Son kararınız mı? | " /> Son kararınız mı? | "/>

En Sıcak Konular

Türkiye-Ermenistan: Son kararınız mı?

10 Mart 2009 11:30 tsi
Türkiye-Ermenistan: Son kararınız mı? İki ülke arasındaki yakınlaşmanın parametreleri ‘hızla’ yükseliyor. 24 Nisan’dan veya Obama ziyaretinden önce ‘ciddi’ açılım havası var. Acil tokalaşmayı teşvik eden gelişmeler, süreci ‘hatasız’ görmemizi engeyebi

Soru daha yalın da sorulabilir elbette; “Bunu neden yapıyoruz” veya “sonrasını iyi hesapladık mı” gibi.

Erivan-Ankara kucaklaşmasını ısındıran süreç, bir dizi gelişmeden geçti. Bunlardan en önemlisi kuşkusuz, bir çok Batı ülkesinin iki tarafı da “teşvik” etmesi. Yani, “artık aranızdaki meseleleri çözün” nasihatları.

Bundan sonra da, örneğin Van’daki Akdamar Kilisesi’nin restorasyonu ve açılışı, resmi katılım, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Ermenistan ziyareti ve iki ülke arasındaki futbol maçı, Ermenistan Cumhurbaşkanı’nın iade-i ziyareti, üçüncü ülkelerde gerçekleşen ikili temaslar, sert tartışmalar yaratan “özür kampanyaları” vb...

Başka örneklerle de desteklenebilecek bu kronolojik süreç, iki ülke arasında bir gelişmenin arzu edildiği ve yaşandığının azık göstergesi.

Türkiye’nin sistematik olarak neredeyse her yıl uğraştığı, ABD ve zaman zaman başka ülkelerin parlamentolarına sunulan sözde soykırım tanıma yasaları da bu motivasyona eklenebilir.

Son olarak ise, ABD’nin yeni Başkanı Obama’nın seçim kampanyası sürecinde Ermeni seçmenlere/diasporaya verdiği sözlerin 24 Nisan’da Beyaz Saray açıklamasına dönme olasılığı.

Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’un Türkiye ziyaretinde masaya getirildiği anlaşılan bu konu, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Dışişleri Bakanı tarafından da ABD’ye iletilmiş görünüyor.

Ancak ABD’nin de aynı konuyu masaya sürmüş olma ihtimali var. Zira, Dışişleri Bakanı Ali Babacan, ziyaretten bir gün sonra, ABD’nin sözde soykırım ile ilgili bir açıklama yapması ‘riskinin’ hâla bulunduğunu açıkladı.

Ardından da Erivan’a gidecek. Bu vektöre bakıldığında ABD’nin de konuyu masaya getirdiği ve iki ülke arasındaki yakınlaşmaya, 24 Nisan veya Obama’nın Türkiye ziyaretine kadar bir isim konulmasını istediği tahmin edilebilir.

Zaten bir süredir Erivan-Ankara arasında bir uzlaşmanın, somut biçimde kağıda dökülebileceği yönünde aşamaların kaydedildiği de kulislerden basına yansıyordu.

Bunların içinde iki ülke arasındaki sınırın açılmasından, Dağlık Karabağ’da bazı toprakların Azerilere iadesine kadar maddelerin olduğu dillendiriliyor.

Eğer bu notlar doğru ise gerçekten de önemli bir aşama sayılmalı. Peki ya sonrası? Yakınlaşmanın komplikasyonları olabilir mi?

Örneğin Rusya faktörü nasıl değerlendirilmeli? Ermenistan-Rusya ilişkileri genellikle olumlu tasvir edilebilir. Ancak Kafkaslar ve Ortaasya denklemi, böyle bir yakınlaşmanın Moskova tarafından benimseneceği anlamına geliyor mu?

Rusya, Gürcistan savaşıyla genel anlamda Batı’ya özel anlamda ABD’ye kendi periferisinde kendi borusunun öteceği mesajını açıkça verdi. Ek olarak ABD’nin tüm bu bölgede “üssüs” kalmasını da sağladı.

Şimdi Ermenistan-Türkiye temasıyla bu coğrafyada bir kaybe uğradığını düşünür mü, düşünürse ne olur?

Bir başka soru Azerbaycan’la ilgili. Türkiye’nin Ermenistan’la yakınlaşması Bakü’de-özellikle kamuoyu ve basın tarafından-daha eleştirel izlendi.

Ankara, resmi yollardan her zaman “sorun yok, sizi atlamamız mümkün değil, menfaatlerinizi görmezden gelmiyoruz” mesajı ilettiyse de, Azerilerin tamamen huzurlu olduğunu söylemek zor.

Diğer bir kritik konu enerji ve yolları ile ilgili. Bu maddeyi meselenin ana arterlerinden saymak da olası. Hazar enerjisinin ve yollarının Batı’ya aktarımında Ermenistan en kısa yol aslında.

Bugüne kadar iki ülke arasındaki sorunlar yüzünden bu yol, ya kuzeyden (Gürcistan) veya Güney’den (İran) aşılmaya çalışıldı. İki güzergahın da şu en ve çoğu zaman sorunlu (!) olduğu düşünüldüğünde, Ermenistan güzergahının kıymeti biliniyor.

Ankara için bu enerji yolları her açından, ekonomik veya stratejik bağlamda “altın” değerinde. Ama herkes için de öyle! Gelişmeler enerji yollarına Ermenistan’ın dahil edilmesi fikrini olgunlaştırırsa, bunun olası sonuçları ne olur?

Bu çok bilinmeyenli denklemlerin hepsi Ankara tarafından düşünülmüş olmalı. Ama yine de insanın “son kararınız mı” diye soracağı geliyor...

www.iyibilgi.com



Bu haber 879 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,044 µs