HÜKÜMET sonunda Lübnandaki BM Barış Gücüne (UNIFIL) katkıda bulunmaya karar verdi ve Başbakan, iki gün önceki konuşmasında, bu katkının BM Güvenlik Konseyinin 1701 sayılı kararı çerçevesinde olacağını teyit etti. TBMM gelecek hafta bu konudaki tezkereyi müzakere edecek.
Ben daha önceki yazılarımda kuvvet gönderilmesini birçok nedenlerle isabetli bulmadığımı belirtmiştim. BM Güvenlik Konseyinin kapsamlı 1701 sayılı kararının uygulanmasında Lübnan Hükümetini desteklemek görevini yerine getirirken UNIFILin silah kullanmak mecburiyetinde kalmayacağını kimsenin garanti edemeyeceğini, Lübnandaki çeşitli din ve mezhep mensuplarından bazılarının Türk kuvvetlerine sürekli sempatiyle bakacaklarından emin olamayacağımızı, İran ve Suriyenin tahrik edebilecekleri saldırılardan kaygı duymak gerektiğini vurgulamıştım.
BM tarafından hazırlanan "çatışma kuralları"da, UNIFILin silah kullanabileceği çok sayıda durum öngörülüyor. İşin kuşkusuz bir başka boyutu daha var. Türkiyede bir kesim, ABD, İsrailin çıkarlarını gözeterek baskı yaptığı için, Lübnana kuvvet göndermeye hazırlandığımıza inanmış durumda. Bu iddianın hiçbir mesnedi yok ve olamaz; fakat ne yazık ki algılama çok kere gerçekten daha inandırıcı.
***
Daha önceki tecrübeler, uluslararası barış güçlerinin bir çözüm dayatmak için değil, siyasi yollardan esasen sağlanmış bir çözümü korumak veya geçici de olsa istikrarlı bir statükoyu sürdürmek için görevlendirildikleri takdirde başarılı olduklarını göstermektedir. Kıbrıs bu sonuncu şıkka bir örnektir. Adada statüko, Türkiyenin caydırıcı gücü sayesinde korunuyor, BM Barış Gücü de izlemeyle ve arada sırada çıkan anlaşmazlıklarda arabuluculuk yapmakla yetiniyor.
Lübnanda ve oradaki durumu etkileyen çevresinde ise sorunların çözümü veya şiddete başvuruyu önleyecek politik bir düzenleme yönünde hiçbir gelişme yok. Hizbullah hiç değilse bir süre yaralarını sarmak amacıyla tahriklerden kaçınmaya çalışsa bile silahlanmaya devam etmek isteyecek.
Güvenlik Konseyi kararının hükümet dışındaki kuruluşlara silah sevkıyatının engellenmesini öngören hükmünü, çok zayıf olan Lübnan ordusunun tek başına uygulaması mümkün değil. UNIFIL bu alanda görev üstlenirse riskler artmayacak mı? Güneyde ise İsrail, sınırlı da olsa bazı operasyonlara yine girişirse UNIFIL daha önce olduğu gibi ateş altında kalmayacak mı?
***
Ne var ki hükümet, bütün riskleri göze alarak kararını vermiştir ve TBMM büyük olasılıkla bu kararı onaylayacaktır. Artık bu aşamada, kamuoyunu bölecek hareketlerden ve söylemlerden kaçınılmalı ve askerlerimizin çok kuvvetli bir milli destekle görevleri başına gitmelerine herkes yardımcı olmalıdır.
Bundan sonra dikkatimizi, birliğimizin güvenliğini ve başarısını sağlayacak önlemler üzerinde yoğunlaştıralım. Lübnanda UNIFILin komutasını ilk önce Fransa ve gelecek şubattan itibaren ise İtalya üstlenecek. Kuvvetin belkemiğini, AB ülkeleri birlikleri teşkil edecek. Bu nedenle bizim de AB çerçevesi içindeki koordinasyona şu veya bu şekilde dahil olmaya çalışmamız gerekir. Türkiye zaten AB komutası altındaki kuvvetlerle işbirliği alanında deneyime sahiptir.
AB ile Lübnanda ortaklaşa hareket etmemiz, hem operasyonel planlamaya daha fazla katılmamızda hem de AB ile siyasi ilişkilerimizin pekiştirilmesinde etkili olur. İmaj bakımından yalnızca bir Müslüman ülke kimliğiyle değil, ABnin bir partneri olarak Lübnanda UNIFIL bünyesinde barışın tesisine çalıştığımız izleniminin verilmesinde, zannedersem her bakımdan yarar mevcuttur.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle