En Sıcak Konular

Ergenekon duruşmasında 'tuhaf' talep

3 Şubat 2009 19:07 tsi
''Ergenekon'' davasının tutuklu sanığı Hayrettin Ertekin, ortada bir örgüt olmadığını, kendisinin de bu örgütün üyesi olmadığını ileri sürdü.

Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen duruşmada savunmasını yapan tutuklu sanık Hayrettin Ertekin, ''İddiaların bir özeti olması gerekirken savcılığın iddianame ve eklerini çok uzun ve kalabalık tutarak, deyim yerinde ise huzurdaki davayı bir torba dava haline getirip, içinden çıkılmaz hale getirmeyi hedeflediğini'' savundu.

Ertekin, 22 Şubat 2008 tarihinde bir gecede örgüt üyesi yapıldığını, birtakım tanışıklık, özel telefon konuşma ve özel yazışmalardan hareketle kendisine yönelik suçlamaların ortaya konulduğunu söyledi.

Haksız ve dayanaksız suçlamalarla mağdur edildiğini öne süren Ertekin, hiçbir gerekçe yokken telefon kayıtlarından suçlandığını iddia etti.

SOMUT BİR DELİL BULUNMAMAKTADIR'

Hayrettin Ertekin, savunmasına şöyle devam etti:
'' Huzurdaki dava, binlerce sahifelik iddianame, binlerce sahifelik sözde delilden oluşmaktadır. Sahifeler dolusu doküman içinde, işlediğim iddia edilen suçlara ilişkin ise somut bir delil bulunmamaktadır. Örgüt üyesi olduğum, bu kapsamda faaliyetlerde bulunduğum, sanki tüm imkanlarımı seferber etmişcesine, halkı kin ve düşmanlığa alenen ve Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne karşı halkı isyana tahrik ettiğim iddia edilmektedir. Huzurdaki davada öncelikle savcılık makamı tarafından, suç örgütünün varlığını ortaya koyan bir yapılanmanın olup olmadığının, şahsımın da bu örgütün bir üyesi olup olmadığının, yasal dayanakları gösterilmek suretiyle şüpheye yer bırakmayacak şekilde kanıtlanması gerekmektedir. Anayasamızın güvencesi altında bulunan 'masumiyet karinesi' ve 'iddia edenin iddiasını ispatla yükümlülük külfeti', savcılık makamı tarafından öncelikle suçlamaların şartını ortaya koymaktadır. Ancak huzurdaki davada, birtakım soyut iddia ve sözde delillerle tutuklandım, hapis cezası gibi muameleye maruz kaldım ve bu yargılamada da ispat etme külfeti bendeymiş gibi savunma yapmak zorunda bırakıldım.''

Hakkındaki suçlamanın çok ağır ve kaldırılamayacak kadar vahim olduğunu öne süren Ertekin ''Ortada bir örgüt olmadığını, benim de bu örgütün üyesi olmadığımı defalarca söyledim'' dedi.

Ertekin, dava ve soruşturma kapsamında gözaltına alınan ya da tutuklanan kişilerin büyük bir bölümünü tanımadığını, İP üyeleriyle tutuklandıktan sonra tanıştığını, Türk siyasi hayatında böyle temiz kalmış insanlar olduğuna inanamadığını söyledi.

ERGENEKON'' ADININ DOSYADAN ÇIKARILMASI İSTEMİ

Hayrettin Ertekin, iddianamede belirtilen örgüte ''Ergenekon'' adı verilmesini de eleştirerek, bu adın dava dosyasından ve tutanaklardan çıkarılmasını talep etti.

Örgütün medya yapılanmasında yer aldığının iddia edildiğini hatırlatan Ertekin, ''Medya patronu olmam, gazetemde yazılar yazmam, yanımda 197 gazetecinin çalışması suç sayılabilir mi?'' diye sordu.

Ertekin, 1 milyar 100 milyon dolarlık bir projesinin olduğunu, bunun iddianamede örgütün faaliyeti kapsamında gösterildiğini ileri sürdü. Soruşturma kapsamında sorgulanan ve tutuklanan kişilerin hepsi toplansa 50 bin doları bir araya getiremeyeceklerini savunan Ertekin, örgüt üyesi olsa medya kuruluşunun yayınlarına devam edeceğini, oysa kendisinin yayınları bir süreliğine askıya aldığını söyledi.

Tutuklu sanık Hayrettin Ertekin, şu görüşleri savundu:
''İddia makamı, ismi 'Enternet' olmasından hareketle ve ön yargılı şekilde, şahsımın internet sitesi sahibi olduğumu ve bu site aracılığıyla halkı kin ve düşmanlığa, isyana tahrik ettiğimi iddia etmektedir. Bu iddia son derece gayri ciddidir. Çünkü 'Enternet' ismi, şahsıma ait bir internet sitesinin değil, resmi ortağı olduğum Bulgaristan-Sofya'da kurulu bir şirketin unvanıdır. İnternet üzerinden resmi ortağı olduğum bu gruba hitaben aylık strateji yazıları yazmaktayım.''

GÖZALTINA ALINMA ŞEKLİ

Yakalama ve tutuklama prosedürünün hakkında hukuksuz olarak uygulandığını iddia eden Ertekin, polislerin evine sabah saat 04.00'da geldiklerini söyledi.

Ertekin, ''O gün Çin'den dönmüştüm. Kulaklarım sorunlu olduğu için, çınladığından pamuk tıkayarak yatmıştım. Geceleyin adeta kapım kırılarak evime girildi. 30 kadar kar maskeli polis geldi. Allah aşkına ne oluyoruz, Çakal Carlos bile böyle yakalanmadı'' diye konuştu.

Evinde 6 adet mermi bulunduğunun söylendiğini, ancak bunun nereden bulunduğunu anlamadığını ileri süren Ertekin, mutfağındaki 2 bıçaktan başka evinde silah olmadığını belirtti.
Hayrettin Ertekin, kuyumculukla uğraşması nedeniyle istediği zaman ruhsatlı silah alabileceğini, buna rağmen silah bulundurmadığını kaydetti.

Soruşturmanın 2 ve 3. dalgaları sırasında Çin'de olduğunu ve gelişmeleri internet üzerinden takip ettiğini anlatan Ertekin, bir suçu olsaydı Türkiye'ye dönmeyeceğini, Türkiye'ye gelmesinin hayatın doğal akışına aykırı olacağını savundu.

2 MUŞTA ÖRGÜT SİLAHI OLARAK YER ALIYOR

Gelişmeleri Çin'den takip ettiği sırada hukuk müşaviri ile operasyon konusunda konuşmalarının olduğunu ifade eden Ertekin, ''Poliste bana 'Veli Küçük'ü neden sordun' diyorlar. Hukuk müşavirimle bunları konuşmam doğal değil mi? 'TSK'yı sen neden savunuyorsun sana mı kaldı?' sorusu beni rencide etmiştir'' dedi.

''Tabiat ve Kültür Varlıklarını Koruma Kanunu'na Muhalefet etmekle'' de suçlandığını belirten Ertekin, önce el konulan, ardından da kendisine iade edilen 3 panoya yapışık haldeki ''tarihi paralara'' ilişkin açıklamalar yaptı. Ertekin, paraların daha değerli olan benzerlerini müzelere hediye ettiğini bildirdi.
Hayrettin Ertekin, kendisinden ele geçirildiği belirtilen 2 muştanın örgüt silahı olarak iddianamede yer aldığını ileri sürerek, oğluna kick boks karşılaşmalarında madalya olarak takılmak üzere muşta hazırlaması için sipariş verildiğini kaydetti.

Oğlunun aldığı ilk sipariş olması nedeniyle bu konuda çalışmasına izin verdiğini belirten Ertekin, oğlunun da muştanın mumdan ve kauçuktan kalıplarını hazırlattığını, ancak dökmeyi başaramadıklarını kaydetti.

Ertekin, ele geçirilenlerin bu kalıplar olduğunu ileri sürerek, ''Bununla birine vurmak bir tarafa, bunlar ufak bir baskıyla bile kırılabilir'' diye konuştu.

Hakkındaki tutuklama kararı konusunda da eleştirilerde bulunan Ertekin, tahliyesini istedi.



Bu haber 673 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,393 µs