yeniden görmemek için... | " /> yeniden görmemek için... | "/>

En Sıcak Konular

Aynı filmi yeniden görmemek için...

9 Mart 2009 12:29 tsi
Aynı filmi yeniden görmemek için... Emekli vali Karabilgin soruyor: Yardım niçin zamanında gelmedi? Yakın tarihimizin kanlı olayları, bu soru ve olayın Ergenekon’la bağlantısı olup olmadığı sorusunun cevabı, çok da muğlak değil… Asıl sorunumuz: Yüzleşmeye cesaretimiz var mı... <

2 Temmuz 1993’te Sivas’ta meydana gelen olaylar, yakın tarihimizin kanlı ve aynı zamanda karanlık olaylarından biri.

O günlerde, Sivas’ta düzenlenen Pir Sultan Abdal Şenlikleri’ne katılmak üzere, dönemin Sivas Valisi Ahmet Karabilgin tarafından Aziz Nesin başta olmak üzere çok sayıda aydın, yazar, sanatçı kente davet edilmişti. Aziz Nesin, Salman Rüşdi’nin İslam toplumunda büyük tepki yaratan kitabını Türkçe’ye çevirmek istediğini deklare edince, kamuoyunda eleştiri ve tepkilerin odağı haline gelmiş bir isimdi.

Günler öncesinden “Ey Müslümanlar” başlıklı bildiriler dağıtılarak Sivas’ta bir “infial” havası yaratıldı. Göz göre göre kanlı bir “senaryo” sahneye konuldu. Ve bilinen kanlı sonuç gerçekleşti: İkisi saldırgan, ikisi otel görevlisi olmak üzere 37 kişi Madımak Oteli’nde yanarak korkunç bir şekilde can verdi.

Olayın üzerinden yıllar geçtikten sonra dönemin Sivas valisi Ahmet Karabilgin, devletin ulaşabildiği bütün birimlerinden yardım istediğini, ama iş işten geçtikten sonra her yere asker yağdığını söylüyor. Kendisi “ihmal” nedeniyle soruşturma geçirip aklanmış olan vali, kendi üstleri için hiçbir soruşturma açılmamış olduğuna dikkat çekerek istedikleri yardımın niçin zamanında gelmediğini soruyor… Vali, olayın Ergenekon’la bağlantısı konusunda ise, net bir cevap vermekten kaçınırken, “olayın kendiliğinden olamayacağını” vurguluyor ve ekliyor: “Mutlaka yönlendiriciler vardı”…

Bu filmi daha önce de görmüştük
24 Aralık 1978 yılında Kahramanmaraş’ta yaşanan katliam da bir takım “provokatörler” tarafından yaratılan “infial” sonucunda gerçekleştirilmişti. Sağcı mesajlar verilen bir filmin gösterimde olduğu sinemaya “bomba atıldığı” yönünde yayılan şayia sonucunda Alevilerin yaşamakta olduğu mahallelere yönelik katliama girişilmiş, resmi rakamlara göre içlerinde çocuk ve kadınların da bulunduğu 106 kişi hunharca katledilmişti.

Bu olayın üzerinden yıllar geçtikten sonra, dönemin başbakanı Bülent Ecevit’in kişisel arşivinde yer alan ve MİT tarafından kendisine sunulmuş olan bir “bilgi notu”nda, Kahramanmaraş olayının “MİT içerisindeki MHP kanadı ve ülkücülerin ortak tertibi” olduğu belirtilmişti.

6-7 Eylül 1955’te meydana gelen olaylar için de, emekli orgeneral Sabri Yirmibeşoğlu, 1991’de gazeteci Fatih Güllapoğlu’yla yaptığı röportajda, “muhteşem bir özel harp organizasyonu” değerlendirmesini yapmıştı.

Kimler Alevi-Sünni çatışması yaratmak istiyor?
Ne zaman Türkiye demokratikleşme ve kendi iç barışını sağlama, sağlamlaştırma yönünde adımlar atsa, “birileri” kaos ve kargaşa yaratmak için devreye giriyor. Kaos ve kargaşa yaratmak isteyenlerin ilk hedefi de Alevi-Sünni çatışması yaratmaya çalışmak oluyor.

Bununla bağlantılı olarak “laik-anti laik” kutuplaşması yaratılmasına dönük hesaplarda da mezhep farklılıklarını “kaşımak”, bu güç odaklarının gayretleri arasında yer alıyor.

Bu uğurda suikastlar yapmak, sağa-sola bombalar atmak gibi silahlı eylemlere girişmekten geri durmuyorlar.

Danıştay cinayeti ve Cumhuriyet gazetesinin bahçesine el bombaları atılmasının, Ergenekon operasyonu kapsamında yargı konusu olan olaylar olduğunu unutmayalım…

Ergenekon operasyonları kapsamında bazı Alevi kanaat önderlerine yönelik suikast planları yapıldığının ortaya çıkması da, bu kapsamdaki düşündürücü gelişmeler arasındaydı.

Bir “dönem” bitti mi?
Ergenekon soruşturması ve davası, Türkiye’de bir “dönemin” bittiği anlamına mı geliyor? Sağduyu sahibi herkesin ortak umut ve beklentisi bu yönde.

Bu umut ve beklentinin Türkiye için daha net hissedilen bir “şansa” dönüşmesi, bütün bu olaylarla yüzleşme cesareti gösterilmesiyle doğrudan orantılı.

Çünkü bu cesareti gösteremediğimiz müddetçe, “geçmiş”, ayaklarımızda taşıdığımız bir “pranga” gibi hep peşimizden gelecek.

Bu nedenle eski Sivas Valisi’nin “yardım niye zamanında gelmedi?” sorusu, havada kalmamalı.

Dönemin başbakanı Tansu Çiller idi. Başbakan yardımcısı ise, Erdal İnönü. İnönü artık yaşamıyor. Ama Murat Karayalçın halen hayatta ve siyaset yapıyor. İnönü’den sonra Başbakan Yardımcılığı görevini yürüttü. Şimdi ise, Genel Başkanı olduğu SHP’den istifa ederek CHP’den Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı oldu.

Tansu Çiller, Murat Karayalçın, dönemin siyasi sorumluluğunu üstlenmiş hükümetin diğer üyeleri, eski valinin sorusuna vereceğiniz bir cevap var mı? Ya komutasını yürüttüğü askeri birlikleri, ancak insanlar öldükten sonra harekete geçiren komutanların yapacakları bir açıklama?

Geleceğimize güvenle bakmamızın ölçüsü, geçmişimizle yüzleşmeye cesaretimiz olup olmadığıyla bağlantılıdır…

Hasan Soylu www.iyibilgi.com



Bu haber 763 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,319 µs