İlginç: Cesur yürek ve Ergenekoncu?

19 Şubat 2009 16:24 tsi
Ergenekon sanıklarından Muzaffer Tekin, aynı sanık sandalyelerini paylaştığı bir başka Ergenekon sanığının lideri olduğu partiye üye oldu. Perinçek’e “cesur yürek” diyen Tekin’in “cesur” ve “yürekli” olmakta

Haberi okumuşsunuzdur; Ergenekon sanıklarından emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin, Doğu Perinçek’in İP’ine üye oldu.

Dünya görüşleri birbiriyle aynı, dahası aynı amaç ve “dava” için uğraş veren ve bu nedenle de aynı sanık sandalyelerinde yargı önünde hesap veren iki kişinin bir de aynı siyasi partide yer almalarında herhangi bir acayiplik olmasa gerek. Bu haliyle, bu rutin bir haber…

Ama haberi “özellikli” kılan şey, tarafların birbirlerine övgüde sınır tanımamaları.

Daha önce, mahkemede savunma yapan İP Genel Başkanı ve Ergenekon’un yönetici kadrosunda olmak iddiasıyla yargılanan Doğu Perinçek, “Toplumun aydın, birikimli öncü isimlerini partimize davet ediyoruz. Tekin'den bize çok övgü ile bahsettiler. Biz de uygun bulduk. Şimdi buradan kendisine İşçi Partisi'ne üye olması için çağrı yapıyorum” demişti. Muzaffer Tekin de bunun üzerine ayağa kalkarak Perinçek'in teklifinden şeref duyacağını söylemişti.

Bu “duygusal” ve övgü dolu davet ve davete icabet konuşmalarının ardından, Tekin İP’e üyelik başvurusunu bir mektup yazarak yaptı.

Tekin mektubunda, İP’li Ergenekon sanıklarının duruşmalardaki savunmalarına hayranlığını ifade ettikten sonra, “Tutuklu olduğum süreçte, Perinçek'in engin bilgi ve birikimleri, önder kişiliği, alçak gönüllülüğü beni kendilerine hayran bıraktı” dedi. Bu sözlerin devamında ise, “Cesur yürek Sayın Doğu Perinçek önderliğindeki bu dürüst, vatansever camiaya kabulüm bana şeref katacaktır” diyerek başvurusunu yapmış oldu.

Burada duralım… Doğu Perinçek “Cesur Yürek” olarak sıfatlandırılmayı hak ediyor mu? Hangi görüş ve icraatları nedeniyle “cesur yürek”?

Bilindiği gibi Cesur Yürek (Brave Heart), Mel Gibson’ın yönettiği, başrolünü oynadığı, 1996’da tam 10 dalda Oscar adayı gösterilmiş ve yapım, yönetim, görüntü yönetimi, efekt, makyaj ve en iyi film ödüllerini kazanmış bir film.

Filmde M.S. 1280 yılında, İskoçya’yı işgal eden “uzunbacaklı” lakaplı İngiltere Kralı Edward’ın zalimce uygulamalarına karşı, William Wallace önderliğinde İskoçların direnişi, çok başarılı bir sinema diliyle anlatılır. Filmin sonunda Wallace Londra meydanında toplanan insanların gözleri önünde iğrenç işkencelere maruz kalır. Yaptıklarından dolayı pişmanlık duyması istenir. O bunu reddeder. Kafası kesilmeden önce son sözü “özgürlük” diye haykırmak olur.

Bu başarılı film ve özgürlük için direniş hikayesi, siyasette, sporda, çeşitli alanlarda olağanüstü başarıların sahibi olanları onurlandırmak manasında, kendi adını literatürde bir “kavram” haline getirdi.

Fakat ne ilginçtir ki, icra-i sanat eyledikleri alanlarda herhangi bir başarının sahibi olmayan kişiler de taraftarları nezdinde kendilerinin “cesur yürek” olarak isimlendirilmesini çok istediler.

“Cesur yürek” olmanın gereklerini yerine getirmekten çok uzak oldukları halde “cesur yürek” olarak adlandırılmayı arzu etmek, aslında psikolojik olarak irdelenmesi gereken bir “anomali”.

Bunlardan bir tanesi, yakın siyasi tarihi bilenler hemen hatırlayacaklardır, Tansu Çiller idi. Seçim meydanlarında kendisinin “cesur yürek” olarak anons edilmesinden çok hoşlanırdı. Onu insanlar ne diye “cesur yürek” olarak anacaklardı ki? “Terörle mücadele” adı altında siyaseten sorumlusu olduğu o dönemin kadrolarından bazıları Susurluk’ta yargı önüne çıkmışlardı. Bazıları şimdilerde yeniden gündemde. Ergenekon’da kirli, yasadışı, hukuksuz her türlü işe bulaşmış oldukları iddiasıyla yargılanıyorlar.

Tam bu sahte “cesur yürek” özentilerini unutmuştuk ki, emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin Doğu Perinçek’in İP’ine sarıldı ve sarılırken de Perinçek’e “cesur yürek” olarak hitap etti.

Öyle demekle “cesur yürek” olunmuyor ama…

Bize de vesile oldu: Doğu Perinçek’in siyaset anlayışı ve icraatlarına bir mercek tutalım, bakalım ne kadar “cesur” ve “yürekli” çıkacak?

Yarın devam edeceğiz: Okumadan “Doğu Perinçek’i tanımıyor muyuz sanki?” demeyin…

Hasan Soylu www.iyibilgi.com

Bu haber 1,177 defa okundu.