tehdit ediyor! | " /> tehdit ediyor! | "/>

En Sıcak Konular

Soğuk kurdeşeni gençleri tehdit ediyor!

12 Ocak 2009 10:13 tsi
Soğuk kurdeşeni gençleri tehdit ediyor! Soğuk kurdeşeninin belirtileri nedir, nasıl korunulur, tedavisi nasıldır? Cevabı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta veriyor...

Soğuk hava, kar, yağmura maruz kalanlarda çok sık rastlanan bir rahatsızlık da soğuk ürtikeri ya da kurdeşendir.

Bu durum, soğuk cisimlerle temas veya soğuk yiyecek, içeceklerle de ortaya çıkabilir. Şiddetli kaşıntı, kabarma ve kızarıklık yapar...İnsanlar soğuklardan çok farklı şekilde etkilenirler. Kiminin elleri üşür, kiminin ayakları buz gibidir, kiminin içi titrer.

Ünlü deprem profesörü Şener Üşümezsoy gibi kışın ortasında kısa kollu atletle gezenler de var, yedi kat giyinse de tir tir titreyenler de. Şener Hoca'nın soyadından da anlaşılacağı gibi, soğuktan etkilenme daha çok kalıtsal ve yapısal bir özelliktir, bir hastalık belirtisi değildir.

Vücudumuzun kıştan en çok etkilenen yeri, dış ortamla sürekli temas halinde olan derimizdir. Soğuk ve kuru havada, hele de rüzgâr ve ayaz varsa, yüzümüz, burnumuz, kulaklarımız ve ellerimiz üşümeye, soğumaya ve daha sonra kızarmaya, hatta kaşınmaya ve yanmaya başlar. Soğukta derimizde bazı anormal reaksiyonlar da görülebilir, soğuk ürtikeri bunlardan biridir.

CİDDİ SORUNLAR DOĞURABİLİR

 Soğuk hava, kar, yağmura maruz kalanlarda çok sık rastlanan bir rahatsızlık soğuk ürtikeri ya da kurdeşendir. Bu durum, soğuk hava dışında soğuk cisimlerle temas veya soğuk yiyecek ve içeceklerle de ortaya çıkabilir. Ürtiker, daha çok soğukla doğrudan teması olan yüzde ve ellerde dakikalar içinde ortaya çıkar. Bunlar, şiddetli kaşıntıya neden olan kızarıklık ve kabarmalar şeklinde görülür.

Belirtiler, soğuğa maruz kalan kısımlar ısıtıldığında daha da ağırlaşır. Soğuk bir nesnenin tutulması elde kabarma ve şişmelere yol açarken, çok soğuk bir şeyin yenmesi ise dudakların şişmesine neden olur, çok nadiren dil ve boğaz da etkilenebilir. Soğuk suda yüzerken olduğu gibi vücudun büyük kısmının soğuğa maruz kalması durumunda tansiyon düşüklüğü, bayılma ve ölüme kadar gidebilen yaygın reaksiyonlar da gelişebilir.

ÖMÜR BOYU SÜREBiLiR

Soğuk ürtikeri, daha çok 15-30 yaş arasındaki gençlerde görülen bir rahatsızlıktır. Genellikle 5-10 yıl sürdükten sonra kendiliğinden geçer, ancak bazı kişilerde ömür boyu da devam edebilir. Hastaların yüzde 90'ında soğuk ürtikerinin nedeni belli değildir. Yüzde 10 hastada ise neden kanda bulunan kriyoglobülin ismi verilen ve soğukta çökelme gösteren proteinlerdir. Bu proteinler, bazı enfeksiyonlar, romatizmal hastalıklar ile bazı lösemi ve lenfomalarda da ortaya çıkabilir. Soğuk ürtikerinin sağlam insanlara kan nakli ile geçebileceği de ileri sürülmüştür.

AİLESEL SOĞUK ÜRTİKERİ

Soğuk ürtikerinin çok ender olarak bazı ailelerde görülen bir formu da vardır. Buna ailesel soğuk ürtikeri ismi verilir. Bu hastalık çok küçük yaşlarda belirti verir ve tüm ömür boyu devam eder. Ürtiker bunlarda soğuğa maruz kalındıktan hemen sonra değil, 1-5 saat geçtikten sonra gelişir.

 Oluşan kabarıklıklar da kaşıntılı olmaktan çok ağrı ve yamaya yol açar. Bir atak genellikle 1-2 gün sürer ve çoğu zaman ateş, titreme, eklem ağrıları, baş dönmesi, baş ağrısı, bulantı gibi şikayetlerle birliktedir.

YÜZÜ KAŞKOL İLE KAPATIN

Soğuk ürtikerinin kesin bir tedavisi yoktur. Bu kişilerin ani ısı değişikliklerine karşı çok dikkatli olmaları gerekir. Soğuk havada yüz bir kaşkol ile kapatılmalı, eldiven giyilmelidir. Ayağa yün çorap ve bot ya da çizme giyilmelidir. Bu kişiler soğuk havada efor yapmaktan, özellikle de soğuk suya girmekten kaçınmalıdır. Duyarlı kişilerin soğuğa maruz kalacakları zaman önceden antihistaminik ilaç almaları gerekir. Çok duyarlı olan hastaların iklimi daha sıcak olan yerlere taşınmaları önerilir.

TANI İÇİN BUZ- KÜP TESTİ YAPILIR

Soğuğa maruz kalan kişilerde tipik klinik bulgularla tanı koymak çok kolaydır, ama bazen soğuk ürtikeri su ürtikeri ile karıştırılabilir. Su ürtikeri, suyla temas edilen yerlerde kabarmalar olmasıdır. Burada suyun soğuk veya sıcak olmasının bir önemi yoktur. Kesin tanı için buz-küp testi ile uygulanır. Bir buz küpü veya 0-4 derece soğukluğundaki cisim deriye 4-5 dakika süreyle temas ettirilir. Derinin daha sonra ısıtılmasını takiben o kısmın kızarıp şişmesi ile tanı kesinleştirilmiş olur.

PROF. DR. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA / Bugün



Bu haber 800 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,563 µs