Bir şeyler olacak... | " /> Bir şeyler olacak... | "/>

En Sıcak Konular

Bağdat ziyareti: Bir şeyler olacak...

23 Mart 2009 12:07 tsi
Bağdat ziyareti: Bir şeyler olacak... Gül “Kürt sorununda sevindirici gelişmeler olacak” dediğinden beri herkes ne olacağını merak ediyor. Bugün Bağdat’a giden Cumhurbaşkanı Gül’ün yapacağı görüşmelerin en önemli gündemi de bu olacak. Önümüzdeki birkaç ay önemli. Peki

Tam 33 yıl sonra ilk defa bir Türk cumhurbaşkanı Irak’a gidiyor. 33 yıl önce dönemin cumhurbaşkanı Fahri Korutürk Irak’ı ziyaret etmişti.

Cumhurbaşkanı Gül, Dünya Su Forumu vesilesiyle İstanbul’a gelen Irak’ın Kürt devlet başkanı Celal Talabani ile İstanbul’da bir araya gelmişti. Cumhurbaşkanı Gül, Talabani’nin yanı sıra KDP lideri Mesut Barzani ile de Bağdat’ta görüşecek.

Önümüzdeki ay da ABD Başkanı Obama’nın Türkiye’ye geleceği düşünülürse, Gül’ün Bağdat ziyareti daha fazla önem kazanıyor. Çünkü Irak’ın hiçbir konuda “ABD’ye rağmen” bir karar alma gücü bulunmadığı biliniyor.

Bu tarihi ziyaretin gündemi oldukça yoğun. Ancak öne çıkan konu belli ki Kürt sorunu, daha da somut söylemek gerekirse, PKK sorunu olacak.

Bu ziyareti, Gül’ün Tahran dönüşü gazetecilere yaptığı “Kürt sorununda sevindirici gelişmeler olacak” açıklamasından bağımsız ele almak mümkün değil.

Gelecek ay içerisinde Erbil’de düzenlenecek ve bütün Kürt partilerinin katılacağı söylenen Kürt Konferansı’nın en önemli gündem maddelerinden birinin PKK’nın silahsızlandırılması olduğu da bizzat Talabani tarafından İstanbul’da deklare edilen bir husus.

Türkiye konferansa olumlu bakıyor. Ne var ki konferansın PKK’nın silah bırakması yönünde ne kadar etkin ve etkili olacağı, henüz bir soru işareti.

PKK tarafından yapılan açıklamalarda “hazırlıklarına katılmadığımız bu konferansın sonuçları bizi bağlamaz” denildi. Barzani de Talabani’nin İstanbul’da yaptığı açıklamaları “erken” olduğu için eleştirdi. “PKK’ya rağmen” bir adım atıp atmayacağı hala belirsiz olan DTP’nin de, konferansa katılsa bile PKK’nın silah bırakması yönündeki kararların altına imza atıp atmayacağı konusu net değil.

Bu şekilde gelişecek bir konferansın Kürt sorunuyla ilgili ne gibi “sevindirici” gelişmelere vesile olacağı sorusu, biraz da Gül’ün Bağdat’ta yürüteceği temaslara bağlı. Talabani ve Barzani ile görüşmelerde Türkiye’nin istemleri aşağı yukarı belli. Örneğin Kuzey Irak’taki PKK kamplarının varlığına son verilmesi istenecek.

Bununla ilgili daha önce bölgedeki Kürt yönetiminden gelen açıklamalar “bunun mümkün olmadığı” yönündeydi. PKK kamplarının bulunduğu bölgelere hakim olamadıklarını kast ederek.

Ancak PKK kamplarının silah, mühimmat ve diğer lojistik kaynaklarının kesilmesi, başlıbaşına bu kampların etkinliğinin belli bir süre içerisinde ortadan kalkması için önemli bir adım olarak rol oynayacak. Bunun yanında PKK’nın açık ve dolaylı şekilde bölgede faaliyet yürütmesinin yasaklanması da etkili adımlardan biri olacak. Daha önce bölgedeki Kürt yönetimi PKK bürolarının kapatıldığını açıklamıştı; ancak bunun fiilen fazla etkili olmadığı da biliniyordu.

Kürt tarafı, PKK’dan duyduğu rahatsızlığı dile getirecek. Sorunun çözümüyle ilgili daha önce de deklare ettikleri adını açıkça koyarak ya da koymayarak “ara bulucu” olma isteklerini dile getirecekler. Ve somut bir beklenti olarak da “siyasi bir affın” PKK’nın silahsızlandırılması yönündeki gayretlerin sonuç vermesi için şart olduğunu ifade edecekler.

Türkiye’nin bu yönde herhangi bir deklare edilmiş hazırlığı olmadığı biliniyor. Bu durumda “yeni” bir durum ortaya çıkmış olmayacak denilebilir.

Fakat yerel seçimlerden sonra, ortaya çıkmış olan, en azından sorunun tartışılmasına dönük “olumlu” ve “iyimser” havayı daha da belirgin hale getirecek bazı gelişmeler beklenebilir.

Genelkurmay’ın da itiraz etmediği ve MGK’da planlandığı anlaşılan “kültürel açılımların” TRT Şeş’ten sonraki ikinci adımı, üniversiteler bünyesinde Kürdoloji enstitüleri kurulması olarak kendisini gösterecek. Bu yönde hazırlıklar var.

Bölgedeki Kürt yönetiminin görmezden gelemeyeceği bu adımlar, PKK üzerinde kuracakları baskının gerekçesi olarak rol oynayabilir.

Asıl gözetilmesi gereken husus ise, kuşkusuz, ABD.

Ciddi bir ekonomik kriz girdabına kapılmış olan ABD, Ortadoğu’da Obama ile beraber en azından dönemsel olarak “yeni” bir durum yaratmak, sıcak sorunları yatıştıracak adımlar atmak istiyor.

Obama’nın Talabani ve Barzani’den Türkiye’nin beklentilerini karşılayacak bir pozisyon almalarını istemesi, Türkiye’nin elini güçlendirecek en önemli gelişme olur.

“Bir şeyler olacak”. Hem de birkaç ay gibi kısa bir sürede. Dileyelim ki Kürt sorunu daha fazla acılara sebebiyet vermeden, herkesin barışa duyduğu özlemi gerçekleştirecek bir mecraya girmiştir.

Bunun en önemli dönemeç noktası ise, cumhurbaşkanı Gül’ün Bağdat ziyareti…

Hasan Soylu www.iyibilgi.com



Bu haber 813 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,927 µs