Osmanlı'yı arkadan vurmadı! | " /> Osmanlı'yı arkadan vurmadı! | "/>

En Sıcak Konular

Araplar Osmanlı'yı arkadan vurmadı!

13 Ocak 2009 16:31 tsi
Araplar Osmanlı'yı arkadan vurmadı! 'Araplar da Türkleri arkadan vurmuştu, o zaman bize ne Gazze'den' diyenler...Bu yazı sizlere.

Hüsnü Mahalli / Akşam

Emine Erdoğan'ın daveti üzerine cumartesi günü Suriye, Ürdün, Katar, Lübnan, Pakistan liderlerinin eşleri ile Kaddafi'nin kızı ve Azerbaycan Parlamentosu Başkan Yardımcısı İstanbul'a gelmişti.

Amaç, Gazze halkına yönelik İsrail saldırganlığına 'dur' demek ve Filistin halkı ile dayanışmayı dile getirmekti. Çağırılmış olmalarına rağmen bu toplantıya gelmeyen başta Fransa ve İspanya olmak üzere tüm lider eşleri umarım kendilerinden utanıyorlardır.

'Gazze'de bütün bir insanlığın vicdanı ve merhameti öldü. Burada ölenler Filistinli Müslüman diyerek katliama kayıtsız kalanlar, kendilerini ve vicdanlarını bir kez daha sorgulasınlar' diyen Bayan Erdoğan, gözyaşlarına hakim olamadı. Ağlamaklı bir sesle konuşmasını zor tamamlayan Bayan Erdoğan 'Ben burada her şeyden önce bir anne olarak konuşuyorum, acımı dile getiriyorum' dedi. Bayan Erdoğan daha önce Irak'taki katliamlar sırasında da ağlamış ve insani duygularını en doğal hali ile dışa vurmaktan çekinmemişti.

Bir insan için de bundan daha da doğal bir şey olamaz.
Çünkü o bir annedir ve Bayan Livni gibi katil değil ve asla olamaz.
Başbakan Erdoğan'ı İsrail karşıtı sert söylemlerinden dolayı eleştirenler utanmazsa Emine Erdoğan'a da 'neden ağlıyorsun' diye saldırabilir ya da 'rol yapıyor' diyebilecek kadar vicdansızlaşabilir. Çünkü onlar ne baba ne de anne olarak hiçbir duyguyu bilmez ya da kalmışsa da birazcık duyguları onu da satışa çıkarmışlar.
Çünkü bunca katliam, vahşet ve barbarlığa rağmen bu kişiler İsrail'in yaptıkları karşısında duygulanmıyor ve daha da önemlisi İsrail' i haklı göstermeye kalkışıyor.

Bu kişileri tanımlamak için kelime bulmak bile zor.

Onlara göre Başbakan Erdoğan İsrail'e karşı çok sert ifadeler kullanıyormuş. Yani Türk halkının ve dünya kamuoyunun tepki ve nefretine neden olan bunca katliam ve vahşete Erdoğan sesini çıkarmamalı ya da suya-sabuna dokunmayan ifadelerle yetinmeli. Çünkü onlara göre İsrail ve ABD'deki Yahudi lobiler Türkiye'ye çok kızıyormuş...

Türk halkının İsrail karşıtı duygularından endişe duyan ve İsrail ile Yahudi lobileri adına korkmaya başlayan aynı kişilere göre 'Arap liderlerin birçoğu tepki göstermezken, Erdoğan'ın İsrail'i kızdırmasının bir anlamı yok.'
Duygu ve vicdanını kaybetmiş bu kişilerin anlaşılan onur ve saygınlık da umrunda değil. Çünkü onlara göre Erdoğan, Mısır, Suudi Arabistan, Ürdün gibi bazı Arap ülkelerinin ihanet içindeki liderleri gibi olmalı, İsrail ve ABD ile işbirliği yaparak Gazze'de ve genel olarak Filistin halkına karşı 41 yıldır işlenen cinayetlere sessiz kalmalıydı.

Aynı kişiler 'Filistinliler kendi aralarında anlaşamıyor ve çatışıyor' diyerek Erdoğan ve Türkiye'nin İsrail vahşeti karşısında Filistinlileri yalnız bırakmasını istiyor.

Oysa Erdoğan ve tarihi bilen herkes, dünyanın tüm kurtuluş savaşlarında bu tür ayrılıkların ve çatışmaların yaşandığını bilir.
Türk halkının Kurtuluş Savaşı'nda mandacılığı isteyenleri ne çabuk unuttuk? İstanbul hükümeti ile TBMM hükümeti arasındaki anlaşmazlık ve çatışmaları neden hatırlamıyoruz? Atatürk ve arkadaşlarına karşı olanların komplo ve suikast girişimlerini tarih kitapları yazar.
Bir de şu 'Filistin Arapların meselesi' ve 'Araplar da Türkleri arkadan vurmuştu,  o zaman bize ne Gazze'den' diyenler var.

Her sıkıştıklarında böylesi aptalca söylemlere sığınan bu kişiler anlaşılan kendi tarihlerini de bilmiyor ya da biliyorlarsa da insanlara yalan söylemek onların karakterlerinin bir parçası olmuş.

Tıpkı tüm konularda olduğu gibi...

Arapların Osmanlı'yı arkadan vurmadığını, tersine yüz binlerce Arap insanın Sarıkamış'ta, Çanakkale'de ve Balkan savaşlarında Türk kardeşleri ile yan yana savaştıklarını kitaplar yazar. Aynı kitaplar ne olduğu herkesçe bilinen İttihat ve Terakki'nin Osmanlı Devleti'ni nasıl, hangi yöntemlerle ve niçin parçaladığını yazar. Önemli olan bu kitapları İsrail, ABD ve yandaşlarının gözü ile okumamaktır.

Pazar günü Zaman gazetesinde yayınlanan Mustafa Armağan'ın köşesini okuyanlar ne demek istediğimi anlar.
Armağan dostumuz, Gazze'nin ve dolayısı ile Filistin ve Arap coğrafyasının nasıl kaybedildiğini çok özet tespitlerle anlatıyor.

Sayın Armağan'a teşekkür ederken izin verirse makalesine katkı olsun diye bir bilgiyi aktarmak istiyorum.
Kasım 1917'de Gazze ve Filistin'de Osmanlı'ya saldıran ve Kudüs'ü işgal eden İngiliz ordusunda Çanakkale'de olduğu gibi 7 bin Siyonist Yahudi gönüllü vardı.

Son olarak da 'İsrail'e karşı yükselen dalga Yahudi düşmanlığına dönüşebilir' diyerek susmamızı isteyenlere bakalım.

Sanki bizim başka bir işimiz yokmuş gibi İsrail'e gidip 'Filistinlileri öldür, biz de Yahudi düşmanı olalım' diyoruz.
Beyler İsrail 'Ben bir Yahudi devletiyim' diyor.

ABD ise 'Siyonistlere saldıranlar İsrail'e, İsrail'e saldıranlar da Yahudilere saldırmış olur' biçiminde yasalar çıkarıyor.
Neyse ki; ABD yasaları Türkiye ve dünyada işlemiyor.

ABD ve yandaşlarına düşen görev; bizi bu yasalarla korkutup sindirerek susturmak değil, İsraillilerin cinayetine, vahşetine, terörüne ve akıldışı ideoloji ve saplantılarına dur demektir.

Yalnız o zaman dünyadaki 12 milyon Yahudi, 4 milyar Hıristiyan ve Müslüman'dan nefret etmeyecek ve Müslüman ile Hıristiyanlar da kendi aralarında yaşayan Yahudilerle barış içinde olacaklar.

Ve işte o zaman da Filistin kurtulur ve dünyada hiçbir problem kalmaz...



Bu haber 3,294 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,371 µs