Kaosa dayalı mantalitenin çöküşü

24 Mart 2009 10:59 tsi
“Saldırıya uğrayanlar öç almaya çalışır ve birileri de kurtarıcı olur." Bu mantıksal önermeden hareketle Türkiye’de kaos yaratmak isteyenler artık bunu kolay kolay deneyemecek. Tarihin yeni mecrasının mahkum ettiği bir zihniyeti reddetmiş olm

“Saldırıya uğrayan topluluğun dayanışma dozu artar. 'Saflar sıklaştırılır'. Duygular keskinleşir. Karşı tarafa olan nefret güçlenir. Saldırıya uğrayan taraf, 'düşmandan öcünü almak için' fırsat kollamaya başlar. Tabii bu durum topluluğun kışkırtmaya açık hale gelmesine yol da açar.”

Bu sözler Sabah gazetesi yazarlarından Emre Aköz’ün bugünkü “Alevi liderleri öldürmek kimin işine yarar” başlıklı yazısından.

Bilindiği gibi Ergenekon operasyonları kapsamında ortaya çıkan ürpertici gerçeklerden biri, bazı Alevi kanaat önderlerine yönelik suikast planları yapılmasıydı.

Bu plan gerçekleşmiş olsa, Aköz’ün de dikkat çektiği şekilde, daha önce Uğur Mumcu ve benzer cinayetlerde, son olarak da Danıştay cinayetinde güdülen amacın gerçekleşmesinin “ortamı” yaratılmış olacaktı.

Bu durumu, Taraf’tan Neşe Düzel’le yaptığı röportajda adı suikast listelerinde geçtiği ortaya çıkan Alevi-Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri Kazım Genç şöyle anlatıyor: 

“Ergenekon savcısıyla iki kez toplam beş saate yakın görüştüm ben. Ergenekon'dan tutuklu eski Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin'in bilgisayarından çıkan bizimle ilgili planları gösterdi bize. Başkan Ali Balkız'la bana yerel seçimlerden önce suikast yapmayı planlamışlar. Evimin fotoğraflarını (karlı bir günde) çekmişler. Benim evime kargoyla bombalı paket göndereceklermiş… Eylemin amacı olarak, Alevi toplumunda infial yaratmak, ülkede kaos oluşturmak gibi şeyler yazılıydı. Bana bombalı paketi de yakın bir akrabamın ismiyle göndereceklermiş. Bu iş için 8 eleman görevlendirmişler. Ali Balkız'ın arabasına da patlayıcı koyacaklarmış. Savcı suikast planlarını gösterdiğinde, ben hukukçu gözüyle 'Belgeler sahte olabilir' diye baktım tabii.

* Belgeler sahte miydi?
Her sayfanın üstünde bir paraf vardı. Sorduğumda savcı bu parafların İbrahim Şahin'in avukatına ait olduğunu söyledi. "Biz arama yaptığımızda dokümanları kutulara, torbalara doldurup mühürlüyoruz. Bunları Emniyet'te sanığın avukatının yanında açıyoruz ve çıkan her evrakı ona paraflatıyoruz." Bu bilgi benim için önemliydi. Belgelerle ilgili şüphe duymama gerek kalmadı.” (Neşe Düzel, Taraf, 23 Mart)

Ergenekon “zihniyeti” artık çok iyi biliniyor.

Kendi misyonlarını “canlı” tutabilmek, Türkiye’nin birlik ve beraberliğini sürekli olarak “tartışılır” hale getirmekten geçiyor.

Bu da, farklı etnik, kültürel ve dini inançların, kimlik ve değerlerin birbirlerine karşı kışkırtılması, dahası, birbirlerine karşı “düşmanlaştırılması” yönünde kirli bir gayret içerisine girilmesi demek.

Çünkü bu düşmanlık “kendiliğinden” ortaya çıkmıyor. Türkiye’yi oluşturan bu kimlikler, yüzyıllardır aynı vatanı, aynı kaderi yaşıyor, paylaşıyor olmanın ortaya çıkardığı bir hoşgörü ve kardeşlik kültürünün de sahibi. Bu nedenledir ki geçmişten günümüze ne kadar provokatif eylem gerçekleştirilmiş olursa olsun ne Türk-Kürt düşmanlığı, ne Alevi-Sünni düşmanlığı yaratılamamıştır.

Büyük acılar yaşanmıştır. Belki karşılıklı önyargılar oluşmuş, milliyetçi eğilimler ortaya çıkmıştır. Ama bu ülkeyi vatanı olarak benimseyen hiçbir sosyal, etnik, kültürel ve dini grup, bu “düşmanlaştırma” dayatmalarına bir bütün olarak prim vermemiştir.

Türkiye’de kaos yaratma, çözümsüzlük ve gerginlikler üzerinden siyaset yapmanın dönemi bitmiştir.

Tarihin bu yeni mecrasında sorunları daha da derinleştiren, ağırlaştıran değil, çözüm üreten yaklaşımlar geleceği temsil edebilecektir.

Hatırlayın; Alevi örgütleri Ergenekon soruşturmasının ilk dönemlerinde “bize ne, bakalım ne olacak” gibi bir tutum içerisindeydiler. Daha öncesinde de “Cumhuriyet Mitinglerine” gösterdikleri katılımla dikkat çekmişlerdi.

Şimdilerde Alevi camiasında kendisini gösteren değişim, sadece Aleviler açısından değil, bir bütün olarak Türkiye açısından olumludur, hayırlıdır, umut vericidir.

Artık hiçbir karanlık emelleri olan güç kolay kolay Alevi-Sünni çatışması çıkarmak gibi planlar yapamayacaktır…

Hasan Soylu www.iyibilgi.com

Bu haber 727 defa okundu.