En Sıcak Konular

"Kıbrıs'ın öne sürülmesi AB'nin ayıbı"

0 0 0000 00:00 tsi
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, AB'nin, 8 başlığın askıdan indirilebilmesi ve açılan başlıkların da kapatılabilmesi için Kıbrıs'ı,  Türkiye'nin önüne engel olarak koymasını  "insafsızlık” olarak niteledi.

Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı (TESEV) tarafından, Kıbrıs-Türkiye-AB ilişkilerinde son durumu değerlendirmek amacıyla düzenlenen toplantıda konuşan Talat, kendisinden önce konuşanların iyimser görüşlerini dinlediğini, kendi kötümserliğinden kimsenin moralini bozmamasını istedi.

Ne Türkiye'nin, ne de Kıbrıslı Türklerin AB yönelimine bir eleştirisi olacağını ifade eden Talat, inancının, Kıbrıslı Türklerin ve Türkiye'nin mutlaka AB projesinde ilerlemesi ve bu projeyi tamamlaması olduğunu söyledi.

Talat, ancak AB'de işlerin iyi gittiği inancında olmadığını, Kıbrıs Rum tarafının ne yazık ki önünün açılarak, biraz da iteklenerek AB'ye sokulduktan sonra yavaş yavaş politikasını AB'ye yerleştirip, AB politikası haline getirme yolunda ilerlediğini kaydetti.

Bugün gelinen noktada bunun sonuçlarını görmeye başladıklarını dile getiren Talat, 26 Nisan 2004'te Genel İşler Konseyi'nin Kıbrıslı Türklere ekonomik izolasyonu kaldırma kararı verdiğini, referandumun arkasından oluşan iyimser hava ile böyle bir kararın çıktığını söyledi.

Talat, Güney Kıbrıs'ın 1 Mayıs 2004'te AB'ye üye olduktan sonra yavaş yavaş politikalarını öne çıkarmaya başladığını kaydetti.

Mali yardım ve doğrudan ticaret tüzüğü hazırlandığını, AB'nin önce bunları bir paket halinde savunduğunu, ancak daha sonra Rumların karşı çıkması üzerine bunların ayrıldığını anlatan Talat, bu kararın geçtiğini, ancak AB'nin doğrudan ticaretle ilgili bir şey yapamadığını ifade etti.

Talat, sonraki süreçte Rum tarafının bütün gücüyle “AB'nin gereklilikleri” de diyerek, Türkiye'nin AB süreci önüne kendi taleplerini bir ön koşul olarak getirmek için çalıştığını ve izolasyonlarla limanların ilişkilendirildiğini, Finlandiya'nın öneri yaptığını hatırlattı.

“BANA GÖRE AB, TESLİM BAYRAĞINI ÇEKTİ”

Talat, şunları söyledi:

“Bana göre AB, teslim bayrağını çekti. Rum tarafının taleplerini Türkiye'nin AB sürecinin ön koşulu yaptı. Rum tarafı 2004'ten beri gece gündüz limanların açılmasını gündem maddesi yaptı. Limanların açılmasını Türkiye'nin AB sürecinde boynuna asmak için aynı şeyi Kıbrıs'ın AB üyeliği için de yaptı. Bu konuda bizim hatalarımız oldu mu? Belki de oldu, bilmiyorum. Gelecekte göreceğiz hatalarımızı.”

Talat, Genel İşler Konseyi'nin aldığı kararın Türkiye'nin AB'ye adaylığı ve müzakereleri sürdürebilmesi açısından kötümser olmadığını vurgulayarak şöyle devam etti:

“Ancak olaya siyasi boyutuyla baktığım zaman oldukça rahatsız oldum. İsyan ediyorum. Nüfusu 700 bin olan, Anayasası'nın 3'te 2'si askıda olan, siyasi olarak eşit olan diğer toplumunu bütün haklarından mahrum eden bir defolu devlet veya yarım devlet, taleplerini Türkiye'nin AB sürecinin ön koşulu yaptı.

Kararda 8 başlığın askıdan indirilebilmesi, görüşülebilmesi ve açılmış olan başlıkların da kapatılabilmesi için Kıbrıs Cumhuriyeti bağlamında Türkiye'nin yükümlülüklerini yerine getirmesi koşulu getiriliyor. Bu ayıptır, insafsızlıktır. Türkiye'nin ilerlemesinin her şeyi, Kıbrıs Cumhuriyeti'nin taleplerini yerine getirmesine bağlıdır. Kıbrıs Cumhuriyeti'nin talepleri de bana göre yasal olarak da haklı olmayan bir konu. Türkiye'nin limanlarının, hava alanlarının, hava sahasının açılması isteniyor. Hava sahasının ne ilgisi var? Malların serbest dolaşımıyla ne ilgisi var? Onu da bilmiyorum. Sadece bununla da kalınmıyor. Türkiye'ye bir de ceza veriliyor. Açılmış olan başlık ne zaman kapatılıyor? Kriterler yerine getirildiği zaman. 'Hayır' diyor Konsey, 'uyum sağlansa da her şey yerine getirilse de Rumların talepleri yerine gelmediği sürece başlıkları kapatmayın.' Bu ceza değil ne? Bu bir cezadır. Bu noktada çok öfkelenmeyelim diye ağzımıza bir parmak da bal çaldılar. İzolasyon da demediler. Bunun yerine, özel ticaret yapılabilecek bir düzenleme diyerek, bize de bir parmak bal çaldılar.”

Talat, mali yardım tüzüğünü kuşa çeviren Konseyin, doğrudan ticaret tüzüğünü ne yapacağını merak ettiğini, bu tüzüğün uygulanabileceğinden emin olmadığını söyledi.

Hurriyet



Bu haber 348 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,316 µs