En Sıcak Konular

Darbe dönemi gerçekten bitti mi?

27 Mart 2009 22:31 tsi
Darbe dönemi gerçekten bitti mi?   
''Halkına güvenen ordusunu tanıyan, milli hedefleri olan ‘Ergenekonda sanık veya tanık olarak olsun çağırılırsam mahkeme davetini kabul ederim’ diyen bir genelkurmay başkanımız varmış... Prof. Nevzat Tarhan yazıyor...

Prof. Nevzat Tarhan / Haber 7 

Sahiplenilmesi gereken komutanlar
Bilge bir zat bahçesinde siyah ve beyaz iki kurta sahipmiş. Siyah kurt sürekli beyaz kurta saldırıyormuş. Öğrencisi hocasına sormuş hangisi galip gelecek diye? Hocasının cevabı çok anlamlı: “ Hangisini iyi besleyip bakarsak o galip gelecek”
 
Askeri tarihde iki türlü lider vardır ve yaptıkları ile kahraman olarak anılırlar.
 
Birincisi iyi ve doğru şeyleri yapılması gerektiği için cesaretle yapan askeri liderler. Yakın tarihimizde kurucu liderimiz Mustafa Kemal buna en iyi örnektir.
 
İkincisi cesaretle kötülüğü önlediği için ülkenin kaderini değiştiren ve rotasını düzelten liderlerdir. Yakın tarihimizde bu örneğe en uygun lider emekli Genelkurmay Başkanımız Sayın Hilmi Özkök’tür.
 
Bu tarz karizmatik liderler ezber bozduğu için, ikna ve yaptırım güçleri nedeniyle kötücül güçler tarafından etkisiz hale getirilmeye çalışılırlar.
 
İyicil ve barışcıl güçler tarafından sahiplenilmezse, bakılmazsa hiçbir iyilik ve güzellikler yeşeremez. Darbecilik de böyle kötücül sosyal bir hastalıktır.
 
Darbe dönemi gerçekten bitti mi?
 
2003’lü yıllarda darbeyi önleyen en önemli etkenin AB’ye girme konusundaki samimi çaba ve bilge bir genelkurmay başkanına sahip olmamız ve ordu içinde ve toplumun demokrasiye sahip çıkma iradesini yüksek sesle ifade edebilmesinin olduğu anlaşılıyor.
 
Sayın Hilmi Özkök’ün Milliyet gazetesinden Sayın Fikret Bila ile yaptığı söyleşide geçen bazı vurgular tarihe not düşecek özelliktedir.
 
AB değerleri,
 
“Şimdi AB değerleri diyoruz. Bunlar gerçekten birçok ülkenin evrensel değerler olarak gördüğü, kabul ettiği ve uyguladığı değerlerdir. Türkiye de bugün müzakere eden ülke konumunda. Ben, ‘her şeyi AB istiyor, Türkiye de yapıyor’ anlamında görmüyorum. Halkımız bu değerlere layık olduğu için, bunların hedeflenmesi gerekiyor. Ve ülkenin kendi koşullarına göre yapılıyor. Bu doğaldır. Her ülke kendi koşullarına göre bu değerlere ulaşmaya çalışıyor. Türkiye de öyle yapıyor. Atatürk’ü düşünelim. Atatürk Batı’yı hedeflemiştir. Ama onlar istiyor diye veya AB’yi gördüğü için değil, halkını bu değerlere layık gördüğü için Batı’yı göstermiştir.”
 
 
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin entellektüel seviyesi,


“Darbe döneminin kapanmasının en önemli nedeni TSK’nın ulaştığı entelektüel seviyedir. TSK’daki genç nesil -bizden sonraki kuşağı da genç subaylar saymak lazım- farklı düşünüyorlar, daha demokratik düşünüyorlar.
Çünkü çok iyi eğitim alıyorlar. Çok iyi lisan biliyorlar. Dünyayı çok iyi izliyorlar. Nerede ne oluyor, nereye doğru gidiyor, biliyorlar..... NATO’da görev yapıyorlar.NATO’da görev yapmak subayların ufku açıyor”
 
Milli güç unsurlarının gelişmişlik düzeyi

“Darbeler dönemi kapanmıştır derken milli güç unsurlarının gelişmişlik düzeyine dikkat çekmek istedim. Ekonomik, sosyal açıdan gelişmiş ülkelerde bu tür olaylar olmuyor. Türkiye’de de artık milli güç unsurları, ekonomik düzey, eğitim seviyesi başta olmak üzere gelişti.”  
 
Sosyal konulara bilimsel yaklaşım,
 
Günümüz de iletişim ve internet teknolojisinin ilerlemesi hakkında darbeleri caydırıcı bir faktör olduğunu vurguluyor.“Artık geçmişten bilimsel dersler alınıyor. NATO bünyesinde ‘Değişim Komutanlığı’ kuruldu. Burada geçmişle ilgili bilimsel çalışmalar yapılıyor ve alınacak dersler bilimsel bir yaklaşımla ortaya konuluyor. Bu, geçmişten alınacak dersleri ve doğru değerlendirilmesini kolaylaştırıyor.”
 
Geçmişte Çevik Bir Orgeneral’in Sayın Taha Akyol’a ‘sosyolojik araştırma yapmak kararlılığımıza gölge düşürür’ dediğini hatırlarsak alınan mesafenin büyüklüğü anlaşılır.
 
“Halktaki gelişme de çok önemli. Demokrasiyi algılama seviyesindeki yükselme önemli bir faktör. Eskiden hep vekâlet verirdi. Başkalarından beklerdi.”
 
Halkına güvenen ordusunu tanıyan, milli hedefleri olan ‘Ergenekonda sanık veya tanık olarak olsun çağırılırsam mahkeme davetini kabul ederim’ diyen bir genelkurmay başkanımız varmış.
 
Şunu iyi bilelim Hilmi Özkök paşamızın temsil ettiği subay sayısı tahmin edildiğinden çok daha fazladır. Genç subaylar arasında anket yapılsa kazanan Hilmi Özkök paşa olurdu.
 
Toplum olarak böyle komutanlara sahip çıkar övgü ile yaklaşırsak onlara verilecek en büyük ödülü vermiş oluruz..



Bu haber 619 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,345 µs