Bilgiden önce edinilmiş kanaat, ihtiyaç duyduğu bilgiyi de bulur. Sanırsınız ki Papa bütün bir konuşmasını İslama hakaretle geçirmiş. Papa, papadır. İslamı methetmesini beklemiyorduk.
Bizim Hz. İsaya olan saygımız da sevgimiz de onların oğul-tanrısını değil, kendi peygamberimizi muhatap alır. Papayı savunacak değilim. Özür talebi haklı bir taleptir; ama haklı talepler hakkaniyet prensipleri çerçevesinde dile getirilmelidir.
Yıllarca ders verdiği üniversitede Hıristiyanlığın rasyonel akılla ne kadar da uyumlu bir din olduğunu anlatmaya yönelik bir konuşma metni hazırlanmış Papa için. Metni okurken Papa, İslamiyetle alakalı atıflarında maksadı aştığının farkına varmış olsa gerek ki hazırlanmış metinden sapmalar göstermiş. Mesela orijinal metinde olmadığı halde atıfların ilk yazarı Bizans İmparatoru II. Manuel Paleologusun sözlerini ağır ifadeler olarak yorumlamış konuşurken. Konuşma metninde bir de Paleologusun sözlerinden alıntı yapan Adel Theodor Khourynin İbn Hazm ile ilgili değerlendirmeleri üzerine satırlar var. Burada Papa kendi değerlendirmelerini yapıyor ve İbn Hazm ve bazı Hıristiyan teologlarının Tanrıyı aklın sınırlarından azade görmelerini eleştiriyor.
Bu satırların Müslümanları rahatsız etmesi normal, bir özür talebi haklıdır. Ancak metnin İslama atıfta bulunmayan kısımları, Hıristiyan dünyası içinde çok daha ciddi tartışmalar başlatacak cinsten. Belki de Hıristiyanlık tarihinde ilk defa bir papa, Yunan akılcılığını bu kadar methediyor, günümüz Hıristiyanlığının Hz. İsanın vazettiği şekliyle değil de İskenderiyede tanıdığı Yunan felsefesiyle mezcetmiş şekliyle ayakta olduğunu ve bunun ideal Hıristiyanlığı ortaya çıkardığını söylüyor. Tarih boyunca hep dogma üzerinden ayakta kalabilmiş bir dinin en üst düzey ruhani liderinin dogmayı yerin dibine geçirmesi, Tanrının iradesinin sınırlarını insan aklının sınırlarıyla özdeşleştirmesi, iyi kısımları gibi bir yumuşatıcı ifadeyle adeta vahyin önüne yerleştirdiği Yunan akılcılığını baş tacı etmesi geleneksel Hıristiyan teolojisinin kaldırabileceği cinsten şeyler değil.
Yine de İslamiyetle ilgili satırlara dönüp, medyanın meseleyi abarttığı kısımların altını çizelim. Öncelikle Papanın Adel Theodor Khourynin kitabından yaptığı alıntının Bektaşinin namaza yaklaşmayın ayetini delil alması ve ayetin geri kalan kısmı için, Ben hafız mıyım? demesi benzeri bir alıntı olduğunu kaydedelim. Bu açıdan İslam-Hıristiyanlık diyaloğuna değer veren, Almancaya yapılmış en başarılı Kuran meali çevirisinin yazarı olan Khoury çok üzülmüş ve ilk özrü hak etmiş olsa gerektir.
Papanın aslen Hıristiyanlığın iç teolojik tartışması olan Tanrı ve akılcılık mevzuunda 14. yüzyıldan kalma apolojetik bir metne referansta bulunması onun akademik tutarlılığını tartışmaya açar. Gerçi kendisi de bunun farkındadır ve II. Manuelin Müslüman muhatabını ikna etmiş havası veren satırlarını kitabın Manuel tarafından yazılmış olmasına vermektedir. Yine de Papanın Dinde zorlama yoktur. ayetinin, Hazreti Peygamber Aleyhisselamın Mekkedeki zayıflık ve nüfusu azlık dönemlerine denk geldiği, güçlenir güçlenmez tavrını değiştirdiği yönündeki oryantalist pozisyonu benimsemiş olması affedilebilir bir hata değildir.
Geçtiğimiz aylarda diyalog faaliyetlerini eleştiren bir ilahiyatçımızla röportaj yapmış ve Aksiyon Dergisinde yayınlamıştım. Amerika ve Avrupada diyalog faaliyetlerinde Hıristiyanların inisiyatifi Müslümanlara, hususen de Türk Müslümanlara kaptırdıklarını, bu sebeple de mevcut Papanın diyalogdan pek de haz almadığını anlattım. Bu Papayı çok sevdim. dedi bana. Diyalog karşıtlarının sevgili Papası maksadı aşan bir şeyler söylüyor; aynı diyalog karşıtları, sanki Papayı seçenler diyalogcularmış gibi onlara yükleniyorlar. Dikkat buyurun; Papanın bahsettiği ağır sözleri kullanan II. Manuel Paleologus bile karşısında diyalog yapacağı bir Müslüman bulmuştu
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle