cin ne düşünüyor? | " /> cin ne düşünüyor? | "/>

En Sıcak Konular

Lambanın içindeki cin ne düşünüyor?

24 Aralık 2008 12:30 tsi
Lambanın içindeki cin ne düşünüyor? Gündemden açılım sözü düşmek bilmiyor. Burada basit bir tavır değişikliğinden daha fazlası söz konusu. Bürokratik elit sistem düzeyinde bir şeyler mi planlıyor?

Emre Aköz / Sabah

Obama 1915'i tanırsa devlet nasıl direnecek?

Siyaset bilimci Fatmagül Berktay, CHP 'nin " çarşaf açılımı " hakkında Neşe Düzel'e şöyle diyordu: "Bence Baykal bu açılımı orduya rağmen yapmadı. Bazı yorumcuların dediği gibi CHP'nin çarşaf 'açılımı' ordunun da bir adımı olabilir. (...) Kapalı kapılar ardında devletin kırmızı kitabı
değişiyor muhtemelen." ( Taraf, 22 Aralık )
Burada benzeri bir tespitte bulunmuştuk: "CHP yönetimi, bürokratik elitten olumlu bir sinyal almadan bu işe ciddi biçimde sarılamaz. Olayın seçim manevrası olup olmadığını anlamak için bürokratik elitin asıl çekirdeği olan askeriyeye bakmak gerekir." ( 27 Kasım ) Eğer CHP yönetimi tesettür konusunda " kararlı " ise yani yerel seçimlerden sonra da açılımı sürdürecekse " siyasi uzantısı olduğu " bürokratik elitten teşvik primi almış demektir.

Peki, böyle bir tavır değişikliği (tabii gerçekleşirse) niye yapılır?
Bana öyle geliyor ki devlet, Obama dönemini göğüslemek için hazırlık yapıyor.

Senatör Obama geçen ocak ayında, eğer ABD Başkanı seçilirse, Ermeni soykırımını tanıyacağını söylemişti. Tabii Başkanın gerçek fikri ne olursa olsun, ABD bürokrasisi, Ankara 'nın bu konudaki hassaslığını anlatarak Beyaz Saray 'ı ikna ediyor. Başkanın metin yazarları da 24 Nisanlarda "soykırım" yerine uygun bir kelime bulmak için epey kafa patlatıyor. Peki, bu kez durum farklı olabilir mi? Uyarılara rağmen Başkan 1915 için "soykırım" derse ya da 24 Nisan yaklaşırken diyeceğinin sinyalini verirse ne olur?

" Özür diliyorum " kampanyasının da gösterdiği gibi, bu konudan rahatsızlık duyan geniş bir çevre var Türkiye'de. Adeta bir sosyal alerji gibi: Diğer birçok konuda " yumuşak, nazik, hak bilir, adaletli, diyaloga açık, insancıl, sakin " olan kişiler, 1915'i duyar duymaz tuhaflaşıyor. Mesela İslami kesimden olup yukarıdaki özelliklere sahip birçok insan aniden milliyetçi, devletçi bir söyleme geçiveriyor. (Riyakârlıkla değil, gayet samimi bir şekilde, gönülden yapıyorlar bunu.)
Diğer zamanlarda mesela üniversitede türban konusunda devletle didişenler, 1915 tartışmalarıyla birlikte bürokrasiyle kol kola giriyor.

Bizim devlet de İslami kesim içinde böyle bir milliyetçi damar bulunduğunu gayet iyi biliyor.
Zaten bunun hazırlığı daha önce Çanakkale Zaferi furyası ile yapılmıştı. Biliyorsunuz Çanakkale de, Tehcir de 1915'in olaylarıdır. Cumhuriyet açısından çok daha önemli bir olay olan Kurtuluş Savaşı dahi, beş yıldır öne çıkarılan Çanakkale'nin yanında sönük kaldı. Çanakkale Savaşı, ulusalcısından İslamcısına, çok farklı, hatta çatışan siyasi kesimlerin ortak simgesi haline geldi.

İşi o hale vardırdılar ki " Beyaz bir bulut İngiliz birliğini alıp götürdü " gibi hurafeler dahi uydurdular.
Çarşaf açılımının Kürt meselesiyle de ilgisi olabilir mi? Bunu da düşünmek gerekir.
Ancak şurası kesin : Açılım bürokratik elitten gelen sinyalle yapılıyorsa, mutlaka işin içinde bir cinlik vardır. Türban yasasını bahane ederek AKP 'yi kapamaya çalışanlar ile yasayı Anayasa Mahkemesi 'ne götürenler böyle bir açılım yapıyorsa, " eniştem beni niye öptü " diye sormak gerekir.



Bu haber 656 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,870 µs