neden güvenmiyorsun? | " /> neden güvenmiyorsun? | "/>

En Sıcak Konular

Kendi demokrasine neden güvenmiyorsun?

9 Şubat 2009 14:30 tsi
Kendi demokrasine neden güvenmiyorsun? IMF gelirse güven de gelir diyenlere Süleyman Yaşar'dan sert cevap!

Süleyman Yaşar / Taraf

IMF'nin tutarsız önerileri

Uluslararası Para Fonu (IMF), son hazırladığı raporda dünya ekonomisinin 2009’da yüzde yarım büyüyeceğini öngörüyor. Aynı raporda IMF, Türkiye ekonomisinin de 2009’da yüzde 1,5 oranında küçüleceğini düşünüyor.

IMF, G-20 ülkelerinin 2 nisanda Londra’da yapacakları toplantı için sıkı bir hazırlık yapıyor. 31 ocak-1 şubat tarihlerinde Londra’da gerçekleşen ekonomi bakanları toplantısında, dünya ekonomisinin sağlığına yönelik bazı ön tespitler yapıldı. Çünkü 2 nisandaki zirvede verilecek kararlar dünya ekonomisinin kriz sonrası şekillenmesinde önemli rol oynayacak.

IMF’nin hazırladığı son raporda, dünya ekonomisinin en büyük yirmi ülkesi arasında olan Türkiye’de büyüme, enflasyon ve diğer makro değişkenler açısından ele alınıyor. IMF, G-20 ülkelerini toplu olarak değerlendirirken, bu ülkelere krizi aşmaları için bazı önemli tavsiyelerde bulunuyor. Yaşanan ekonomik krizde para politikasının pek fazla etkin olamayacağını özellikle belirtiyor.

Buna karşın maliye politikasına ağırlık verilerek, iç talebin desteklenmesi üzerinde önemle duruluyor. IMF, yaşanan kriz nedeniyle daralan kredi piyasasını canlandırmak için kamu harcamalarının arttırılmasını istiyor. Aksi takdirde reel ekonominin canlanmasının mümkün olmayacağını söylüyor. IMF, yaşanan krizde para politikasının etkili olamayacağının altını özellikle çiziyor.

Gelelim Türkiye’deki IMF heyetiyle görüşmelere...

IMF G-20 ülkelerinin krizden çıkmaları için kamu harcamalarını arttırmalarını isterken, Türkiye’de destek kredisi anlaşması için görüşmeler yapan IMF heyeti, Türkiye’den kamu harcamalarını kısmasını, vergileri arttırmasını talep ediyor. Aynı IMF, bir yandan da Türkiye ekonomisinin yüzde 1,5 oranında küçüleceğini ileri sürüyor. Küçülen bir ekonomide vergilerin arttırılması ve kamu harcamalarının kısılması hangi ekonomi bilgisiyle bağdaşıyor, bunu anlamak mümkün değil.

Peki, bu çelişki nasıl çözülecek?

Bir kere, IMF heyetinin dünya ekonomik krizi nedeniyle daralan Türkiye ekonomisine önerdiği vergi artırımları ve harcama kısıntıları kesinlikle kabul edilmemeli. Türkiye, IMF ile iç talebi genişleten bir anlaşma yaparak bu çelişkiyi gidermeli.

Gelelim IMF, Türkiye’den farklı koşul istemiyor diyenlere...

IMF, Türkiye’den yüzde 4 oranında faiz dışı fazla istiyor. Bunun anlamı, ‘40 milyar lira vergi gelirini harcamayıp borçlarınızı ödeyin’ demektir. Türkiye’nin kamu borç yükü 2002 yılında yüzde 98 seviyesindeydi, bugün ise yüzde 37’ye gerilemiş durumda. IMF yeni destek kredisi verdiği ülkelerle yaptığı anlaşmalarda Pakistan’dan yüzde 1,6, Macaristan’dan yüzde 1,9 oranında faiz dışı fazla istedi. Bu iki ülkenin kamu borç yükleri Türkiye’den çok yüksek, sırasıyla yüzde 52,4 ve yüzde 70,1 oranını buluyor.

IMF Türkiye’den diğer ülkelere göre farklı koşul istemiyor diyenlere o zaman sormak lazım, peki bu koşulların neresi aynı? Türkiye borçlarını azaltmış. Şimdi niçin daha fazla borç ödemeye para ayıracak?

Türkiye’nin bütçe açığının ulusal gelire oranı da son yedi yıl içinde yüzde 24,5’ten yüzde 1,7’ye geriledi. Bütçe açığının küçülmesi, Türkiye’nin sıkı bir mali disiplin uyguladığını zaten gösteriyor. Eğer faiz dışı fazla yüzde 2’ye indirilirse, Türkiye 20 milyar lira daha fazla kamu harcaması yapabilir ve böylece ülkede işsizlik düşer, artan sağlık hizmetleriyle bebek ölümleri azalır, daha çok sayıda çocuk okula gider ve meslek sahibi olup fakir bir geleceğe mahkûm olmaz.

‘IMF olmazsa, olmaz’ diyenlerin Türkiye’nin rakamlarını tekrar önlerine koyup, diğer ülkelerle karşılaştırmaları gerekiyor. Artık Türkiye’de kamu maliyesi eski kamu maliyesi değil.

AKP Hükümeti, Kemal Derviş’in ekonomi planını, ‘bu benim planım değil’ diye reddetmedi, tam tersine harfiyen uyguladı. Böylece kamu maliyesini değiştirmeyi başardı.

Eğer demokrasiyi savunuyorsak, seçilmiş politikacıların bütçe disiplinini gerekirse IMF olmadan da sürdüreceklerine inanalım. Aksi takdirde demokrasi talebi hiç gerçekçi olmuyor.



Bu haber 391 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,424 µs