ekonomik kriz | " /> ekonomik kriz | "/>

En Sıcak Konular

Tek dertleri ekonomik kriz

31 Ocak 2009 09:28 tsi
Tek dertleri ekonomik kriz ABD medyası Davos'ta yaşananlara neden sessiz kaldı?

Abdülhamit Bilici / Zaman

Davos, Amerika'ya nasıl yansıdı?

Atlanta- Davos'ta yaşanan medeniyetler arası gerginlik tablosuna inat, Türkiye'nin eşbaşkanlığını yaptığı Medeniyetler İttifakı temalı önemli bir konferans için Atlanta'dayız.
Kennesaw Devlet Üniversitesi'nin bu sene ilan ettiği Türkiye yılı etkinlikleri çerçevesinde, İstanbul Center ve Birleşmiş Milletler'in ortaklaşa düzenlediği toplantıya Türkiye'den ve dünyadan önemli isimler katılıyor. Prof. Metin Heper, Ömer Taşpınar, AK Parti milletvekilleri Suat Kınıklıoğlu, Cüneyt Yüksel, Georgetown Üniversitesi'nden Shreen Hunter ve birçok isim 2 gün boyunca medeniyetler ittifakı açısından Türkiye'nin rolünü tartışacak.

Ancak Türkiye gündem üretmede o kadar hızlı ki, binlerce kilometre uzakta olsanız da ortaya çıkan sıcak haberler peşinizi bırakmıyor. Nitekim konferansın başlayacağı gün, Türkiye'den 3 tane bomba gibi haber aldık. Biri, Sultanbeyli'de polisin yaptığı El Kaide operasyonuydu. Bu haberin ardından, eski Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı'nın Köşk krizi sürecinde yaptığı iddia edilen bir telefon görüşmesinin kayıtları ortaya çıktı. Kısa güne sığan üçüncü büyük haber Davos'tan geldi. İsrail Cumhurbaşkanı Peres'i ağır sözlerle eleştiren Erdoğan, sözünü kesen ve adil davranmayan panel yöneticisine sinirlenerek oturumu terk etmişti. Diğer iki olayı gölgeleyerek bir anda Türkiye'yi ayağa kaldıran bu hadisenin yankıları bizi Atlanta'da buldu.

Başbakan Erdoğan, Davos'taki paneli terk ettiğinde, bazı görüşmeler için ziyarete gittiğim CNN'in Atlanta'daki genel merkezindeydim. Hadisenin üzerinden çok kısa bir süre geçmişti. Herhalde bu olay dünya çapında bir numaralı haber olmuştur ve CNN çatısı altında çalışan herkesin Davos'ta yaşananlardan haberi vardır diye düşünüyordum. Ama çok geçmeden yanıldığımı fark ettim. Zira CNN'in uluslararası haberlerine bakan üst düzey bir yönetici, olayı bizden duydu. Belki CNN'in uluslararası yayınında haber flaş gelişme olarak duyurulmuştu, ama Amerika'ya hitap eden CNN'de öyle bir hava yoktu. Uzun uğraşlardan sonra, CNN merkezinde çalışan tek Türk gazetecinin yardımıyla olay videoyu bulup izleyebildik.

Türkiye'yi ayağa kaldıran ve uluslararası ajansların 'flaş gelişme' diye geçtiği haberin CNN merkezinde geniş yankı bulmaması bizi şaşırtmıştı. Ama Amerika'da yaşayan bir siyasi gözlemci hiç de şaşırmamıştı bu duruma. Bunu normal karşıladığını, Amerikan halkının tek gündeminin ekonomik kriz olduğunu ve Gazze'deki trajedinin bile Amerikan medyasında doğru dürüst yer almadığını söylüyordu.

Ne olursa olsun, Başbakan Türkiye'de gece yarısı kahraman gibi karşılanmıştı. AK Parti hükümetine en fazla eleştiri getiren bir gazete bile bu tepki üzerine iri puntolarla 'helal olsun' diye manşet atmıştı. Coşku sınır tanımıyordu. Erdoğan'a destek amacıyla davosfatihi.com adıyla bir site bile açılmıştı. Türkiye'nin olayı yüksek bir duygusallıkta yaşadığı ortadaydı. Acaba hadiseye dışarıdan bakanlar, Türkiye'yi yakından tanıyan önemli isimler bu tabloyu nasıl değerlendiriyordu? Bunu görmek için konferansa katılan isimlerle Erdoğan'ın tepkisi üzerine uzun uzun konuştuk.

Açık konuşmak gerekirse, konuştuğum kişilerden yaşanan bu olaya pozitif baktığını söyleyen yoktu. Panelde Erdoğan'a yapılanları tamamen yanlış bulduğunu söyleyenler bile 'keşke daha farklı bir yolla tepki verseydi' diyordu. İçeride ve Arap kamuoyunda olumlu karşılansa da bu davranışın Türkiye'nin ve AK Parti liderliğinin son dönemde başarıyla üstlendiği arabuluculuk misyonunu olumsuz etkileyeceği söyleniyordu. Bazıları, bu olayın, AK Parti'yi demokratik açıdan sorunlu ve Batı karşıtı ilan etmek için gayret eden çevreler tarafından çok kötü kullanılacağını düşünüyordu. Hatta İsrail'in açıktan olmasa da el altından Türkiye'ye zarar vermeye çalışabileceğini ifade edenler bile vardı. Batı ile ilişkilerin son dönemde ihmal edilmesinden kaygı duyanlar olduğu gibi, bu olayın AK Parti'nin dış politikası açısından dönüm noktası olduğunu söyleyenler de vardı.

Belki Türkiye'deki atmosfere ve milliyetçi hislerimize pek uymuyor. Ama dış dünyanın bu yorumlarını da serinkanlılıkla değerlendirip ona göre tedbirler almakta fayda var. Zira Türkiye'yi birçok ülkeden farklı olarak Medeniyetlerarası İttifak girişiminin eşbaşkanı yapan faktör, onun aynı anda hem Batı hem de Doğu ile iyi ilişkilere sahip olması değil mi?



Bu haber 455 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,275 µs