En Sıcak Konular

Erdoğan'dan Baykal'a çok açık çağrı

17 Şubat 2009 17:10 tsi
Kırıkkale'de halka hitap eden Başbakan Erdoğan, muhalefeti ve medyayı kalabalığa şikayet ederken, geçmişten bir fotoğrafı hatırlattı ve kendisini duygulandıran bir tabloyu aktardı.

''BU MİLLETE 'GÖBEĞİNİ KAŞIYANLAR' DİYENLERE, 'ASIL SİZ GÖBEĞİNİZİ KAŞIYORSUNUZ' DİYEREK ONLARI ÖTELEDİNİZ''

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Siz, milleti küçümseyenleri elinizin tersi ile ittiniz. Milletin oyunu aşağılayanlara haddini bildirdiniz. Bu millete 'göbeğini kaşıyanlar' diyenlere, 'asıl siz göbeğinizi kaşıyorsunuz' diyerek onları ötelediniz'' dedi.

Erdoğan, Cumhuriyet Meydanı'nda partisince düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, kalkınma ve muasır medeniyete ulaşma yolculuğunda Kırıkkale'nin kendilerini hiç yalnız bırakmadığını kaydetti.

Halkın, yolsuzluğa, yoksulluğa, yasaklara, çetelere, mafyaya ''yeter'' dediğini ve kendilerini 3 Kasım'da iktidara getirdiğini belirten Erdoğan, AK Parti'nin o günden bu güne ''emaneti hakkıyla, layıkıyla götürmenin gayreti içinde olduğunu'' söyledi.

Kırıkkalelilerin, daha güzel, şirin ve kalkınmış bir il için 5 yıl önce ''AK Parti'' dediğini ifade eden Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

''22 Temmuz'da bu kez daha gür bir ses ile yüzde 58 gibi rekor bir düzeyde, demokrasiyi hazmedemeyenlere, mafyanın çetelerin yanında olanlara, meclis kaçkınlarına, milletin tercihini yok sayanlara, milleti aşağılayanlara en anlamlı cevabı verdiniz, 'durmak yok, yola devam' dediniz. 'Durmak yok hizmete devam' dediniz. Kırıkkale 22 Temmuz'da Türkiye'ye anlamlı bir mesaj verdi. Tüm Türkiye bu anlamlı mesajı çok iyi aldı ve yüzde 47 ile AK Parti'yi iktidara taşıdı.

Siz, milleti küçümseyenleri elinizin tersi ile ittiniz. Milletin oyunu aşağılayanlara haddini bildirdiniz. Bu millete 'göbeğini kaşıyanlar' diyenlere asıl siz göbeğinizi kaşıyorsunuz' diyerek onları ötelediniz.

Biz böyle olsun istemezdik, ama onlar hangi dilden anlıyorsa, o dilden cevabı demokratik bir şekilde sandıkta siz verdiniz. Milletin tercihini yok sayanları, siz de yok saydınız. Demokrasiye sahip çıktınız, milli iradeye sahip çıktınız, Büyük Türkiye'ye sahip çıktınız. Ama sizin bu haykırışınızı, sizin bu çağrınızı, sizin mesajınızı yine doğru okumadılar, bildikleri yolda devam ettiler, devam ediyorlar. Türkiye'yi büyütmek için, Türkiye'yi kalkındırmak için, Türkiye'nin kronik sorunlarını çözmek için yasa çıkarmaya çalışıyoruz, her türlü engeli önümüze çıkarıyorlar.

'AB' diyoruz, Türkiye'nin standartlarını yükseltmeye çalışıyoruz, engel çıkarıyorlar. Çeteyle, mafyayla, karanlık güç odaklarıyla, hukuk dışılıkla mücadele ediyoruz. Bakıyorsunuz ki anamuhalefetin lideri Sayın Baykal diyor ki 'biz onların avukatıyız'.

Türkiye'nin itibarını yerlerde çiğnetmiyoruz. Türkiye'nin saygınlığına gölge düşürmüyoruz. Birilerinin önünde, onların yaptığı gibi, bu ülke öyle liderler gördü ki batı liderlerinin karşısında el pençe divan duruyorlardı. O devir artık geride kaldı, o devir tarihe karıştı.

Şunu Kırıkkaleli kardeşim, tüm Türkiye bilsin, bunlar alışmışlar küçük düşünmeye, içe kapanmaya, eğilip bükülmeye alışmışlar. Uluslararası toplantılarda, görüşmelerde el pençe divan durmaya alışmışlar. Uluslararası finans kuruluşlarını önünde boyun eğmişler, eleştiriler karşısında alttan almaya, olup bitenleri görmemeye, duymamaya alışmışlar.''

-''BİZDEN ÖNCEKİ İKTİDAR''-

Kendilerinden önce MHP-DSP-ANAP iktidarının bulunduğunu anlatan Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, ''gerginlikten bahsettiğini'' anımsatarak, ''Sayın Bahçeli, şu ifadelerimde Allah aşkına gerginlik nedir? Yani senin iktidarın döneminde yaptıklarını anlatmayacak mıyız, yani sen ne yaptın bunu söylemeyecek miyiz?'' diye sordu.

Bu koalisyon hükümeti döneminde IMF'nin kapısına gidilerek 30 milyar dolar borçlanıldığını, kendi iktidarlarında bu 26.5 milyar dolar borç devraldıklarını belirten Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Zaten 5 yıl bile bu hükümeti idare edemediniz. 3.5 yıl kaldınız, bunun sonunda 'biz bu işi götüremediniz haydi seçime' dediniz ve seçim kararı aldınız. Bu ne demek, biz bu işi yönetemeyiz, biz ülke yönetemeyiz demektir. Şimdi de geldin benim milletime diyorsun ki 'bize iktidar verin'  Milletim seni gördü, biliyor zaten. 26.5 milyar dolar IMF'ye borçla devrettin hükümeti. Peki AK Parti iktidarı ne yaptı? 26.5 milyar dolar borcu 8 milyar dolara indirdi. Sen önce bunun hesabını ver. Bu söylediğimde yalan var mı? Bunu hesabını ver. Halep oradaysa, arşın Kırıkkale'de.

MHP'nin ortak olduğu hükümette, devraldığımız o hükümette, milli gelir 230 milyar dolardı. Yani 79 senede 230 milyar dolara çıkmışlar.

Peki şimdi ne oldu? Sayın Bahçeli, bak şunu unutma; 6.5 yılda geldiğimiz nokta, bunu üzerine 520 milyar dolar ilave ettik, şimdi 750 milyar dolara geldik. Bunu AK Parti iktidarı yaptı. İnsaf, bunu nasıl göremezsin? Biz, sizden iktidarı devraldığımızda tablo buydu, şimdi buraya geldi.

3 bin 300 dolardı kişi başına düşen milli gelir, şimdi 10 bin doları aştık. Nereden nereye...

Devletin kamu net borç stoku ise 100 lira milli gelirin 78 lirası borçtu. Şimdi 100 liranın 35'i borç. Buna indi. Benim milletimi aldatmak için şunu söylüyorlar; 'efendim Türkiye çok borçlandı' Bak bunu ifade ederken biraz ekonomi bileceksin. Ne kadar gelirin var, ne kadar borcun var?

'Borç yiğidin kamçısıdır' derken bundan hareketle derler. Eğer borcun çokluğuna bakarsan dünyanın en borçlu ülkesi ABD'dir. 10 trilyon dolar borcu vardır. Japonya vardır. Borçlu ülkeler bunlar, ama milli gelirlerine bakınca, yüksek. Onun için hiç aldırmıyorlar, yola devam. ''

Meydandakilerden, bunların tamamını diğer muhalefet partililere de anlatmalarını isteyen Başbakan Erdoğan, ''Bunlardan iktidarı devraldığımızda devletin borçlanma faizi neydi biliyor musunuz? Yüzde 63 faiz ile borçlanıyorlardı. Şimdi 14-15'e indik'' dedi.

Bu farkın vatandaşın cebinden çıktığını anlatan Erdoğan, yüzde 30'larda devralarak tek haneli rakamlara indirdikleri enflasyonun, şu an yüzde 9.5 olduğunu kaydetti.

Bunları görmezden gelinemeyeceğini kaydeden Erdoğan, ''Bunu nasıl görmezsiniz. Ama bunlar bunu anlamazlar, işlerine de gelmez, fakat benim milletim gayet iyi anlıyor, gereğini de zaten 39 gün sonra sandıkta söyleyecek'' diye konuştu.

-''İNANDIKLARIMIZ VAR''-

Erdoğan, şöyle devam etti:

''Bütün bunların karşısında bizler bir şeye inanıyoruz. Dış politikada inandıklarımız var, içeride inandıklarımız var. Biz, asla zillet altında yaşayan millet değiliz, zulme boyun eğmeyiz. Hani Mehmet Aktif Ersoy diyor ya; 'zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem, üçbuçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam, hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.Doğduğumdan beridir, aşığım istiklale, bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale. Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum, kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum. Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim, onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim, adam aldırma da geç git, diyemem aldırırım, çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım, zalimin hasmıyım amma severim mazlum'

Biz tarihimize baktığımızda Mohaç'ı görüyoruz, Niğbolu'yu görüyoruz, Çaldıran'ı görüyoruz, Malazgirt'i görüyoruz, İstanbul'un fethini, tarihimize bakınca Çanakkale Destanını, Kurtuluş Savaşımızı görüyoruz. Bu, ruhla yaşadık, bu ruhla büyüdük, bu ruhla eğitildik ve geleceğin Türkiye'sini de bu ruhlar üzerinde inşa etmeye çalışıyoruz. Buna gayret ediyoruz. Bunu başardığımız anda Türkiye'yi tutana aşk olsun.''

-''TÜRKİYE BÜYÜK ÜLKE''-

Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunun unutulmaması gerektiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, ''Türkiye'ye küçük düşünmek yakışmaz. Yunus Emre'nin, Mevlana'nın diyarı bu topraklarda yetişen insanlar küçük düşünemez'' dedi.

Erdoğan şöyle devam etti:

''Bu toprakların evlatları, hani diyor ya o büyüklerimiz, biz gelmedik kavga için bizim işimiz sevgi için, dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldik.

Ama birşeyi de unutmuyoruz; biz her zaman tarihten bu yana haklının yanında olduk, haklıyı savunduk. Biz güçlünün haksız olduğu halde, haklı olduğunu savunmadık. Haklı, güçsüz de olsa, bizim yanımızda güçlüdür, biz onun yanında yer alırız.

Türkiye'ye bunu unutturmuşlardı. Ama Aziz Milletim, bunu unutmaz, AK Parti bunu unutmaz, bu hükümet bunu unutmaz.

Her nerede olursa olsun, her ne şart altında olursa olsun, hangi platformda olursa olsun, hiç kimse ama hiç kimse Türkiye'yi horlayamaz, aşağılayamaz, Türkiye'ye ülkelerden bir ülke muamelesi yapamaz. Bunu herkes öğrenecek, bunu dünya da bilecek. Bizdeki geçmişten bu yana, o yanlış alışkanlıklar, onlar artık ortadan kalkacak, bunu onlara milletim öğretecek.

3 Kasım'da, 28 Mart'ta, 22 Temmuz'da öğrettiniz, bir kez de 29 Martta bunu sizler öğreteceksiniz. Buna inanıyorum.

İnşallah, 29 Mart'ta halkım en gür sesiyle haykıracak; 'sen Türkiyesin, bize büyük düşünmek yakışır'. Hani türküde söyleniyor ya 'dersini almış da ediyor ezber'. Bizler böyle yaklaşacağız. Bunlar 3 kez derslerini aldılar ama bir türlü ezberleyemediler. 29 Mart'ta inşallah ezberleyecekler çünkü 4. oluyor.''

-''TUVALET 1 MİLYONDU''-

İktidara geldiklerine verdikleri vaatleri anlatan Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin itibarını yükseltecekleri, saygınlığını artıracaklarını, enflasyonu düşüreceklerini, paradan ise 6 sıfırı atacaklarını söylediklerini anlattı.

Eskiden, tuvalete 1 liraya gidildiğini, bunlar iktidara geldikten sonra tuvaletin 1 milyon lira olduğunu kaydeden Erdoğan, ''eskiden zenginlere 'milyoner' denilirdi. Yahu tuvaletin parası oldu 1 milyon. Böyle şey olur mu? Dedik ki ayıp oluyor, yakışır mı? Yani 1 milyona tuvalete gidiyorsun. 'Gelir gelmez 6 sıfırı atacağız' dedik. 'Atamazsınız' dediler. Geldik attık. Olur olur bal gibi olur. Oldu'' diye konuştu.

''SAYIN BAHÇELİ; TÜRKLÜK NE ZAMANDAN BERİ AFFEDERSİN SENİN TASARRUFUN ALTINDA YA?''

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Sayın Bahçeli; Türklük ne zamandan beri affedersin senin tasarrufun altında ya?'' dedi.

Erdoğan, partisince Kırıkkale'de düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, Türkiye genelinde yaptıkları duble yollar ve TOKİ'nin gerçekleştirdiği konut hamlesinin tarihe geçecek olumlu adımlar olduğunu söyledi.

Bazı kesimlerin gelip de kendilerine diplomasi dersi verdiklerini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

''Bize diplomasi dersi verenlere önce diyorum ki, bunlar tabii monşer eskileri. Diplomasiden emekli olmuşlar ama hiçbir zaman bu ülkede gerçek anlamda bu milletin değerleriyle örtüşmemişler. Halkının arasına girmemişler, halkıyla bütünleşmemişler. Buranın değerlerini dünyaya taşımamışlar.

Sadece el, pençe, divan durmuşlar. Bize el, pençe, divan durmak yakışmaz. Bu millete onurlu duruş yakışır. O onurlu duruş olursa çok şey olur. İşte oldu. 41 sene sonra biz hamdolsun BM Güvenlik Konseyi Geçici Üyeliğini kazandık. Ama kalkıp da ne ana muhalefeti ne de yavru muhalefeti, 'bunu başardınız tebrik ediyoruz' diyemediler. Çünkü böyle bir dertleri, böyle bir sıkıntıları yok ki.

Bu ülke, bölgesel ve küresel meselelerde söz söylüyor, ağırlığını koyuyor, arabulucu oluyor. Bu ülke artık Tokyo'dan New York'a, Cape Town'dan Moskova'ya, Canberra'dan Toronto'ya her yerde adından söz ettiriyor. Bakıyorsunuz bu beyler rahatsız. Niye? Çünkü bunlar böyle bir şey yapamadı.''

-''BİZİ BÖLMEK İSTEYENLERE ASLA PRİM VERMEYECEĞİZ''-

Erdoğan, yaptığı konuşmada, Moğalistan'da, Karakurum'dan Orhun Anıtları'na gidebilmek için 42 kilometrelik yolu asfaltladıklarını ifade etti.

Yolun ve Orhun Müzesi'nin Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayatı Yazıcı tarafından, MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır'ın da katıldığı bir törenle açıldığını hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu:

''Biz buyuz. Biz laf üretmeyiz iş üretiriz. Şimdi baktım bugün grup toplantısında Türklüğü paylaşmaktan filan, falan bahsediyor. Sayın Bahçeli; Türklük ne zamandan beri affedersin senin tasarrufun altında ya? Her Türk, Türk'tür. Olay bu kadar basit. Ve her Türk birbiriyle dayanışma içerisindedir. Ayrımcılık içerisinde değil. Biz bu ülkede Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Gürcüsüyle, Abhazasıyla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı çatısı altında biriz, beraberiz, bütünüz. Ve bizi bölmek isteyenlere de asla prim vermeyeceğiz.

Kimse etnik kimlik üzerinden siyaset yapmasın. Kimse dinsel milliyetçilik üzerinden asla siyaset yapmasın. Kimse bölgesel milliyetçilik üzerinden siyaset yapmasın. Yapanlar hep yaya kaldılar, sandığa gömüldüler. Bundan sonra da aynı şey olacaktır.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın diğer açıklamaları şöyleydi:

Meclis kaçkınlarına milletin tercihlerini hiçe sayanlara en anlamlı cevabı verdiniz. Durmak yok yola devam dediniz. Millete göbeğini kaşıyan adan diyenlere asıl siz göbeğini kaşıyansınız deyip ötelediniz. Milletin tercihini yok sayanları siz de yok saydınız. Demokrasiye sahip çıktınız. Ama sizin bu mesajını yine anlamadılar. Bildikleri yolda devam ettiler. Türkiye'nin kronik sorunları için yasa çıkarmaya çalışıyoruz yine engel çıkarıyorlar.

Türkiye'nin saygınlığına gölge düşürmüyoruz. Birileri gibi birilerinin önünde el pençe divan durmuyoruz.

Sayın Bahçeli şu anlattıklarımda gerginlik ne var. Senin döneminde yaptıklarını anlatmayacak mıyız? Milletim senin dönemini de gördü. Senin döneminde ekonominin durumu neydi şimdi ne?

Biz bunlardan iktidarı devraldığımızda devletin borçlanma faiz oranı neydi biliyor musunuz? Bunları iyi bilin. CHP'li kardeşlerime de anlatın. Yüzde 63'le faiz ödüyorlardı. Şimdi yüzde 14-15. Ah ayşe bacım bu senin cebinden çıkıyordu. Ahmet abi senin cebinden çıkıyordu. Enflasyon kaçtı. Yüzde 30. Şimdi 9.5.. Bunları anlatın. Ama bunlar bunu anlamaz. İşlerine gelmez. O zaman milletim 39 gün sonra sandıkta söyleyecek.

Hiç kimse benim ülkemi küçük göremez. Hiç kimse Türkiye'yi ülkelerden bir ülke olarak göremez. Bunu dünya da öğrenecek. Bunları öğrenemeyenler 29 Mart'ta bir kez daha öğrenecekler. Bunlar üç kez ders aldı ama ezberleyemediler. 29 Mart'ta dördüncü kez ezberleteceksiniz onlara...

Bunlar akşam yatarken paraya bir sıfır sabah kalkınca bir sıfır atıyorlardı. Biz onların sıfırlarını temezledik. Eskiden 1 milyon liraya tuvalete gidiyorduk. Bunlar biza sıfırları atamazsın dediler. Biz geldik attık. İş bilenin kılıç kuşananın. Bunların bir şeyden haberleri yok.

ERDOĞAN'I DUYGULANDIRAN TABLO

Samsun-Ladik'te geçtiğimiz hafta tamamlanan otoyolu açtık. Üç gidiş üç geliş. Ladik'e doğru giderken rampaya aşağıya inen TIR şoförleri bizlere el sallıyordu. Bizlere sevgi gösterilerinde bulunuyordu.

Benim için çok duygu dolu bir andı. Çünkü o yol çile yoluydu. O yollarda ne canlar heba olmuştu. O an işte hedefe yaklaşıyoruz dedim. Doğru yoldayız dedim. Benim için çok duygu dolu bir andı.

Bize monşer eskileri diplomasi dersleri vermeye kalkıyor. Bunlar diplomasiden de anlamıyor. Bunlar ancak el pençe divan durmuşlar. Biz onurlu duruşun ne olduğunu gösterdik. 41 yıl sonra üyelik müğzakerelerini başlattık. Önemli bölgelerde arabulucu oluyor, ateşkes görüşmelerinde baş rol oyunculuğu yapıyor. Bu beyler rahatsız. Utanmadan sıkılmadan Kıbrıs'ı sattılar diyor. Kıbrıs yerinde duruyor. Biz KKTC'yi dünyaya tanıttık. Kıbrıs Cumhurbaşlkanı Pakistan'da kırmızı halılarla kaşılanıyor. Bunları biz başardık.

Bugün grup toplantısında Türklüğü paylaşmaktan bahsediyor. Sayın Bahçeli ne zamandan beri Türklük senin elinde. Her Türk Türktür. Bu kadar basit. Kimse milliyetçilk üzerinde siyaset yapmasın. Yapanlar yaya kaldılar. Sandıkta cevabını buldular.

Seçime 30 gün kaldı. Hala bu liderler meydanlarda yok. Ben milletimle beraberim. Dün Nevşehir'de milletimle beraberdim. Bunlar Türkiye'yi eski Türkiye sanıyor. Bunlar medya yalanları ile seçim kazanmaya çalışıyor.

Seçimi millet yapar millet milletin arasına çıkan. Bir projeniz bir planınız varsa gelin millete anlatın. Eski çamlar bardak oldu. Medya klavuzluğuyla seçim kazanılmaz. Klavuzunuz millet olsun. İkide bir yatıp kalkıp bakıyorsunuz iftira...

Sayın Baykal eğer dürüstsen, eğer dürüstsen, Tayyip Erdoğan hakkında bir yolsuzluk biliyorsan buyur yargıya git. Benim başkanlarım hakkında biliyorsan git yargıya başvur. Onların dokunulmazlığı yok.

Tayyip Erdoğan hakkında elinde bir belge varsa yargıya git. Bu iftiralarla bir yere varamazsın seçim kazanamazsın. Sivas'tan öteye gidemezsin. Ancak kapalı spor salonlarında şo yaparsın. AK Parti'ye çamur sürmeye kalkışan namerttir. Bizim her şeyimiz şeffaftır. Seni Anayasa Mahkemesi mahkum etti. Yolsuzluk yaptın. Bunun hesabuını ver. Biz sizin cemaziyel evvelinizi biliriz.

Bunların yanında alçaklık bile bir seviye ifade ediyor. Bunların işi çamur atmak. Bunların tüm iftaraları karşısında hukukt hesaplaşacağız. Bunların adı çirkefliktir. Bir tanesini İstanbul'a göndermişler. Yatıp kalkıp işi bu. Bunlar şöhret için yapmayacakları şaklambanlık yok. Bu işler adamı maskara yapar. Biz muhalefetin bile ahlak değeri olanı tercih ederiz. Biz yandaş medyanının köşe yazarlarının düşüncesiyle hareket eden olmayacağız. Zaten çoğunu okumayı bile tercih etmiyoruz.

Biz hakkınd şaibe olanı partimizde tutmayız. CHP bunu yapamaz. Biz siyaseti sağlam ahlaki değerler üzerine yaptık. Kimsenin özel hayatını siyasetin malzemesi yapmadık. Bunların elindeki tek malzeme çamur. Yavru muhalefete de sesleniyorum. sen de yapma. İftira etmek insanları suçlamak bu kadar ucuz olamaz.

Buradan Baykal'a sesleniyorum. Er meydanı buradır seçim meydanıdır. Eğer yiğitsen çık meydana Ak Parti ile yarış. Bu iftira işi komünistlerin alışkanlığıydı. Onlardan sen mi devraldın. Onların işi çamur at tutmazsa izi kalırdı.

Gel halkla kucaklaş. Halkın arasına karış. Onlar için çözüm üret. Yapamaz. Onların halkla işi yok. Onlar medya plazalarında dolaşır. Artık onlara iftiracı medya partisi diyeceğim.

Biz ayrımcılığa karşıyız. Doğuya da batıya da aynı hitmeti götürüyoruz. Bu millet ayrımcılığa asla müsade etmedi. Etmeyecek.

Aden Körfezi'ne gitmek için yola çıkan Mehmetçiğimize yol selameti diliyorum. Yolları açık olsun.

63 vilayete doğalgaz getirdik. Helga doğalgazla ısınma ayrıcalığına sahip de bizim Ayşe bacımız değil mi? Biz bu milletin efendisi olmak için gelmedik, hizmetkar olmak için geldik.

AYRINTILAR GELECEK


HABER 7

 



Bu haber 658 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,273 µs