AKP'nin liberal yoklamasından ne çıktı?

14 Ocak 2009 17:19 tsi
İbrahim Betil, Can Paker, Oral Çalışlar, Toktamış Ateş, Nazlı Ilıcak ve Mehmet Altan...Hepsi tek tek AKP'nin liberal cenahla arasının nasıl olduğunu değerlendirdi.

Hülya Okur / Haber X

Liberaller AK Parti’den gerçekten soğudu mu?

AK Parti ile liberallerin arasında bir soğukluk olup olmadığını, Ergenekon operasyonu ile Türkiye sivilleşmenin neresinde şeklindeki sorularımızı akademisyen, araştırmacı, liberal ve kendini liberal olarak tanımlamayan çevrelere sorduk. İşte, İbrahim Betil, Can Paker, Oral Çalışlar, Toktamış Ateş, Nazlı Ilıcak ve Mehmet Altan’dan aldığımız yanıtlar...

İBRAHİM BETİL:” AK PARTİ İLE LİBERALLER ARASINDA MESAFE VAR”

İlk olarak görüşlerine başvurduğumuz kişi Toplum Gönüllüleri Başkanı İbrahim Betil’di. Betil, AK Parti ile liberallerin arasında bir mesafe oluştuğunu düşündüğünü, AK Partinin ilk dönemine göre ikinci döneminde bu mesafenin büyüdüğünü belirtti. Ergenekon ile birlikte Türkiye’nin sivilleştiğini söylemek için zamanı erken bulduğunu söyleyen Betil, bu sürecin biraz daha yaşanmasıyla edinilecek deneyimlerin sonunda buna karar verilebileceğini sözlerine ekledi. İbrahim Betil son olarak, sürecin yavaş gittiğini ve buna bağlı olarak sadece suçlamaların varlık gösterdiğini, ilerleyen zamanda bu konudaki fikirlerini belirtmenin daha sağlıklı olduğunu söyledi.

CAN PAKER:”AK PARTİ’NİN HEDEFİ DEĞİŞMEDİ”

TESEV Başkanı Can Paker ise konu ile şu şekilde açıklamalarda bulundu:”Soğukluk-sıcaklık olgusunu subjektif buluyorum. Liberaller dediğiniz zaman siyaset dışında olan aydınlar diye düşünürsek, siyaset kuralları içinde bir hedefe gider ve giderken aynı hedefi belirlemiş aydınlar yol boyu oluşan siyasetin bir kısmını beğenmeyebilir ve eleştirebilir. Temel sual şudur:’Hedef değişmiş midir AK Parti’de?’ Esas anlaşmamazlık hedef değiştiği zaman olur, onu sormak lazım. Ben AK Parti’nin hedefinin değiştiğine inanmıyorum. Çünkü siyaseti konumu ve geleceği buna bağlı. AB üyesi olmak, daha fazla demokratikleşmek, asker-sivil bürokrasinin siyasetteki gücünü azaltmak gibi hedeflerinden uzaklaşabileceğini zannetmiyorum çünkü siyasi konumu öyle. Liberallerin de aynı hedefi olduğunu düşünüyorum. Ama bu hedefe giderken yapılacak siyaset değişiklikleri veya yavaşlamalar, hızlanmalar siyasetin içinde olmayan aydınlar tarafından eleştirilebilir.”Paker, Ergenekon ile birlikte Türkiye’de sivilleşmenin çok önemli bir noktada olduğunu vurgularken, Türkiye’de bir dönüşüm olduğunu, bu olayın hukuki ve siyasi olarak Türkiye’nin artık kolay kolay darbelerle karşı karşıya kalmayacağını söyledi. Paker siyasi ağırlığın asker-sivil bürokrasisinden sivillere geçtiğinin altını çizerek bunun tamamen de olmadığını belirtti.

“ORAL ÇALIŞLAR:”ERGENEKON OPERASYONU, AVRUPA’DA OLUMLU BİR HAVA YARATTI”

Gazeteci Yazar Oral Çalışlar, Liberaller terimini demokratlar şeklinde yorumlarken, demokratlar AK Parti’yi desteklediler”diyenlerin başında beri bir yanlışa düştüğünü şu şekilde açıkladı:”Avrupa Birliği sürecinde AK Parti olumlu bir rol oynadığı için, demokrasiye faydalı olduğu için bu davranışını doğru gördüler. Daha sonra demokrasiye zararı olduğunu da söylediler. Mesela Güney Doğu’da Kürt sorunu, askerlere yönelik eleştiriler ortaya çıktığında Başbakan’ın tutumu doğru değildi. Yine Güney Doğu’da, DTP ile anlamsız bir şekilde rekabet içine girmesi doğru değildi vs…Demokrasi ölçütleri içinde demokrasiye zarar veren tutumlar sergilediğinde AK Parti eleştirilmiştir, karşı çıkılmıştır. Burada uzaklaşma yakınlaşma diye bir şey yok. Mesela Ergenekon soruşturmasında demokrasi isteyen herkes Ergenekon soruşturmasının derinleştirilmesini istiyor, burada Başbakan da derinleştirilmesini istiyorsa, bak biz ona destek oluyoruz anlamına gelmiyor ki, türbanlılara duyarlı laflar edip partisine alınca Deniz Baykal’a karşı da pozitif bir tavır alındı. Burada tek ölçü var, demokrasi, insan hakları, özgürlükler. Bu noktada kim düzgün davranırsa olumlu karşılanır.  Demokratlar siyasi insanlar değil ki, özel bir siyasi akımın temsilcileri değil ki! Örneğin, Ergenekon operasyonu konusunda asker bu operasyonun çözümlenmesine destek veriyorsa, en azından engel olmuyorsa bunu da olumlu olarak yazıyoruz bir kenara. “Bu olumluluk oranın artıp artmadığına dair ise Oral Çalışların ifadeleri şunlar oldu:”Ergenekon soruşturmasının derinleştirilmesine CHP karşı çıkıyor. Bu yüzden de Deniz Baykal’ı eleştiriyoruz. AKP ise bu konunun daha derinleşmesini istiyor. Burada bir ittifak değil, tavır söz konusu. Son olarak temennilerine değinen Çalışlar şunları söyledi:”Türkiye’de bu cinayet şebekeleri bir an önce ortaya çıkarılsın, bunlarla ilgili devlet içindeki güçler tasfiye edilsin ve Türkiye faili meçhuller ülkesi olmaktan çıksın istiyoruz” Bu noktada en gayretli olanın AK Parti olduğunu da sözlerine ekleyen Çalışlar, sivilleşme için çok ciddi bir hamle yapıldığına dikkat çekti. Ortaya çıkan kazılar, şimdiye kadar dokunulamamış kişilere dokunulması, her türlü yasa dışılığı kendilerine hak görenlerin bunun hesabını vereceklerinin ortaya çıkmasını çok önemli ve yeni bir gelişme olarak değerlendiren Çalışlar, Türkiye’nin kara lekelerinden kurtulmasının AB sürecini de çok olumlu yönde etkileyeceğini hafta sonu gezisinde yaptığı görüşme ile örneklendirdi. Çalışlar Amsterdam’da görüştüğü AB Parlamentosu es Başkanı Joost Lagendijk’ın Türkiye’deki gelişmeleri büyük bir merakla izlediklerini ve bunların temizlenmesi konusunda Türkiye’nin gayretlerini olumlu gördüklerini belirttiklerini ve bunun yanında kendisinin de Avrupa’da Ergenekon soruşturması konusunda olumlu bir hava gözlemlediğini söyledi.

TOKTAMIŞ ATEŞ:” ERGENEKON’UN MUHALAFETE KARŞI BİR OPERASYON OLMASINI YADIRGIYORUM”

Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyelerinden Toktamış Ateş’in konu ile ilgili görüşleri şunlar oldu: “AK Parti ile liberaller arasında başlangıçta ne kadar yakınlık var idiyse aynı yakınlık devam ediyor. Gelişen olaylarda bir soğumanın olduğunu düşünmüyorum.” Ergenekon ile Türkiye’nin sivilleşmesini ümit ettiğini söyleyen Ateş sözlerine şöyle devam etti: "Bu olayın başlı başına bir sivil hareket olduğunu, failleri ortaya çıkamasa bile ki çıkmama ihtimalini görüyorum ben, bundan sonra benzer şeylere girişecek olanların epeyce düşüneceklerini tahmin ediyorum.”  AK Partinin Ergenekon konusundaki tutumunu yerinde bulan Ateş, CHP’yi eleştirdiğini de sözlerine ekledi. Ateş “Bu muhalefete karşı bir hareket olsa, bunun içinde MHP’lilerin, CHP’lilerin de olması gerekir”derken, göz altına alınan ve zanlı olarak alınıp bırakılanların arasında Halk Partili yada MHP’li kimliği olan kimseleri göremediğine dikkat çekti. Ateş son olarak işçi partisi ve yan kuruluşları ve silahlı kuvvetlerin emeklilerinden oluştuğunu söylediği hedef kitlenin, muhalefete karşı bir hareket olmasını yadırgadığını da sözlerine ekledi.

NAZLI ILICAK:” AK PARTİ İLE LİBERALLER ARASINA SOĞUKLUK GİRDİ”

Sabah Gazetesi yazar, eski siyasetçi Nazlı Ilıcak, AK Parti ile liberaller arasına, Kürt meselesi ve Anayasa değişikliğinin geciktirilmesi dolayısıyla bir soğukluk girdiğini kabul ederken, demokratikleşme adımlarının birden bire hızlandığını söyledi. Ilıcak, liberal kesimin Kürtçe televizyon ve  üniversitelerde Kürtçe eğitim kürsüleri kurulmasının çok önemli, olumlu adımlar olarak mütala ettiğini vurgularken, buna Ergenekon’da sonuna kadar gitme iradesinin eklenmesiyle yeniden safların belirlendiğini, CHP’nin Ergenekon davasına muhalefetiyle ve gidecek başka yer yok düşüncesiyle liberal köşe yazarlarının AK Partiye yakın durduğunu ifade etti. Türkiye’nin sivilleşme yolunda çok önemli adımlar attığını söyleyen Ilıcak, “Ergenekon’u bir askeri darbe teşebbüsü olarak özetlediğimize göre, eğer bu meseleden bir sonuç alınırsa çok önemli bir mesafe kat etmiş olacak. Sonuç alınmasa dahi buralara kadar uzanılması, rütbeli askerlerin tutuklanıp sorgulanabilmesi, ulaşılamaz denilen yerlerin ulaşılabilmesi…Herkes,’ben hesap verebilirim’ diye düşünecek ve adımlarını daha rahat atabilecek. Çünkü bizde darbe yapabilecek askeri kesim var, bir de onları darbeye teşvik eden,”Aman Cumhuriyeti koru kolla, memleket elden gidiyor”diyen sivil kesim her zaman olmuştur. Bu sivil kesim de biraz aklını başına toplarsa zaten asker kendi başına böyle bir teşebbüste hiçbir zaman bulunmaz.”dedi.

MEHMET ALTAN:” DIŞ DÜNYA İLE İLİŞKİLERDE BİR GEVŞEME OLURSA ERGENEKON TEKRARDAN GÜÇ KAZANIR”

Gazeteci yazar Mehmet Altan AK Parti ile liberallerin arasındaki durumu, “Türkiye’nin reformları,demokratikleşmesi, AB sürecinde hızlı yürümesinde  bir sıkıntı yok ama tersi olursa bir sıkıntı var.”şeklinde özetledi. Altan, sivilleşmeye yönelik ise, “Ergenekon Türkiye’deki rejimi demokratikleştirmeye yönelik en önemli adımlardan biridir, eğer bu süreç devam eder ve daha iyi bir aşamaya gelirse.” şeklinde bir değerlendirmede bulundu. “Ergenekon operasyonu iyi yönetilirse ve AB istikametinde gaza basılırsa içeride bu süreç tamamlanır aynı zamanda demokratikleşmenin önünü açar ama dış dünya ile ilişkilerde bir gevşeme olursa Ergenekon tekrardan güç kazanır”diyen Altan, dış dünyanın bu temizliği olumlu karşıladığını belirtirken, CHP’nin tutumunu,”Hala eski devletin sözcülüğünü yapıyor”şeklinde yorumladı.

Haber-X

Bu haber 510 defa okundu.