Yalçın Akdoğan, AKP milletvekili. Siyasal danışman olarak Başbakan Erdoğan'ın yakın çevresinde yer alan az sayıda kurmaydan biri. AKP'nin Türkiye ve dünyaya bakışını, belki daha doğru deyişle ideolojisini anlatan Muhafazakar Demokrasi adını taşıyan bir de kitabı var.
Kendisine soruluyor:
"AKP statükoya, yani kurulu düzene teslim mi oldu?"
Akdoğan'ın yanıtı şöyle:
"Türkiye'de Ak Parti'yle tarihi reformlar gerçekleştirildi; sessiz bir devrim yaşanıyor. Statükoya teslim olan hiçbir parti, ne değişim yapabilmiş, ne de halkın desteğini sürdürebilmiştir. Ancak, devletin bazı hassasiyetleriyle çatışmaya giren hiçbir hareket de, ne tutunabilmiş, ne de huzur kaygısına kapılan halkın desteğini koruyabilmiştir.
Siyasette meşruiyet uluslararası çevrelerin desteğinden, halkın, medyanın, sermayenin, sivil toplumun desteğine kadar bir dizi mecranın desteğiyle oluşabiliyor. Bunun içinde anayasal ve yasal düzenle, sistemin kurumlarıyla kavgalı olmamak da önemli bir etkiye sahip.
İp cambazı gibi, hem ipte kalıp hem yürümek, hem de hedefe ulaşıp seyircilerin alkışını almak gerekiyor. Ve değişim için mücadeleyi bıraktığın anda da ayakta kalmak söz konusu olmuyor." (Yeni Şafak, 13.11.06, Mehmet Gündem'in röportajı)
İlginç değerlendirmeler.
Doğrudur, düzene teslim bayrağını çeken parti değişim yapamaz.
Akdoğan'ın işaret ettiği bir nokta daha var. "Devletin bazı hassasiyetleriyle çatışmaya giren" bir partinin tutunamadığını, halkın desteğini kaybettiğini söylüyor.
Birşeyi daha vurguluyor:
Parti olarak sistemin kurumlarıyla kavgalı olmaktan kaçınmak...
Bu iki nokta da önemli.
Türkiye'de seçim sandığından çıkıp hükümet olan partiler ve liderlerinin bu iki noktaya özen gösterdikleri bilinir. Askerle, yargıyla, üniversiteyle, genel olarak devlet bürokrasisiyle ilişkilerini dikkatli götürmeye, iktidara gelirken kendi kendilerine söz verdikleri de söylenebilir.
Bir başka deyişle:
Devleti doğrudan karşılarına almak istemezler! Çünkü 'devlet' güçlüdür bu ülkede. Seçilmişlerden, halkın oyuyla oluşan hükümetlerden daha güçlüdür devlet. Böyle olduğu için de, Türkiye öteden beri demokrasiyi yerli yerine oturtmakta, bazı temel sorunları çözmekte zorlanmıştır.
Evet, kavga doğru değil.
Evet, hükümet olanların 'devletin bazı hassasiyetleri'ni elbette göz önünde tutmaları lazım.
Ama bunu yaparken, pusula şaşarsa devlete teslim olmak da vardır. Devlet karşısında teslimiyet bayrağını çekmek, yani değişim alanında havlu atmak da gündeme gelebilir.
Bunun çok örneği vardır.
Kısacası:
İnce bir çizgi geçiyor ikisinin arasından. Hem devletin hassasiyetlerine dikkat etmek, hem devletle kavgalı olmamak, hem de değişim yapmak!
Zor zanaat!
Özellikle Türkiye'de...
Doğrudur, AKP hükümeti son dört yılda önemli reformlar yaptı. Ama sonra da bazı alanlarda yavaşladı, hatta yer yer geriledi.
Aklıma takılıyor.
Devletin hassasiyetleri derken, sistemin kurumlarıyla kavgalı olmaktan kaçınmak derken, örneğin Çankaya bunların neresinde kalıyor?
Daha açık sormak gerekirse:
Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı, 'devlet hassasiyetleri'nin neresine düşer? Böyle bir seçim, 'sistemin kurumlarıyla kavga'ya yol açar mı?
Ne dersiniz?..
Türkiye kolay değil. İpte cambazlığın da sınırları var bu ülkede.
Dozu ayarlamak ustalık işi.
Nerede bir adım ileri, nerede bir adım geri atılacağını iyi kestirmek şart.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle