Ergenekon: Ankara’da mahkeme yok mu?

17 Aralık 2008 16:07 tsi
Yargıtay’ın Ergenekon ve Danıştay davasını birleştirme kararı, sanırız yeni bir tartışma başlatacak. Ergenekon Davası’nın Ankara’da görülmesi ihtimalinden sanki bir rahatsızlık var gibi! Nedendir bilinmez?

Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin yeni kararı, Danıştay saldırısı davası ile Ergenekon Davası’nın birleştirilmesini istiyor. Bu elbette her iki davanın sürecini etkileyecek bir gelişme.

Önce meseleyi bir anlayalım...

Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Danıştay saldırısı ve Cumhuriyet gazetesine atılan bombalarla ilgili Alparslan Arslan ve 7 sanık hakkında verdiği kararı oybirliği ile bozdu. Daire, bozma kararında Danıştay davasının İstanbul’daki Ergenekon davasıyla birleşmesinin zorunlu olduğuna da hükmetti.

Konu bu. Peki şimdi ne olacak? Bozma kararının ardından Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin önünde iki seçenek bulunuyor.

Mahkeme, eski kararında direnip bozma kararına uymayabilir. Böyle yaparsa dosya, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’na gider ve son kararı Yargıtay Ceza Genel kurulu verir.

Veya mahkeme, bozma kararına uyar.  Bu durumda da Danıştay saldırısının ve Ergenekon sanıklarına isnat edilen suçlardan darbe girişiminin yerinin Ankara olması nedeniyle, iki dava Ankara’da birleştirilebilir.

Tabii tersi de mümkün. Yani mahkeme, Danıştay dosyasının İstanbul’a gönderilmesine de hükmedebilir.

Ankara’nın eksiği ne?

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi kararında direnmezse, davaya hangi mahkemenin bakacağı sorusu gündeme gelecek. Genel prensip, davaların ilk davada yani Ankara’daki Danıştay davasında birleştirilmesi şeklinde.

Ancak ilk davanın daha kapsamlı olma şartı gerçekleşmediğinden dava İstanbul’da görülen Ergenekon davası ile de birleştirilebilir.

Danıştay davasında sanık olan Yıldırım, Ergenekon davasında gizli tanık olarak biliniyor. İki dava birleştiğinde Osman Yıldırım, davada hem sanık hem itirafçı durumuna düşecek. Bu durumda Yıldırım, Danıştay davasında etkin pişmanlıktan yararlanarak, 79 yıl hapis cezasından 20 yıl ceza ile kurtulma şansı bulabilecek.

İşin hukuki yönü ile ilgili genel detaylar bunlar. Peki Ankara meselesi ne? Kimi köşe yazarlarına ve aydınlara göre, davanın Ankara’ya alınması Ergenekon Davası’nı sulandırabilir.

Esasen bu yöndeki dedikodu ve spekülasyonlar davanın ilk aşamalarında da duyulmuş, hatta bazı sanıklar davanın neden Ankara’da görülmediği-zira hükümete karşı bir eylem iddia ediliyor-konusunu gündeme taşımıştı.

Bozma ve birleştirme kararının daha bu ilk gününde, basında da bu yönde yazılar kaleme alınmaya başlandı.

Bugün Gazetesi’ndeki köşesinde Adem Yavuz Arslan şöyle yazıyor; “Yıllarca sürecek hukuki bir tartışma başlayabilir. Davayı Ankara'ya taşımak da mümkün. İddianame aşamasından başlayarak sürekli sulandırılmış, savunma aşamasında hafife alınmış, rotasından sapmış bir davanın yeri de değiştirilerek özünden koparmak mümkün.”

Bu konuda internet ortamında da sayısız spekülasyon, iddia ve yoruma rastlamak da olası. Fakat asıl mesele şu ki, Ankara’ya taşınması halinde dava nasıl özünden kopacak veya sulandırılacak?

İşte bu konuda “net” ve “açık” bir bilgi sunmuyor bu iddiaları dillendirenler. Neticede kararı yine hukuk verecek.

Bu haber 620 defa okundu.