Kafalar karıştı:Türkiye neye hazırlanıyor?

4 Ocak 2009 23:12 tsi
Erdoğan ile Gül bugün acil bir toplantı yapacak. Toplantıda İsrail’in Gazze’ye saldırıları ele alınacak. CHP Genelbaşkan yardımcısı Öymen “Meclis’e gelin, her türlü desteğe hazırız” diyor. Ankara’dan kaynaklar iyibilgi&

Türkiye harekete geçmeseydi kanlı operasyonun can sıkan kara harekatı başlamadan herhalde dünya izlemeye, bir süre daha vurdumduymazlığa devam edecekti. Ama Ankara diğerlerini beklemedi. Başbakan Erdoğan Suriye, Ürdün ve Mısır’dan sonra Suudi Arabistan’a giderek bölgeyi yokladı ve Türkiye’nin iki aşamalı planını sundu.

Daha sonra Erdoğan’ı başta Fransa Devlet Başkanı Sarkozy olmak üzere AB izliyor. Sonra BM ve daha sonra üst düzey diplomatını bölgeye gönderen Rusya…

İsrail’in bölgede güvenebileceği tek ülke Türkiye, hava saldırıları başladığından beri uyarısını yapıyor. Önce Başbakan Erdoğan’ın “bize de saygısızlık” şeklindeki sözleriyle başlayan İsrail’e uyarılar, MGK açıklamasıyla “derhal ateşkes” şeklinde devam etti. Yani bu hükümetin değil, devletin tavrıydı. Ardından Ortadoğu’da diplomasiye kapı aralamaya çalışan ve batı basınının “en güvenilir arabulucu” dediği Türkiye kara operasyonu başlayınca artık daha sert tonda konuşmaya başladı.

Kara operasyonu tansiyonu yükseltti

Dışişleri bakanlığı Pazar günü yaptığı “yüksek tonlu” açıklamasında operasyonu kınadıklarını açıkça belirtti. Türkiye’nin BM Güvenlik Konseyi olağanüstü toplantısına katılan büyükelçi Baki İlkin, ABD’nin konsey açıklamasına şerh koyarak engellemesini BM çatısı altında yine aynı tonda açıklamalarla eleştirdi.

Kara operasyonuyla sivil kayıpların daha da artacağından endişe eden Başbakan Erdoğan tüm dünyaya seslenerek “Gürcistan’da olay patlak verdiğinde hepiniz ayağa kalktınız, ama şimdi susuyorsunuz” diyerek liderleri eleştirdi. Pazar günü bir kongrede yaptığı konuşmada “Türkiye öfkeyle kalkmayacak, akıllıca davranacak” diyerek bazı imalarda bulundu.

Erdoğan neyi ima etti? Diplomatik adımların sivil kayıpları engellemediğini, ya da şöyle diyelim, uluslar arası kamuoyu ile birlikte atılacak adımlar için daha fazla sivil kayıp yaşanmasının beklenmeyeceğini mi?

Muhalefet: Getirin konuşalım

“Kulislerde Erdoğan’ın kafasında ne var” soruları dolaşırken bir haber daha geldi: Başbakan Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Gül pazartesi günü Gazze’yi masaya yatırmak için acil toplanıyorlar… Abdullah Gül Çankaya’ya çıktıktan sonra Erdoğan ile Gül’ün rutin görüşmelerin dışında bir araya geldikleri, ya da acil toplantı yaptıkları pek görüldük bir şey değil. En son acil toplantılarını AK Parti ile ilgili kapatma davasının karar duruşmasından önce yapmışlardı. Tüm bunlar “Ankara’da neler oluyor” sorularına yol açarken son açıklama CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen’den geldi: Gazze’yle ilgili atılacak adım varsa Meclis’e getirin. Desteklemeye hazırız.

Sert açıklamaların, acil toplantıların ve muhalefetten çağrıların ard arda gelmesi şimdi Ankara’da neler oluyor sorusunun daha güçlü sorulmasına neden oluyor. Ankara’da görüştüğümüz bir kaynak “Türkiye Gazze’ye duyarsız kalabilir mi” sorusunu soruyor. Tıpkı bir Suudi gazetecinin sorduğu “neden bu kadar çok ilgileniyorsunuz” sorusuna Başbakan Erdoğan’ın verdiği “tarihe bak anlarsın” şeklindeki yanıtın işaret ettiği gibi…

Şimdi Ankara’da bir senaryo konuşuluyor. Senaryo şu: Türkiye Gazze’deki drama daha fazla seyirci kalmayacak. Sadece hükümet değil, toplum ve devlet akan kanın bir an önce durmasını istiyor. Bunun için de sessizliğini koruyan ya da cılız eleştiriden öteye bir şey yapmayan uluslar arası kamuoyunu beklemeyi düşünmüyor. Ankara’da “Gazze’ye insani yardım gemileri yola çıkabilir” senaryosu dilleniyor. Sözkonusu savaş gemilerinin hedefinin ise Gazzelilere insani yardım götürmek ve yaralı Gazzelileri Türkiye’ye tedavi için getirmek olacağı ileri sürülüyor. “İsrail’in ambargoyu delecek bu adıma ses çıkarıp çıkarmayacağı gemiler Gazze’ye yanaşırken belli olur” deniyor.

iyibilgi.com

Bu haber 2,501 defa okundu.