Gölgelerin gücü adına: PJAK’a ne oldu?

12 Ocak 2009 12:58 tsi
Siz söyleyin iyibilgi okurları, biz de mi gariplik var, yoksa herkes körleşti mi? Terör örgütü PKK’nın İran’a yönelik kolu PJAK pes etti! Bunu duyurdu. Ajansın geçtiği iki paragraflık haberi kimi gördü kimi görmedi. E, yani bu kadar mı? Ne dem

Hiç ellemeden Anadolu Ajansı’nın haberini bir yazalım: “Terör örgütü PKK’nın İran’daki uzantısı olan PJAK, ‘Bölücü ve ayrılıkçı faaliyetlerine son verdiğini’ bildirdi. İran Resmi Haber Ajansı’nın (İRNA), terör örgütüne ait uydudan yayın yapan Nevruz TV’ye istinaden verdiği habere göre, terör örgütü PJAK, Türkiye, İran, Suriye ve Irak’taki merkezi hükümetlerden ayrılmayı düşünmediğini bildirdi.

Yayınladığı bildiride ‘Merkezi hükümetlere karşı koyacak ve onlarla çatışacak güçten yoksunuz’ itirafında bulunan terör örgütü, kaynakların yetersizliği ve imkansızlıklar nedeniyle siyasi bir oluşumun hayatını devam ettiremeyeceğini belirtti.

‘Diğer terör örgütlerine de tavsiyelerde (!!!) bulunan PJAK, ‘Merkezi yönetimlerden ayrılma düşüncesini bir kenara bırakmalıyız’ ifadesini kullandı.”

İşte bu küçük haber, kimi basın organlarına yansıdı kimilerine yansımadı. Kimileri bu haberi arka sayfalardan kimileri dünya sayfalarından gördü. Ama kimse, “bu nasıl oldu, neden PJAK geri çekiliyor, başka terör örgütlerine tavsiyelerde bulunuyor” diye sormadı.

Durun bir hele...

PJAK artık Türk kamuoyu tarafından da iyi biliniyor. Terör örgütü PKK’nın bir kolu olduğu, İran’a yönelik terör eylemlerinde bulunduğu, daha kısası, İran’ın PKK’sı olduğunu bilmeyen yok.

Ama en önemlisi, sadece Türkiye’de değil, dünyada da PJAK’ın İran’a karşı ABD tarafından desteklendiği.

Öyle ki, PKK’nın tasfiyesine ilişkin çözümler herhangi bir şekilde tartışıldığında, PJAK’ın tasfiyesine ABD’nin izin vermeyeceği savıyla karşı çıkılması, güçlüce bir tez olarak ortaya sürüldüğü de yine gayet iyi bilinen bir gerçek.

Neden?

PJAK’ın kendi ifadesiyle geri çekilmesi doğru mu? Bunu şimdiden bilmek zor. Zire terör örgütleri kendi kafalarına göre zaman oluyor ateşkes ilan ediyor zaman oluyor barış istiyor.

Daha bu sözler unutulmadan saldırıya da başlayabiliyorlar. Yani bu açıklamaların devletler tarafından ciddiye alınması ya da şöyle söyleyelim, buna dayanarak politikalar geliştirmesi söz konusu değil.

Zaman ve pratik açıklamaların doğruluğunu gösterecek. Ancak yine de elde bir veri var ve bu gayet manidar.

Zamanlama!

Terör örgütü PJAK’ın pes etmesinin zamanlaması, bölgedeki dengelerin değişmeye başladığı bir yeni sürece denk düşüyor.

Bu yeni süreç, Irak’tan ABD ve koalisyon güçlerinin tamamen çekilmesi sonrası, Irak’ın kuzeyindeki yerel yönetimlerin politikaları üzerinde ağır sancılar yaratıyor.

İran, Suriye, Türkiye gibi bölgenin tüm sınırlarını tutan güçlü ülkelerin, burada yaşanan/beslenen terör olaylarına yani PKK ve PJAK’a bakışları belli.

Şimdi Irak’ın kuzeyi, Bağdat ve “ilgili taraflar”, “post-ABD” sonrası dönem için yeni bir mimari hazırlıyor gibi. Ankara açısından bu süreç net. PKK’nın tasfiyesi. Doğal olarak bu talebin bölge tarafından çok dikkate alınması gerekiyor.

Yine bilindiği gibi, bölgesel liderlerle Türkiye arasında da bir dialog var. Nitekim, PJAK’a ilişkin haberin geldiği sıralarda, Türkiye’nin Irak Özel Temsilcisi Büyükelçi Murat Özçelik, Kuzey Irak’ın Selahaddin kentinde Bölgesel Kürt yönetiminin başkanı Mesud Barzani ile bir araya geldi.

Görüşmenin, geçen ay Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’le görüşen Irak Başbakanı Nuri el Maliki’nin önümüzdeki günlerde bölgeye yapacağı ziyaret öncesine denk gelmesi dikkat çekici.

İran açısından da durum farklı değil. Tahran yönetimi de PJAK’a Türkiye’nin hisleri ile bakıyor.

Bu bağlamda PJAK pes ediyor. Buna geri çekilme diyebiliriz. Bu hamleyi sağlayanın ne olduğu aşağı-yukarı belli. İlginç olan, bölgesel yönetim PJAK’ı sıkıştırdığı gibi ABD’nin de buna yeşil ışık yakmış olması.

ABD’nin Irak’ın kuzeyinde huzur istemesi çok doğal. Öte yandan İran boyutu biraz daha farklı. Irak Kuzeyi’nde bölgesel yönetimlerin nefes almasını sağlayacak böylesi bir temizlik, ABD’nin İran’a yönelik bu tür girişimlerden şimdilik vaz geçtiği anlamına gelir mi?

Bu soruyu “aynı zamanlama” ile ABD’nin yeni Başkanı Barack Obama’nın ağzından yanıtlayabilir miyiz?

“Obama’nın ilk vaatleri” olarak sunulan Kasım Cindemir imzalı Hürriyet haberinde Obama 'dün' ne diyor; “Tahran ile daha geniş bir angajmana gireceğim. İran en zor meselelerden biri. Yeni bir yaklaşım benimseyeceğiz. Başlangıç noktamız, onlarla temasa geçmek olacak. Bu yaklaşım, İran halkının özlemlerine saygı duyduğumuzu  gösterir nitelikte olacak. Tahran’dan beklentilerimiz de var.”

www.iyibilgi.com

Bu haber 1,502 defa okundu.