CHP'li adaydan 'ayetli' seçim sloganı

17 Mart 2009 19:07 tsi
AK Parti karşısında başarılı olmak için farklı stratejiler uygulayan CHP, çarşaf açılımından sonra işin ehline verilmesini öğütleyen Nisa Sûresi'nin 58. ayetini seçim propagandasının ana unsuru olarak kullanıyor.

AK Parti karşısında başarılı olmak için farklı stratejiler uygulayan CHP, çarşaf ve Kur'ân kursu açılımının ardından işin ehline verilmesini öğütleyen Nisa Sûresi'nin 58. ayetini seçim propagandasının ana unsuru olarak kullanıyor.

CHP Denizli Belediye başkan adayı Hüsamettin Ataman, slogan olarak tercih ettiği ayeti ve bazı hadislerde yer alan "İşi ehline verin" öğüdünü, parti örgütünün kendisine layık gördüğünü söyledi.

Ataman, CHP Kocaeli Büyükşehir belediye başkan adayı Sefa Sirmen'in her mahalleye bir Kur'ân kursu projesini ise doğru bulmuyor. Bunun ehlinin Diyanet İşleri Başkanlığı olduğunu ifade eden Ataman, "Vatandaşlarımıza, 'İşi ehline verin.' diyoruz. Bunu derken belediyecilik konusunda işin ehli olduğumuzu söylüyoruz. Kur'ân kurslarının ehli ise Diyanet'tir." dedi.

CHP örgütünde birçok arkadaşının, "İşi ehline verin." emrinin slogan olarak birikimlerine uygun düşeceğini söylediğini anlatan Hüsamettin Ataman, "Partimizin Denizli Teşkilatı, bunun bir slogan olarak ortaya çıkmasını benimsedi. Toplumların manevi yönden kaynaştırılarak daha ileri götürülmesi esas. Çünkü maneviyatı yıkılan toplumlar, yok olmaya mahkûmdur. Kültürüne sahip çıkamayan toplumlar yok olur gider. Bakın Denizli'de Ulu Cami yıkıldı, bir kültür yok edildi. Şimdi tarihi çınar ağaçları da yok edilmeye çalışıyor." şeklinde konuştu.

Belediye başkanı olması halinde Denizli'de okullarla birlikte camilerin bakım ve onarımlarını yapacaklarını vadeden Ataman, "Üniversiteler hariç bütün okulların bakım onarımına, kütüphanelerin yeniden oluşturulmasına talibiz. Devletten destek almadan, sadece vatandaşların katkılarıyla yapılan ibadethanelerimizin de bundan geri kalmaması gerekir. Bunu belediyenin üstlenmesi hiçbir külfet getirmez. Toplumun belediyeyle barışmasını temin eder." diye konuştu.

Sosyal demokrat belediye yönetimlerinin, halkın beklentilerine yeterince cevap veremediği için yerel seçimleri kaybettiği tespitini yapan Ataman, şunları söyledi: "Halk her şeyi görür. Sosyal demokrat belediye yönetimleri beklentilere yeterince cevap verememiş olmalı ki halk değişiklik istedi. Şu anda sosyal demokrat belediyelerin toplumsal dayanışma projelerinin yine ön plana geçtiği bir ortama geliyoruz. Bu sebeple bu seçimlerde sosyal demokratların belediyelerde iktidara geleceği görülüyor."

Yerel seçimleri kazanamayan partilerin merkezi hükümeti kazanamayacağını ileri süren Ataman, "Ben ihtisasımı yurt dışında tamamladım. Birleşmiş Milletler'den aldığım bursla tüm dünyayı dolaşma olanağına sahip oldum. Gezdiğim ülkelerde şunu gözlemledim: Hangi toplum yerel yönetimlerine ağırlık vermişse, kalkınmış ve halkı refaha ulaşmış. Merkezden yönetimler artık toplumların kalkındırılmasında artık arka planda kalıyor. O sebeple ülkemizde de sosyal demokrasinin ülke çapında iktidar olabilmesi için yerle iktidarların sosyal demokratlar tarafından ele geçirilmesi gerekir." ifadesini kullandı.

Son zamanlarda tartışma konusu olan sosyal yardımları 'yasal mecburiyet' olarak tanımlayan Ataman'ın vaatleri arasında, 8 tona kadar suyu konutlara ücretsiz verme de bulunuyor.

Hüsamettin Ataman, sosyal yardımlar konusunda şunları kaydetti: "Belediyelerin sosyal yardımlarda bulunmaları yasal mecburiyettir; ancak bunun politik amaçlara alet edilmemesi gerekir. Bizim ana sloganımız Denizli'de aç, açıkta insan bırakmamaktır. Her evde en az bir sigortalının bulunmasını amaçlıyoruz. Elbette muhtaç insanlarımıza gereken her türlü yardım yapılacak. Yapılmaz diye bir şey söz konusu değil; ama bunun belirli ölçülerde, ihtiyacı olanlara gönderileceği kesin teminat altına alınması gerekir."

Bu haber 609 defa okundu.