ABD 2007 için borsa balonları şişiriyor!

0 0 0000 00:00 tsi
"2007 yılında en çok sözü edilecek risk bizce FED’in faiz oyunları ve balonlar" diyen Salih Neftçi, ABD'nin bütün ekonomisini borsa oyunlarına bağladığına dikkat çekiyor. İşte Neftçi'nin çarpıcı tespitleri:

Türkiye ekonomisinin koşulları son yıllarda olmadığı kadar sağlıklı bir çizgide. Sık sık sözü edilen cari açık dahi bu aralar arka planda kalan bir risk. Merkez Bankası’nın sıkı para politikası gelecekteki enflasyon bakımından riskli olsa bile, kısa vadede cari açık tedirginliğini biraz azaltıyor. (Volatilite yükseldiğinde şimdiki politikaların cari açık tedirginliği konusunda herhangi bir etkisi olmadığını göreceğiz. Burada kısa vadeden söz ediyoruz.)

Enflasyon da dışarının güdümünde.

Dünya piyasalarında ise likidite bol.

Tahmin edilmesi imkansız olayları bir kenara bırakırsak 2007 yılında işin bu cephesinde bir risk görmüyoruz.

2007 yılında en çok sözü edilecek risk bizce...

...FED’in faiz artırma olasılığıdır.

Beklenti

Daha önce yazdıklarımızı tekrarlamadan işin esasına girelim.

FED yöneticilerinin büyük bir kısmı Amerikan ekonomisinde kontrolü ele geçirdikleri kanısında. Amerikan ekonomisi sağlıklı büyüyor. Enflasyon da kontrol altında. Cari açık gibi bazı dengesizlikler olsa bile kritik gelişmelerle ilgili bir sakatlık yok.

Göründüğü kadarıyla FED yöneticilerinin büyük bir kısmı Amerikan ekonomisinde bu çeşit bir yumuşak inişin gerçekleşmiş olduğuna inanıyor.

Piyasa profesyonelleri de bu inançtan hareket ederek, bundan sonraki FED hamlesinin faizleri aşağı çekme yönünde olacağını düşünüyor. Piyasalarda beklentiler ve hesaplar bu parametreye göre yapılıyor. Dolar cinsi faizler 2007 yılında inmeye başlayacak. Biz tam tersini düşünüyoruz.

Neden?

Bizce FED 2007 yılının sonuna doğru faizleri artırma baskısı altında olacak. Bu öngörüye daha önce değindik. Mantığını bir kenara bırakıp nedenine gelelim.

Mesele şu ki FED Amerikan ekonomisindeki en büyük dengesizlik konusunda bir milim bile mesafe alabilmiş değil.

Bu dengesizlik Amerikan ekonomisindeki spekülatif balon tutkusu. Üretim geliri elde edeceğine transfer geliri (yani spekülatif kazançla) yaşama alışkanlığı. Bu tutku orta sınıf Amerikalı’ya da iyice bulaşmış durumda. Nedeni de gayet basit.

Amerika’da ne kadar imalat sanayi varsa son yıllarda Çin’e gitti. Hizmet sektörü de önemli kayıplar verdi. Hindistan internet aracılığıyla eskiden orta sınıf Amerikalılar’ın yaptığı işleri çok daha ucuza arz etmeye başladı. Sonunda...

Amerika’da çalışacak imalat sanayi... Veya bazı hizmet dallarında servis işi kalmadı.

İşsizlik

Ama denecek ki Amerika’da işsizlik çok düşük seviyelerde.

Doğru.

Bakın imalat sanayi gibi ‘mal üreten’ işlerde çalışamayan ne yapar.

İnternet diye bir şey çıkmıştır. Tıkladınız mı hisse senedi, döviz alıp satarsınız.

Fabrikada çalışacağınıza... Gider ‘trader’ olursunuz. Evde oturur, ya hisse senedi, ya döviz, veya petrol... Kısaca hangi finansal piyasada balon varsa onu trade edersiniz.

Emlak piyasasında büyük hareket vardır. Siz de ev alıp satarsınız... Yok, çok uzun işse, komisyonculuğa başlarsınız.

Veya gider ev almak isteyenlere mortgage sağlayan şirketler kurar bu hizmeti verirsiniz.

Balonların ardı arkası kesilmediği için de bir piyasada balon durursa geçiminizi başka bir piyasadaki balondan sağlamaya başlarsınız.

Sonuç

Peki Amerika’da herkes trader mi oldu? Elbette hayır.

Ama Amerikan ekonomisi şu anda büyük çapta bir balon ihtiyacı içinde. Eski balonlardan para kazananlar ne ders aldı... Ne de gerçek bir iş yapmanın daha iyi olduğuna inandı.

Böyle bir kitle şimdiki FED politikaları devam eder, likidite yüksek seyrederse kendisine yeni bir balon bulacaktır.

FED üstündeki faiz artırma baskıları da işte o zaman artacaktır.

Star

Bu haber 381 defa okundu.