En Sıcak Konular

Nuh Gönültaş


Nuh Gönültaş
0 0 0000

Siyasetin geleceğini 2007 Mayıs Cumhurbaşkanı seçimi belirleyecek!



Çok ilginç! Türkiye’de atmosfer ısınıyor. Kimilerine göre yeni bir 28 Şubat sürecine girildi bile.

Bunun en önemli sebebi elbette 2007 Mayıs’ında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri. Bu sebeple geçen yaz ortaya çıkan siyasi oluşum arayışları değişik şekiller alarak önümüzdeki günlerde de sürecektir. Türkiye’de yaşanan bütün ekonomik ve siyasi krizlerin tamamının planlı, projeli ve güdümlü olduğunu söylersek yanlış söylemiş olmayız. 2001 krizinde Türkiye’nin önüne Kemal Derviş ve İsmail Cem önderliğinde bir siyasi oluşum konulmuştu. Tutmadı. Bu yıl içinde denenen güdümlü siyasi oluşum da tutmadı.

Yeni siyasi oluşum arayışlarının en önemli hedefi elbette 2007 Mayıs’ında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimidir. Cumhurbaşkanlığı koltuğunu kaptırmak istemiyorlar. O yüzden bütün imkânlarını seferber ederek bu koltuğa kendi istedikleri birini getirmek istiyorlar. Ama bu defa öyle görünüyor ki, hiçbir komplo gerçekleşemeyecek. Dikkat ediniz. Geçtiğimiz aylarda sıkça dile getirilmeye başlanan erken seçim istekleri de şimdilik durmuş görünüyor.

Şimdi... 2007 Mayıs’ında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimine kadar geçecek sürede hem dış güçler hem de dış aktörlerin içerideki maşaları katı sistemin savunucuları, elbirliği ile siyaseti ve idareyi germeye ve halkı sindirmeye çalışacaklar. Bunların ilk işaretleri alındı bile. Cumhurbaşkanı Sezer’in günleri sayılı. Günleri azaldıkça ilginç beyanatlar veriyor. Cumhurbaşkanı Sezer’in İslamiyet, bazı okullar ve Kur’an kursları ile ilgili açıklamalarının Papa’nın açıklamalarından sonra gelmesi asla tesadüf olamaz! Cumhurbaşkanının bu konudaki sözleri Papa’nınki kadar yaralayıcıydı. Halkı Hristiyan olan Fransa’nın Devlet Başkanı bile sözlerinden ötürü Papa’yı uyarırken, bizim cumhurbaşkanımızın sözleri oldukça yaralayıcı oldu.

Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra Türkiye, yeni bir seçimin, milletvekili seçimlerinin sath-ı mailine girecek. Yani havanın soğumasına müsaade edilmeyecek. Hareket sürecek. Bu durumda; 2002 Kasım seçimlerinde barajı aşmış olanlar en azında yerlerini muhafaza etmek isteyecek, barajın altındakiler de üste çıkmak için büyük çaba harcayacak. 2007 Kasım’ında yapılacak genel seçimler AK Parti’yi yeniden iktidara getirecek gibi. Ama; AK Parti’nin grubu yenilecek, bugün milletvekili olanların çoğu yerini yeni kişilere bırakmak zorunda kalacak. Bununla birlikte AK Parti de büyük değişime uğrayacak,. İktidar olmak beraberinde bir yıpranma getiriyor.

Oyları azalsa da yeniden iktidara gelecek AK Parti ülkenin dönüşümü ve AB’ye giriş sürecinden dolayı ciddi yaralar alacak. Ve seçimden iki yıl sonra kadar iktidarı bırakmak zorunda kalacak... Eğer Tayyip Bey Köşk’e çıkarsa büyük hata edecektir. Çünkü bu durum onun partisini dağılma durumuna getirir. Diğer yandan köşke çıktığında partisini Abdullah Gül’e bırakacağını düşünenler yanılacak. Çünkü başbakanlığı Abdullah Gül’e vermeyecek Tayyip Bey. Başbakanlık Mehmet Ali Şahin’e verilebilir mesela. Bir tür yeni Akbulut formülü... 2007 Kasım seçimi lidere dayalı lider karizmasına dayalı siyasi parti dönemini kapayacaktır. Lider parti dönemi hızla kapanırken, ciddi, güdümsüz kurumsal partiler ve siyasi kadrolar ön plana çıkacak!



Bu yazı 977 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 8 Temmuz 2012 Delikli demir ile mertlik arasındaki ilişki...
    • 5 Temmuz 2012 İki arada bir derede ölüm!
    • 28 Haziran 2012 Dessas-ı ehli dünyanın hafiyeleri veya satılık kalemler...
    • 26 Haziran 2012 Kılavuzu NATO olanın...
    • 17 Haziran 2012 Davet ile davete icabet...
    • 5 Haziran 2012 AK Parti celladına gülümserken...
    • 31 Mayıs 2012 Kürtaj emanete ihanettir!
    • 13 Mayıs 2012 28 Şubat dalgaları ve hükümetin kıyıları...
    • 26 Nisan 2012 CHP'nin tarihi en yumuşak yeri...
    • 24 Nisan 2012 Vatana ihanetin yasal dayanağı olur mu?
    • 19 Nisan 2012 Peki, AK Parti iktidarı bin yıl sürecek mi?
    • 17 Nisan 2012 Çevik Bir nefreti, Tayyip Erdoğan sevgisi...
    • 14 Nisan 2012 Adaletin rövanşı...
    • 8 Nisan 2012 İçimizdeki darbeciler yüzünden...
    • 29 Mart 2012 Gazete kapatmak çağ dışı bir çözümdür...
    • 22 Mart 2012 Talimatla akreditasyon olur fakat demokrasi olmaz...
    • 13 Mart 2012 Liderlik cesareti...
    • 8 Mart 2012 Stratfor ve WikiLeaks gazeteciliği!
    • 1 Mart 2012 Bu ülkede 28 Şubatlar bitmez!
    • 26 Şubat 2012 15 yıl sonra yeniden ''şubat soğuğu!''

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,290 µs