Tunus'la Türkiye'nin etkisini nasıl kıyaslarsınız?

Kıyaslarım, 2003'ten beri Türkiye, Batı'nın hiçbir önemli kararının içinde yer almadı. Etkili bir güç olmak istiyorsa ne yapacağına karar vermeli. ABD'nin önemli bir müttefiki olma çabası varsa da Washington'ın faaliyetlerine yardımcı olmalı. Oysa siz ne yaptınız? Afganistan'dan çekildiniz. Gürcistan konusunda net bir tavır almadınız ve İran'a ambargolara rağmen yeşil ışık yakıyorsunuz!

- Türkiye Tunus ile aynı kefedeyse Başkan Obama neden geliyor?

Çünkü somut iki isteği var. Dediğim gibi Irak'tan çekilme ve Afganistan konusunda Türkiye'ye ihtiyacı var.

- Başkan'ın İslam dünyasına bir konuşma yapması bekleniyor. Sizce bu konuşmayı Türkiye'den yapar mı?

Emin değilim. Son dönemdeki çıkışlara rağmen İslam dünyası Türkiye'yi tamamen kendi yanlarında görmüyor. Mısır ya da Endonezya'dan yapılabilir gibi geliyor bu konuşma.

- ABD'nin yeni yönetiminin Türkiye'yi Avrupa'nın mı yoksa Ortadoğu'nun mu bir parçası olarak gördüğü meselesi önemli. Sanırım konuşmanın yeri de bu yüzden ilgi çekiyor. Ne dersiniz?

Türkiye Irak Savaşı sırasında tezkereye 'Hayır' dediği andan itibaren ABD, Türkiye konusunda AB'ye baskı yapmayı bir kenara bıraktı. Çünkü Türkiye önemini yitirdi. Oysa Özal döneminde bambaşka bir resim vardı. Her ABD'li yetkili, Ankara'nın telefonuna anında çıkardı.

- Başbakan Erdoğan'ın Davos çıkışı Washington'da nasıl yankılandı?

Bu çıkışı anlayışla karşılıyorum. Herkesin kötü günü olabilir. Obama ne diyor, biliyor musunuz? 'Asla öfke ile yönetme!' iktidardayken duygulara yönelirseniz zarar görürsünüz. Uzun vadede Erdoğan'ın çıkışı olumsuz olacaktır, göreceksiniz. Daha önce topluluk içinde duygularına bu şekilde teslim olan hiçbir lider görmemiştim.



Bu haber 1,024 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,296 µs