Özkök'e bu öfke niye?

20 Mart 2009 09:58 tsi
Darbecilerin Özkök'e niye bu kadar öfke duyduklarını anlamak aslında hiç de zor değil. Niye molla dediklerini de...

Mustafa Ünal / Zaman

 
Sadece paşanın günlüğünde değil, gazetecinin günlüğünde hatta ses kayıtlarında darbecilerin hedef tahtasına oturttuğu bir numaralı isim; Hilmi Özkök. Kendilerinden 'yüzde 99' diye söz ediyorlar, geriye kalan 'yüzde 1'i de Özkök'e layık görüyorlar. Sonrasında yaşanan gelişmeler bu oranın doğru olmadığını ortaya koyuyor.
Darbe toplantılarında konuşanlar; Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur, Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman gibi isimler. Hemen hepsinde söz dönüyor dolaşıyor Özkök'e geliyor. Eruygur, gazeteci Ertuğrul Özkök'ü de kastederek 'Özkök soyadında bir sakatlık var' diyor. Erdal Şenel Paşa ise bir başka sohbette 'Biz bir numara için molla diyoruz' diye konuşmaktan çekinmiyor.

Anlamakta zorlandığım en önemli nokta şu: Kuvvet komutanlığına kadar yükselmiş bir general, komutanı hakkında böyle ileri geri konuşur mu? Gazetecilerin de bulunduğu bir ortamda bir generalin komutanını hakaretamiz üslupla eleştirmesi TSK geleneğiyle bağdaşır mı? İnsani yönü ayrı bir konu... TSK, disipliniyle ayakta duran kurum. Disiplinsizlik en ağır suç. Cezası ihraç. Disiplinsizlikten askerî şûralarda onlarca subay atılırken Eruygur gibi isimler kendilerini gizlemeyi nasıl başarıyor? Günlüklerin gün yüzüne çıkardığı gerçek: Bir grup üst düzey subay Genelkurmay başkanları hakkında verip veriştiriyor. Özkök'e bu kadar kızmalarının sebebi ne? Şüphesiz bu öfkenin bir nedeni var.

Ergenekon sanığı Hurşit Tolon'un son ses kaydında da Özkök hedef... Tolon, Çevik Bir ve Çetin Doğan gibi paşaların Genelkurmay başkanı yapılmamasından yakınırken aynen şunları söylüyor: 'Bak şimdi onu getirmezsen mollayı getirirsin. Sonra da şimdi dizini vurursun molla bizim anamızı belledi diye. Bu ordunun başına bir molla gelmiştir.'

Kabul etmek lazım ki bu topraklarda en kolay itham irticaa ilişkin... Biraz dinî eğilimi olan birilerini kolaylıkla irticacı diye yaftalayabilirsiniz. Bu ülkede bu oyun çok oynandı. Baksanıza Özkök gibi bir isme bile 'molla' sıfatı takmaktan çekinmiyorlar. Özkök görevi sırasında 'molla' diye yaftalanacak ne yaptı? Kamuoyuna yansıyan açıklamalarını, davranışlarını düşünüyorum bulamıyorum ben.

Laiklik konusundaki hassasiyetini sergilemekten hiç çekinmedi. AK Parti hükümetinin ilk yıllarında imam hatip liselerinin önünü açacağından dolayı katsayının değiştirilmesine şiddetle karşı çıktı. Ve yasal düzenleme engellendi. Bir başka konuşmasında 'Türkiye ne İslam devletidir ne de İslam ülkesidir. Laiklik ilkesi Türkiye Cumhuriyeti'ni oluşturan tüm değerlerin kilit taşıdır.' dedi.

Bu açıklamasını o zaman da eleştirmiştim. Devlet yönetiminde laiklik ne kadar olmazsa olmaz bir ilke ise Müslüman kimliği de bu toprakların vazgeçilmezidir. Kimi güçlüklerine rağmen Türkiye her ikisini bir arada yaşatmayı başarmıştır.

Özkök dinî eğilimleri öne çıkan bir isim değilken 'molla' diye itham edilmesi irticaa ilişkin yaftalamaların hem kolaylığından hem de sonuç vermesinden... TSK gibi resmî kurumlarda biraz dinî hassasiyeti bulunanlara 'irticacı' yaftası vurdunuz mu anında hayatını karartabiliyorsunuz. Bunun ne kadar kolay yapıldığını Özkök örneği açıkça ortaya koyuyor. Özkök'e 'molla' diyen bir kafa, acaba dindarlara iyi gözle bakabilir mi?

Darbecilerin Özkök'e niye bu kadar öfke duyduklarını anlamak aslında hiç de zor değil. Niye molla dediklerini de... Özkök, çevresinden gelen her türlü tazyike rağmen darbeye prim vermediği için kızgınlar. Öfkelerinin nedeni bu... Demokrat diyemedikleri için 'molla' diyorlar. Onlara göre en büyük suç demokratlık... Meğer Türkiye'de demokrat olmanın da bir bedeli varmış. İşte Özkök'ün yaşadıkları...

Allah'tan yüzde 1, yüzde 99'a yol vermemiş. Gazetecinin günlüğüne göre Eruygur'un önüne Ayışığı darbe planının bilgisayar disketlerini döküp koymuşlar. Özden Örnek'ten üç defa mal bildirimi istenmiş. 'Bethoven'ın da görev sırasında bazı kadınsal ilişkiler nedeniyle durumu hoş olmamış, bu da biliniyormuş... Özkök molla değil demokrat, darbecilerin öfkesi de bundan, gerisi hikâye...

 

Bu haber 539 defa okundu.