Ergenekon'a ayar mı yapılıyor?

28 Ocak 2009 12:41 tsi
Özel yetkili Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği'nde görevlendirilmek üzere HSYK yeni savcı atamaları yaptı. Bunun beraberinde getirdiği ciddi sorular, kaygılar var. Bunlar yersiz kaygılar değil: Gelişmeleri alt alta yazınca ortaya çıkan sonucun düşündürdükler

Ergenekon davasının “sulandırılması” için bugüne kadar çok uğraş verildi. Soruşturma başladığı günden itibaren bu “sulandırma” çabaları çeşitli biçimlerde devam ediyor.

Önce “bu kadar” denilerek soruşturmanın derinleştirilmesi gereği manipüle edilmek istendi.
Sonra “iddianame hala hazır değil, hukuk skandalı” türü laflar eşliğinde Ergenekon iddianamesinin belki de yeterince hazırlık yapılmadan açıklanması için düpedüz savcılar üzerinde baskı oluşturuldu.

“Darbe günlükleri” ile beraber 2004 yılı içerisinde “Sarıkız” ve “Ayışığı” adında darbe planlamaları yapanların da Ergenekon kapsamında soruşturulmasıyla beraber, bu sefer aynı koro yeniden sesini yükseltmeye başladı: İddianamede olmayan iddialarla ilgili emekli paşalar tutuklandı. Hani ek iddianame, niye açıklanmıyor?

Kuddusi Okkır isimli tutuklu kişinin hastalık neticesinde hayatını kaybetmesi nedeniyle de bir “ölüm” paranoyası yaratılmak istendi. Bu baskılanma altında, haklarında çok ciddi iddialar bulunan emekli paşaların serbest bırakılması için bir kamuoyu yaratılması amaçlandı.

Son operasyonların ardından ise, “korku imparatorluğu yaratılıyor” feveranları kopartıldı. (Bknz.'Korku imparatorluğu yaratmak istiyorlar' / iyibilgi )

Ve şimdi, Ergenekon dosyasına bakmakla görevli yeni savcılar görevlendirildi. HSYK tarafından, Rasim Işıkaltın, Kasım İlimoğlu ve Mustafa Çavuşoğlu adlı savcılar Ergenekon davasını yürüten savcılık emrine verildiler.

Bu gelişmenin arka planında “ilginç” bir trafik var: İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz geçtiğimiz günlerde Ankara’ya giderek HYSK ile görüştü.

YARSAV Başkanı Emin Eminağaoğlu ile eski Yargıtay Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’ndan da yeni savcı ataması yapılmasıyla ilgili açıklamalar yapılmıştı.

Aynı isteği Doğu Perinçek’in Aydınlık dergisinin de dile getirdiğini hatırlatalım…

Sonuçta bu atamalar yapıldı ve atanan savcılardan birinin (Rasim Işıkaltın) kıdem olarak Zekeriya Öz’ün üzerinde olduğu da üzerinden atlanamayacak bir gelişme.

Bu gelişmelerin akla “Ergenekon davasına müdahale mi ediliyor?” sorusunu getirmesi doğal. Bu atamalar savcı Zekeriya Öz’ü “pasifize” etmek gibi bir amaç mı taşımaktadır?

Yakın geçmişimizde bir Ferhat Sarıkaya örneği varken, bu ve benzer kaygılar yaşanması da kaçınılmaz oluyor.

Yeni savcıların dosyaya hakim olmaları ne kadar zaman alacak? Davanın seyrine müdahil oluş biçimleri ne olacak? Bu sorular, kamuoyunda ortaya çıkan kaygılara eşlik eden diğer sorular.

Ancak şu kadarını belirtmek gerekir ki, Ergenekon davası Türkiye’nin geleceğini güvenle yeniden inşa etme davasıdır. Gelinen noktadan geri gidilmesi kabul edilemez. Bu yönde bir geriletmeye, sulandırmaya yönelik çabanın vebali, ağırdır…

www.iyibilgi.com

Bu haber 933 defa okundu.