Gayriresmi Cumhuriyet'le yüzleşmek... | " /> Gayriresmi Cumhuriyet'le yüzleşmek... | "/>

En Sıcak Konular

'Gayriresmi Cumhuriyet'le yüzleşmek...

21 Ocak 2009 08:54 tsi
'Gayriresmi Cumhuriyet'le yüzleşmek... Yüzleşme Derneği ve MAZLUMDER, “Gayriresmi Cumhuriyet” adını verdikleri bir kampanya başlatıyor. Cumhuriyetin resmi ve “gayriresmi” iki yüzü mü var?Yüzleşme Derneği Başkanı Cafer Solgun’a sorduk…

Toplumsal Olayları Araştırma ve Yüzleşme Derneği (Yüzleşme Derneği) ve MAZLUMDER, “Gayriresmi Cumhuriyet” başlıklı bir kampanya başlatıyor. Yıl boyunca devam edecek olan kampanyanın stratı, bugün Beyoğlu Tarık Zafer Tunaya Salonu’nda düzenlenen basın toplantısıyla veriliyor. 24 Ocak 2009 Cumartesi günü de Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampusu’nda “Faili Derin Kayıplarımız” konulu bir panel düzenlenerek kampanyanın ilk etkinliği gerçekleştirilmiş olacak.

Konuyla ilgili Yüzleşme Derneği Başkanı Cafer Solgun ile görüştük.

-Bu kampanyaya niçin ihtiyaç duydunuz ve MAZLUMDER’le beraber yapmanızın özel bir sebebi var mı?

Bu çalışmanın ana temasını oluşturan konu, Yüzleşme Derneği’nin varlık nedenleri içerisinde öncelikli bir önem arz ediyor. Yani, ortak açıklamamızda da vurguladığımız şekilde, bizlere doğar doğmaz dört bir yandan belletilen resmi ideoloji ve resmi tarih anlayışının çarpıttığı, yok saydığı veya bizlere unutturmak istediği gerçeklerimizle yüzleşmek… Bu gerçeklerle yüzleşmeden ülkemizde sağlıklı ve işleyen bir demokrasi oluşturulamayacağına inanıyoruz.. Kampanyamızın sloganında da ifade etmek istediğimiz üzere, adalet ve hakikati öncelikle gözeten, esas alan bir siyasal ve toplumsal zihniyet dönüşümünü ancak bu resmi tarih ve resmi ideoloji hegemonyasını aşarak olanaklı kılabileceğimizi düşünüyoruz.

Geçtiğimiz yıl, bu anlayışla bir “Özür ve Telafi Girişimi” başlatmıştık. Türkiye gündeminin hızla değişmesi nedeniyle devamını getiremediğimiz bu çalışmayı, “Gayriresmi Cumhuriyet” kampanyasıyla yeniden gündemleştirmiş oluyoruz.

Bu çalışmayı MAZLUMDER’le yapmamız elbette ki tesadüfi değil. MAZLUMDER kendi alanında çok önemli, etkili çalışmalar yürüten bir dernek. Bizden gelen öneriyi olumlu karşıladılar. İki derneğin güç ve enerjisiyle bu çalışmanın daha fazla etkileyici sonuçlar yaratacağına inanıyoruz. Zira amacımız yapabildiğimizce toplumumuzun en geniş kesimlerine mesajlarımızı ulaştırmaktır.

-Neden “Gayriresmi Cumhuriyet”?

Bu çalışmanın adı üzerine çok tartıştık. En isabetli adlandırma buydu. Çünkü “resmi” cumhuriyetin yanı sıra, bir de bu “resmi” cumhuriyetin dışladığı, yadsıdığı, varlığına tahammül edemediği, ötekileştirdiği kesimler var. “Gayriresmi Cumhuriyet”, bu kesimlerin tamamını kapsayan bir anlam içeriyor.

-Kimlerdir bu kesimler?

Kürtlerdir. Alevilerdir. Sosyalistler ve resmi ideoloji mantığına itiraz eden bütün muhalif düşüncelerdir. Dindarlardır. Günümüzde eğitim hakları dahi engellenen başörtülü kadınlardır. Dikkat ederseniz, bu kesimlerin dışladığı bir cumhuriyet, bir avuç eliti ifade ediyor sadece. Zaten bizim itirazımız da bunadır.

-Resmi ideolojinin çarpıttığını, unutturmak istediğini düşündüğünüz ne gibi gerçeklerimiz olduğunu düşünüyorsunuz?

Güncel bir örnek vereyim. 1924 Anayasası ile birlikte bu ülkede Kürtlerin “yok” olduğuna hükmedildi. Onların “dağ Türkü” idiler. Kürt ayaklanmaları oldu ve bunlar kanlı bir şekilde bastırıldı. Bu inkar siyaseti o kadar ifrat boyutlarına vardırıldı ki, “kart-kurt-Kürt” gibi abes teoriler icat edildi. Şimdi ise alelacele kotarılan bir TRT Şeş var. Kürtçe diye bir dilin varlığı resmen olmasa bile fiilen teyit edildi. Ama Kürt sorunu olanca yakıcılığıyla çözülmeyi bekliyor.

Alevi sorununda da benzer bir durum söz konusu. Aleviler Osmanlı’da bile görmedikleri, yaşamadıkları baskı ve asimilasyonu Cumhuriyet döneminde yaşadılar. İnançlarını gizlediler, ibadetlerini gizli yapmak zorunda kaldılar. Bugün Alevilerin varlığı inkar edilemiyor artık, ama herkes bir ucundan meseleyi daha da tanınmaz hale getirmek çabasında adeta.

Hrant Dink’in katledilmesinin ikinci yıldönümünü geride bıraktık. Hrant Dink olayı bile başlıbaşına bir yüzleşme konusudur. Olayı sadece “derin” güçlerin işledikleri bir cinayet olarak görmemek lazım. Yaratılan toplumsal önyargıları görmezden gelmemiz mümkün mü?

Türkiye’nin “derin devlet” gibi bir realitesi var. Son Ergenekon soruşturması bu konuda “yeni” bir durum yarattı. En azından öyle düşünmek istiyoruz. Meselenin daha da derinleştirilmesi gerektiği açık. Ve derinleştirildikçe, karşımıza güncelle sınırlı olmayan bir devlet ve egemenlik zihniyeti çıkacaktır.

Yıllarca insanlarımız, inançları, düşünceleri, etnik kimlikleri nedeniyle birbiriyle düşmanlaştırılmak istendi. Karanlık güç odakları bunu yapabildikleri oranda önemlerini ve misyonlarını sürdürebileceklerine inanıyorlardı. Ama artık çağ da, şartlar da, yaşadığımız acı deneyimler de aynı senaryoyu bir kez daha sahnelemelerine imkan vermeyecektir. Tabii ki bu, toplumsal bir çaba ve duyarlılık da gerektirmektedir.

-Kampanya çerçevesinde ne gibi çalışmalar yürüteceksiniz?

Bugün saat 12.00’de Tarık Zafer Tunaya Salonu’nda düzenlediğimiz basın toplantısıyla kampanyamızı kamuoyuna deklare edeceğiz. 24 Ocak 2009 Cumartesi günü saat 13.00-16.00 saatleri arasında Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampusu’nda “Faili Derin Kayıplarımız” konulu bir panelimiz var. Bu panelde, Cumhuriyet’in değişik dönemlerinde “faili meçhul” cinayetlerle katledilmiş veya faili belli olsa da sorumluları devlet bünyesinde olan beş insanımızı gündeme getirecek, hatırlatacağız. Bunlar Mustafa Suphi, Ali Şükrü Bey, Sabahattin Ali, Musa Anter ve Hrant Dink’tir. Bu durumdaki insanlarımızın sayısının daha fazla olduğunu biliyoruz tabii. Bunlar sembolik olarak seçtiğimiz isimlerdir. Daha kapsamlı bir çalışmayı ayrıca yürütüyoruz.

Ayrıca yıl boyunca sürecek bir imza kampanyası başlatacağız. Yıl sonunda bu imzaları TBMM’ye vererek taleplerimizin gereğinin yerine getirilmesini isteyeceğiz.

Diğer çalışmalarımızla ilgili hazırlıklarımız henüz devam ettiği için şimdiden bir açıklama yapmam uygun olmaz. Çalışmalarımızla ilgili bilgiler, açıklamalar ve duyurular www.gayriresmicumhuriyet.org adresinde yayın yapan web sitemizden izlenebilir.

www.iyibilgi.com



Bu haber 542 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,570 µs