Dündar Gökçek'ten böyle dert yandı!

18 Aralık 2008 13:58 tsi
Dün geceki zorlu tartışmanın yöneticisi Uğur Dündar, Gökçek'ten dert yandı ve şöyle ekledi: Bir daha asla Melih Bey'in olduğu bir tartışmayı yönetmem...

NTV'de gazeteci Ruşen Çakır ile Mirgün Cabas'ın sunduğu 'Yazı İşleri' programına katılan usta gazeteci Uğur Dündar o geceyi anlattı. Konuşmasına bir önceki tartışma programı hatırlatarak başlayan  Dündar, özellikle AK Partili Mir Dengir Mehmet Fırat'ın nezaketinden ötürü kendisine teşekkür ederek sözü Melih Gökçek'in tutumuna getirdi.

İşte Dündar'ın konuşmalarının ana başlıklarıyla tüm ayrıntıları:

EN FAZLA GÖKÇEK KONUŞTU

Ben görevimi gerçekten de dürüstlük ve tarafsızlık içinde yaptığıma inanıyorum. Eğer futbolda topun hangi takım tarafından daha çok kullanıldığını gösteren sayaçlar vardır. Burada kimin daha fazla konuştuğunu gösteren sayaç konsaydı sanırım Melih Bey yüzde 80 gözükürdü.

Bu programın ilgiyle seyredileceği ortadaydı. Gökçek'in detaylı hazırlık yapmasını doğal karşılıyorum. Sayın Gökçek başarılı bir performans sergileyerek tartışmaya başladı. Ancak sonra birdenbire tartışmanın insicamı dağıldı. Sayın Gökçek sabırla savunma anlayışına girmiş olsaydı bence daha başarılı bir sonuç elde edebilirdi.

HESAPSIZ-KİTAPSIZ DAVRANDI

Televizyonda çok haklı bile olsanız karşı tarafı konuşturmazsanız, karşı tarafı sürekli olarak rencide eden sözlerle saldırırsanız yüzde yüz haklı bile olsanız seyircinin vicdanı ve psikolojisi saldırılan tarafı korumaya yöneliyor. Bir usta tartışmacı olarak sayın Gökçek bunu hesaplamalıydı. Gökçek dozu inanılmaz derecede arttırdı. Hatta beni bir ara taraflı olmakla suçladı. Ben inanıyorum ki beni psikolojik etki altına almaya çabalıyordu. Ben kendisinden yana tavır alsaydım beni tarafsız olarak niteleyecekti.

Konunun net bir şekilde tartışılmasına müsait bir zemin oluşmadı. Sayın Gökçek daha sakin olabilmiş, Kılıçdaroğlu'nu  dinlemiş ve elindeki belgelerle cevaplamış olsaydı bence çok daha sonuca oluşan bir açık oturum gerçekleştirmiş olurdu.

SON KARARI SEYİRCİ VERECEK

Kimsenin aklında geçenleri okuyabilecek herhangi bir gereç şu ana kadar bulunabilmiş değil. Sayın Gökçek'in hesabını da bilmemiz mümkün değil. Benim amaçladıağım sayın Kılıçdaroğlu'nun sayaç ve elektrik direkleriyle iddialarının Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin bu alandaki uygulamalarıyla ilgili netleşmesiydi. Biz tabi ki yargı merci değiliz. Ben şu haklıydı bu haksızdı diyecek konumda değilim. Bunu seyirci mutlaka kendi vicdanında ve aklında oluşturmuştur.

Bize gelen telefonlara bakarsanız sayın Gökçek'in beni konuşturmaması Kılıçdaroğlu'nu susturup konuya başka yerlere çekmesi seyircide büyük tepki oluşturmuş. Seyircilerden bana gelen telefonlarda sabrıma hayranlıklarını belirttiler.

GÖKÇEK KİMSEYİ BULAMAZ!

Önce sayın Gökçek söyledi. Ben şöyle söyleyebilirim. Ben orada ev sahibiyim. Eğer sayın Gökçek bu üslubuyla bir tartışmacı ararsa bence hiçbir kimseyi bulamaz. Bu üslubunu sürdürürse karşısında bu mesleğin ilkelerini sıkı sıkaya bağlı herhangi bir tartışma yöneticisi de bulamaz. Sayın Gökçek'in üslubunu değiştirmesi siyasi etiğin uygun gördüğü daha nazik olması gerekir. Bu onun siyasi geleceği açısından daha uygun olur diye düşünüyorum.

BUNDAN SONRA YÖNETMEM

Ben bundan sonra Melih Gökçek'in olduğu bir tartışmayı yönetmemeye kesinlikle kararlıyım. Açık oturumun yüzde sekseninde konuşan ve rakibini konuşturmayan sayın Gökçek'i gördüm. Sayın Gökçek'in haklı olduğu tarafların olduğunu da belirtmek isterim. Ama daha sonra öylesine bir agresif tutum sergiledi ki seyirci vicdanında haklı olabileceği yerde bu tutumuyla pek olumlu izlenim bırakmadığı kanısındayım.

ENSEME SİLAH DAYASALAR!

Keşke ülke meseleleri, sayın genel başkanları tarafından siyasi etiğin gerekli kıldığı üslupla konuşulabilse. Bundan hem demokrasimiz hem de medyamız kazanır. Ben açıkoturumdan sonra onu da sizlerle paylaşayım. Sayın Gökçek benim taraflı bir tutum sergileyince kendisini aradım. Kendilerine teşekkür ettim ve dedim 'Sayın Gökçek benim enseme birisi silah dayasa tarafsızlığımı kaybetmem. Benim yapım bu istesem de taraflı olamam. Siz herhalde şöyle düşündünüz, benim yanımda olmadığı için Uğur Dündar taraflı diye bir değerlendirmede bulundunuz. Diyelim ki ben taraflı oldum ama siz agresif yaklaşımlarınızla ona bile izin vermediniz. Ben bu tür tartışmalarda sinirleri çekilmiş bir et gibi hissediyorum kendimi. O anda enseme silah dayasalar ben tarafsızlığımı yitirmem.

hurhaber

Bu haber 679 defa okundu.