Asya oyunu! | " /> Asya oyunu! | "/>

En Sıcak Konular

Büyük güçlerin Asya oyunu!

9 Mart 2009 11:04 tsi
Büyük güçlerin Asya oyunu! 'Bölgede NATO benzeri Ortak Güvenlik Anlaşması Örgütü’nü kuran Ruslar, Orta Asya cumhuriyetlerini ekonomik açıdan da yeniden kendilerine bağladı.'

Ceyda Karan / Radikal

Obama’nın Büyük Oyun’una kaldığımız yerden devam... Geçen hafta ABD ve NATO’nun Afganistan’daki savaşının Taliban’ın hesabını görme meselesinin çok ötesinde tarihi ‘Büyük Oyun’un vazgeçilmezliğiyle alâkasını ele almıştık. Afganistan’ın ‘Obama’nın bataklığı’ olacağı kehanetlerinin beyhude olduğunu, zira ABD’nin Afganistan/Pakistan etrafında dönen savaşı ekonomik krizle birlikte 21. yüzyılda süper güç olarak bekası açısından kilit önemde gördüğünü anlatmaya çalışmıştık.
Nitekim ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın ilk turunu Asya’ya yapması, yeni dış politika önceliğini sergileyen ‘rehber’ misali: Çin, Güneydoğu Asya, Ortadoğu, en son Avrupa... ‘Büyük Oyun’un coğrafi sahası Asya olduğundan en dikkat kesilenler Çinli, Rus ve İranlılar. Çinliler, Afganistan/Pakistan merkezli Amerikan hamlelerinden tedirgin. Bush yönetimi, Afganistan’a yerleşip, Orta Asya cumhuriyetlerinde üslenip, kadife devrimlere soyunup, NPT tarafı olmayan Hindistan ile nükleer anlaşma imzalayarak bu ülkeyi Asya’da yeni güç kılmaya yönelerek Çin’e karşı Japonya’ya uzanan çevrelemeye girişmişti. Buna tarihi hasmı Rusya ile Şanghay İşbirliği Örgütü’nü kurarak yanıt veren Çin, dev nüfusu için enerji arayışında Afrika ve Latin Amerika’ya açıldı ve askeri kapasitesini de artırdı. Çinlilerin en büyük kozu, 2 trilyonla dünyanın en büyük döviz rezervleri ve 696.2 milyar dolarla ABD’nin hazine bonolarının en çoğunun sahibi olmaları. Obama’nın başkanlık konuşmasının Çin’de sansüre uğrayan ‘komünizm’in olumsuzlamasını içermesi, yeni başkanın, Amerikan firmalarını satın alıp duran Pekin’e “Çin yuan değerlerini serbest bırakmayarak manipüle edi-yor” gibi sözlerle çatması gerilimin göstergesi.

Ama Clinton’ın Pekin’de Çinli liderlere ‘Aynı teknedeyiz’ diyerek ekonomik krizde ortak tavır istemesi ve Amerikan dış politika duayenleri Henry Kissinger ile Zbigniev Brezezinski’nin son çıkışları dikkatten kaçırılmamalı. Kissinger, ABD ile Çin’in çatışması gerek-mediğini, dünyanın ağırlık merkezinin Atlantik’ten Pasifik’e kaymasının icap ettiğini vurguluyor. Hatta Ruslar ‘doğal emperyalistken’, Çinlilerin ‘aslında 2 bin yıldır kendi halinde var olduğunu’ anımsatıyor. Ekonomik krizden ancak Çin ile işbirliği içinde çıkılacağını belirten Brezezinski de, dünyanın çok kutuplu filan değil, alenen ABD/Çin ittifakının yönetiminde olması gerektiğini söylüyor. Brezezinski’nin stratejisinde, enerji kozuyla Avrupa’yı dize getirmiş Rusya’nın ‘Balkanlaştırılması’ (parçalanması) var.
Yine de ‘Çin ile ittifak yapıp Rusya’yı oyundan düşürme’ telkinleri ne kadar gerçekçi, tartışılır. Rusya, ekonomik kriz ve düşen petrol fiyatları yüzünden tökezlese de, ağustosta Kafkasya savaşında Washington’a rest çekmesinin ardından 2 milyar dolar mali yardım karşılığı Kırgızistan’a ABD’yi Afganistan’a asker sevkinde kullandığı Manas Hava Üssü’nden çıkartma kararı aldırdı. Bunu jeostratejik zafer hanesine yazan Rusların (ya da Tacik ve Özbeklerin), Amerikan sivil kargolarına topraklarını açma jesti ise ABD’yi kendi çizdiği sınırlarda oynatma çabasından öte değil. Bölgede NATO benzeri Ortak Güvenlik Anlaşması Örgütü’nü kuran Ruslar, Orta Asya cumhuriyetlerini ekonomik açıdan da yeniden kendilerine bağladı. Kırgızistan’a verilecek paranın 1.5 milyar doları,
kontrolü yarı yarıya Ruslarda olacak hidroelektrik projelere gidecek. Türkmenistan ve Kazakistan ile Hazar’dan doğalgaz pompalayacak boru hattı anlaşması yapmış Rusya, 700 milyon dolar yatırarak Tacik hidroelektrik santralının kontrolünün yüzde 75’ini de elde tutacak. Yani Orta Asya’nın su ve güç kaynakları Rusya’nın avuçlarında. Elde ettikleri kozlarla Bush’un Doğu Avrupa’ya füze kalkanı projesini Obama’nın işlevsizleştirmesi için pazarlığa soyunuyorlar.
Bu çok bilinmeyenli denklemin İran ayağı da alengirli. Tahran’a diyalog sinyalleri gönderen Obama yönetimi, en son İranlıları 31 Mart’ta büyük olasılıkla Lahey yahut Brüksel’de toplanacak Afganistan konferansına davet etti. Zaten Washington’da artık ABD ile İran’ın ortak çıkarlarından söz edilir oldu. Şii İran’ın da Taliban’dan hazzetmediği, 1998’de savaşmasına ramak kaldığı, Kuzey İttifakı’na geçmişte verdiği destekler anılıyor. Sonra İran’ın 2 milyon bağımlı yaratan uyuşturucu sorununun kökeni Afganistan’dayken, Amerikalılar da uyuşturucu kaçakçılığından kazanılan paranın Taliban’a gittiği iddiasıyla rahatsız. Hindistan’ın inşa ettiği Kabil’den İran sınırına uzanan otoyolla birlikte ‘gün olur devran döner, İran ABD-NATO güçleri için alternatif tedarik yolu olur’ diye düşünenler bile çıkıyor. Küresel ekonomik kriz, kaynaklar için verilen büyük oyun mücadelesini iyice kızıştırırken, ortada Rusya ve İran için önemli fırsatlar var.



Bu haber 852 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,463 µs