topa tersten giriyor | " /> topa tersten giriyor | "/>

En Sıcak Konular

Karargah stratejisi: TSK topa tersten giriyor

18 Mart 2009 12:00 tsi
Karargah stratejisi: TSK topa tersten giriyor Ergenekon davası, GATA’ya sevkler… Eski Meclis başkanıyla basın üzerinden düello… Komutanların katıldığı toplantılar ve söylenen Harbiye marşları… Seçim öncesinde gerilen asker-sivil ilişkileri… Birileri resmi böyle göstermey

27 Nisan’da yayınlanan e-muhtırayla Türk Silahlı Kuvvetleri bu kez dijital olarak demokrasi tarihimizde yeni bir sayfa açmıştı. Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi ve sırasında yaşanan gerilimler, “sözde değil özde laik” vurguları, asker-sivil ilişkilerinde önemli kırılmaların yaşandığını gözler önüne seriyordu. Ancak devlette yaşanan bu iç kırılma çok uzun sürmedi… Taraflar devlet geleneğinin sağladığı kıvraklıkla olması gereken pozisyonlarını aldı. İktidar partisi AK Parti kritik eleştirilerle yüzleşen Genelkurmay’a birçok kez sahip çıktı, “dokundurtmam” dedi. Genelkurmay ise “taban”dan ve medyadan gelen baskılara karşın iktidar partisini zor durumda bırakacak söz ve davranışlardan kaçındı. Önemli konular iki ayda bir toplanan MGK’da konuşuldu, fikirler orada tartışıldı. TRT’nin Kürtçe kanalı gibi, Kuzey Irak’la ilişkilerin geliştirilmesi gibi, Kafkasya ve Ortadoğu’da atılan adımlarda olduğu gibi silahlı kuvvetler ile siyasi iktidar tam bir eşgüdüm üzerinde hareket etti… Aslına bakılırsa Hilmi Özkök paşayla başlayan, Büyükanıt’la devam eden ve İlker Başbuğ’la zirveye ulaşan siyasi iktidarla devlet geleneği çerçevesinde uyumlu çalışma süreci Ergenekon’dan Kuzey Irak’a meyvelerini de veriyor. Ayrıca AK Parti’nin doğu ve güneydoğu anadoluda DTP’ye tek alternatif olması silahlı kuvvetlerin güvenlik stratejisini buna göre kurmasına neden oluyor.

Ergenekon’un irtica sıkıntısı

Ancak bir yılı aşkın süredir yaşanan Ergenekon süreci silahlı kuvvetlerle siyasi iktidar arasında sorun olduğu şeklinde zorlama yorumlara neden oluyor. Hatta Deniz Kuvvetleri eski komutanı Oramiral Salim Dervişoğlu’na göre “kendilerine gerekçe arayan (siviller kendi çıkarları için) genç subaylar rahatsız dediler.” Dahası seçim sürecine giren Türkiye’de siyasi iktidara muhalefet edeceğim diyen kimi basın kuruluşları geçtiğimiz hafta Harp Akademilerinde yapılan bir töreni “laiklik vurgulu asker tepkisi” olarak yorumlayabiliyor. Yaşlı bir adamın yanlışlıkla protokole oturmasını “protokolde şeyh var” başlığıyla sunup sanki Türkiye’de irtica yeniden hortluyormuş imajı çizmeye çalışabiliyor. Bülent Arınç gibi iktidar partisinin önde gelen isimlerinden birisinin Ergenekon tutuklusu paşalarla ilgili yaptığı “iyi ki onlar varken savaşa girmemişiz” şeklindeki açıklama Genelkurmay’ın tepkisini çektiğinde bu da “asker-sivil dengelerinde sıcak gelişme” olarak nitelenebiliyor.

Kayseri’de manidar özür

Egenekon davasının ikinci iddianamesi mahkemeye yollandığı, Türkiye’nin yerel seçimlere gittiği bir süreçte basın ve kimi “sivil toplum” örgütleri “Türkiye’de irtica hortladı” ve “asker hükümetten rahatsız” şeklinde yorumlanabilecek haber ve yorumlarda bulunurken yaşanan iki gelişme “silahlı kuvvetler topa girdi” dedirtti. Kayseri’de dindar olduğu nedeniyle fişlendiği ve yasaklı yeler arasına alındığı iddia edilen kimi iş yerlerine üst düzey subaylar bizzat giderek bu haberlerin yanlış olduğunu söyledi ve iş yeri sahiplerinden özür diledi.

Balbay yalnız kaldı

Daha da önemlisi 28 Şubat sürecinden sonra göreve gelen Deniz Kuvvetleri eski komutanı emekli Oramiral Salim Dervişoğlu bir gazeteye yaptığı açıklamalarda adeta ezber bozdu ve “asker-sivil dengelerini rayından çıkarmak isteyenlere” açıkçası ilginç bir yanıt verdi. Mustafa Balbay’ın darbe günlüklerinin basına sızdığı şu günlerde gelen açıklamalar Ergenekon’la ilgili de çarpıcı ifadeler içeriyordu. Dervişoğlu “Hiç birimiz Genelkurmay'ın sözcüsü, temsilcisi değiliz” diyor ama yaptığı saptamalar Ergenekon davasında hükümete hukuk çerçevesinde yardımcı olan Genelkurmay’ın tavırlarıyla örtüşüyor. Balbay’ın darbe günlükleri basına sızdığı gün gelen bu açıklamalar “Genç subaylar rahatsız” manşeti atan Balbay’a “bunlar provokasyondu” yanıtı veriyor. Tıpkı Balbay o manşeti attığında dönemin Genel Kurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün sert çıkması gibi…

“Benim gibi düşünen çok asker var”

Dervişoğlu “ordu siyasetten uzak durmalı, olması gereken bu” diyor, darbeyi “iyi bir şey değil” diyerek reddediyor. “Kimi siviller orduyu tahrik ediyor” tespitinde bulunan Dervişoğlu Balbay’ın Cumhuriyet gazetesine attığı “Genç Subaylar rahatsız” manşetinin “provokasyon” olduğunu söylüyor. Kürt meselesinde yeniden düşünmeliyiz açılımını işaret eden emekli Oramiral’in “asker sivil ilişkileri iyi görünüyor” açıklaması çarpıcı. Ve en önemlisi Dervişoğlu “ülkenize güvenin, gereksiz korkulara kapılmayın” diyor. Her ne kadar “benim düşüncelerim Genelkurmay’ı bağlamaz” dese de Genelkurmay’da kendisi gibi düşünen pek çok kişinin bulunduğunu belirtmesi manidar.

Dervişoğlu’nun açıklamalarından öne çıkan ve altı çizilmesi gereken başlıklar şöyle:

Ordu siyasetten uzak durmalı, olması gereken bu

Dervişoğlu, kendisinden önce Deniz Kuvvetleri Komutanlığı yapan Güven Erkaya ile ilgili bir soruya verdiği yanıtta “Kaideler, kanunlar, talimatlar aynı olsa da kişisel özellikler her yerde belirleyicidir. İnsan yaptığı işe kendine katar. Türkiye'de her şeyin merkezine siyasi görüşü taşımak gibi bir sorun var. Maalesef olaylar hep siyasi görüş etrafında değerlendiriliyor” diyor ve siyasete karışmış kimi komutanların tercihinin kurumsal tercih değil, bilakis bireysel tercih olduğunu, bunun ise TSK’da kabul görmediğini belirtiyor.

Darbe iyi bir şey değil

Medeni, çağdaş olmak isteyen ülkelerde askeri yönetimler arzu edilemez. Türkiye, Batı'yı örnek almış, demokrasiye, insan haklarına, özgürlüklere değer vermeye çalışan bir ülke. Demokrasi adına öğreneceğimiz daha çok şey var.

Kimi siviller orduyu tahrik ediyor

Sivil çevrelerden, ordu problemleri çözer, şöyle yapmalısınız gibi teşvikler, tahrikler daima olmuştur. Bunu içtenlikle yapan olduğu gibi, menfaat beklentisiyle yapanlar da oluyor. Ordu göreve çağrılıyor, darbe yapıyor arkasından ordu aleyhtarlığı artıyor. Türkiye artık sorunları demokrasi içinde çözebilmeli, sistemini bu noktaya taşımalı. Siyasetçi halka siyasetin önemini göstermeli.

“Genç subaylar rahatsız” provokasyondu

Genç subaylar rahatsız tabiri imzasız mektuplarla bize, kumandanlara o kadar çok geldi ki. Hatalarımızdan biri budur, dünyanın hiçbir yerinde imzasız mektuba hukuki bir işlem yapılmaz. Şerefli olan insan mektubun altına ismini yazar. Türkiye'yi kaşımak isteyenler bu yolu kullandılar. Bunların çoğu provokasyondur. Ben yırtar atardım. Bu mektuplar sivillerin eline geçince, kendilerine gerekçe arayanlar genç subaylar rahatsız dediler.

TSK yeni anayasaya karşı değil

Bu anayasa kimseyi korumuyor ama değiştirmek de siyasilerin işine gelmiyor. MGK'da her seferinde Siyasi Partiler ve Seçim Kanunu değişmelidir dedik, askerler bu konuda önayak olmuştur. … Askerin 12 Eylül anayasasını korumak gibi derdi yok. Anayasa değişmesin demediler. Değişimin muhatabı siyasiler.

Kürt meselesini cesaretle düşünmeli

Kürt meselesi imkanlarımızı yutuyor, kanımızı emiyor, dünyadaki etkinliğimizi azaltıyor, psikolojimizi bozuyor, insanlarımız şehit oluyor. Kürt meselesi üzerinde cesaretle düşünmemiz lazım, sadece askeri yöntemlerle çözülmez, bugün öldürdüğünüz teröristin çocuğu yarın büyüyecek ve bu düşmanlık sürekli beslenecek… Sorunun kökünü kurutmak lazım… … Ekonomik adımları atmadık, Kürtleri kültürel bakımdan ülkeye entegre edemedik, asimile etmeye çalıştık. Yeni bir entegrasyon politikası belirlemeliyiz. Yapamadık bunları. Kuzey Irak'ın ilgi odağı olmasından korktuk, hâlâ da korkanlar var. Bu korkuyu gidermenin yolu kendi coğrafyamızı ilgi odağı haline getirmekten geçer ki bu potansiyelimiz ziyadesiyle var. İşe kendi içimizdeki ekonomik, kültürel, sosyal bölünmüşlüğü ortadan kaldırarak başlamak lazım.

Asker-siyaset ilişkisi rayında…

Asker sivil ilişkisi iyi görünüyor... 28 Şubat bir kırılma noktasıdır. Zamanla her iki taraf için de aşırı diye telakki edilecek anlayış ve hareketler ortadan kalktı ve biraz daha yaklaştılar birbirlerine. Gönül ister ki yüzde yüz uyum içinde olsunlar...

Türkiye büyük ülke rahat olun

Türkiye büyük ülke, şunun bunun olumsuz tablo çizmesiyle batacak bir ülke değil.Türkiye her zaman iyiye gidiyor. Yakın zamanda dünyanın en ileri ülkeleri arasında yer alırız.

İyibilgi.com



Bu haber 1,524 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,098 µs