En Sıcak Konular

Hukukta ''bumerang'' dönemi

1 Şubat 2009 14:34 tsi
Devletin, hakimin kararından dolayı vatandaşa ödediği tazminatı, sorumlu hakim devlete ödeyecek.

Hakimler, verdikleri karardan dolayı devletin vatandaşa tazminat ödemesi durumunda, bu tazminatı bir yıl içinde devlete ödemek zorunda olacak.

TBMM Adalet Komisyonunda görüşülen 458 maddelik Hukuk Muhakemeleri Kanunu Tasarısında, "devletin, hakimin kararından dolayı vatandaşa ödediği tazminatı, sorumlu hakime rücu etmesi imkanı getiren" madde de yer alıyor.

Tasarı, hakim hakkında açılacak davanın esastan reddedilmesi durumunda, davacının 500 TL'den 5 bin TL'ye kadar disiplin para cezasına mahkum edilmesini de öngörüyor.

Komisyonda iki kez görüşülmesine rağmen, yeniden düzenlenmek üzere atlanan ilgili maddelere, Yargıtay karşı çıkıyor.


Madde ne getiriyor?
Tasarıya göre, hakimlerin yargılama faaliyetinden dolayı, devlet aleyhine tazminat davası açılabilecek.

Kayırma, taraf tutma veya taraflardan birine olan kin veya düşmanlık, sağlanan veya vaat edilen bir menfaat sebebiyle, farklı bir anlam yüklenemeyecek kadar açık ve kesin bir kanun hükmüne aykırı karar veya hüküm verilmiş olması halinde, tazminat davası yoluna gidilebilecek.

Yine, duruşma tutanağında mevcut olmayan bir sebebe dayanılarak hüküm verilmesi, duruşma tutanakları ile hüküm veya kararların değiştirilmesi, tahrif edilmesi ya da söylenmeyen bir sözün hüküm ve karara etkili olacak şekilde söylenmiş gibi gösterilerek buna dayalı hüküm kurulması ve hakkın yerine getirilmesinden kaçınılması durumlarında da devlet aleyhine tazminat davası açılabilecek.

Ancak, zarara uğrayan kişi, hukuki yollara başvurmak suretiyle zararın doğmasını önleme imkanı bulunmasına rağmen, bu yola gitmemiş ise tazminat talep edemeyecek.

Devlet, ödediği tazminatı, sorumlu hakime, ödeme tarihinden itibaren bir yıl içinde rücu edecek.

Bu düzenlemeyle, hakimin yargılama faaliyeti sırasında verdiği zararlardan, ilk planda devlete karşı tazminat davası açılması, daha sonra da bu tazminatın kusurlu görülen hakime rücu edilmesi esası kabul ediliyor.

İlk derece mahkemesi, bölge adliye mahkemesi, Yargıtay, Danıştay başkan ve üyeleri ile ceza mahkemesi hakimleri bu kapsama giriyor.


Açılacak davada, taraf devlet olacak
TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, hakimlerin sorumluluğuna ilişkin düzenlemelerin yer aldığı tasarının, genel olarak komisyonda kabul gördüğünü söyledi.

Alman, Fransız ve İsviçre'deki düzenlemelerde olduğu gibi, sorumluluk davasının doğrudan devlete açılması gerektiğine işaret eden İyimaya, "Vatandaşın, hakimin kararından dolayı açacağı davada, tarafın devlet olması, hakimi de korumaktadır. Hakim davada, doğrudan taraf değildir" dedi.

İyimaya, mevcut uygulamaya göre, hakimin yanlış kararından dolayı şu anda da sorumlu olduğunu belirterek, "Sorumluluk sebepleri bakımından bir yenilik yok. Sadece vatandaş davasını, devlete açsın istiyoruz. Bu model, hem dünyadaki gelişime uygun hem de hakimi davadan sakınmayı amaçlıyor" diye konuştu.

Tasarının Adalet Bakanlığındaki hazırlık çalışmalarına ve Adalet Komisyonundaki görüşmelerine katılan Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim üyesi Prof.Dr. Hakan Pekcanıtez de yaptıkları düzenlemeyle, hakimlerin, verdikleri kararlardan dolayı sorumlu olmasını amaçladıklarını bildirdi.

Hakimlerin bu sorumluluğunun, sadece suç kastı ve suç teşkil eden fiilleri varsa olacağını ifade eden Pekcanıtez, şöyle konuştu:

"Bizim tartıştığımız, bu sorumlulukta, 1. derecede hakim mi, yoksa devlet mi sorumlu olacak? Bizim tanzimattan gelen hükümlerimize göre, hep hakimler 1. derecede sorumluydu. Ancak, hak arayanların zararlarının karşılanabilmesi bakımından, devletin 1. derece sorumlu olması gerekiyor. Biz yaptığımız bu düzenlemeyle hakimlerin 1. derecede sorumlu olmasını kaldırıyoruz, 'devlet 1. derecede sorumlu olsun' diyoruz.

Peki bu neyi sağlayacak? Hakimin kararından dolayı zarar gören kişi, önce devlete dava açacak. Devlet, davacının açtığı davayı kazanırsa, hakimin bu davayla hiç ilgisi olmayacak. Dolayısıyla hakimlerin gereksiz yere mahkemeye çıkmaları ve kendilerini savunmaları gerekmeyecek. Dolayısıyla onlar bakımından da bir kolaylık bu. Zarar gören bakımından da zararını daha kolay tahsil etme imkanı getiriliyor."

Pekcanıtez, Yargıtayın, düzenlemeye, "hakimlerin yüksek tazminat ödemek zorunda kalabilecekleri" gerekçesiyle karşı çıktığının anımsatılması üzerine, devletin hakime karşı açtığı rücu davasını kazanması halinde, kişiye ödediği tazminatı hakimden zorla tahsil edebileceğini, ancak hakimin malı mülkü yoksa da hiç bir şey alamayacağını ve Hazinenin bu borcu üstlenmiş olacağını söyledi.

aa



Bu haber 656 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,881 µs