En Sıcak Konular

Bilal Kemikli



Bilal Kemikli
0 0 0000

Ruhuma Sükünet Veren Şehir



Bayburt’tayım… Yayla ikliminin sıcak insanlarıyla hemhal oluyorum. Letafet, samimiyet ve sadakat! Bu üç kavramın birlikte terkip olduğu insan, Anadolu insanıdır; onu büyük şehirlerin karmaşası içinde fark edemezsin, sakin ve dingin şehirlerde görürüsün.

 

Bayburt’ta, Celâlî’nin, Ağlar Baba’nın şehrinde o insanı buluyorum. Evvela, Şehit Osman Tepesi’nden şehri temaşa ederken, bir gazinin ve şehidin huzurunda, fedakârlık ve idealizm kavramları zihnimden geçiveriyor. Anadolu’nun hangi şehrine giderseniz gidin,   orada tepelerde gazi, alperen, şehit ve salih insanların izine rastlarsınız. Onlar bu şehirlerin sâhib-i manevîsidir; toprağı mayalayan ruhlar…

Bayburtlular, şehirlerine tıpkı merhum anacığım gibi, “şeher” diyorlar. Merhum anacığımı da hatırlayarak Şeher’i Şehit Osman’ın huzurunda seyrettim… İçinden Çoruh geçen –Bayburt ağzıyla Coruh- bu kadim şehir, dağlar arasında sıkışıp kalmış olmanın safiyetiyle mümin ve mütevekkil beklemekte. Oradan Bamsi Böyrek’e ve Abdülvahhab-ı Gazî’ye nisbet edilen makama geçtik.

İlahiyat Fakültesinin değerli iki elemanının rehberliğinde, Şeher’in güzide fotoğrafını bir de buradan akıl defterime kaydettim. Çoruh akıyor, Bamsi Böyrek Dedem Korkut’tan hikâyeler nakletmeye devam ediyor. Abdulvahhâb-ı Gâzî ise, her ne kadar asıl mezarın Sivas’ta olduğuna kani isem de bu makamında niyazını sürdürüyor. 

 

Şehit Osman’da merhum anacığımı, burada ise şehrimi, Sivas’ı hatırlıyorum. Şehir, metne benzer; okumasını bilen için hatırlatışını sürdürür. Nitekim hatırlayışlar, uğradığım her mekân da kendini ele veriyor. Şehri ikiye ayıran Çoruh’a nazar kılıyorum; Amasya geliyor gözlerimin önüne… İçinden nehirler geçen şehirleri severim. Bayburt’u seviyorum.

 

Şehri seviyorum; ama Kale’ye çıkarken, samimiyetine inandığım şehir yöneticilerinin, gayret ve himmetlerinin bu güzel tarihi mirası koruma noktasında kifayetsiz kaldığını tespit ediyorum. Her fırsatta “milli dava” üzerine beyanatlar veren Bayburtlu eski Kültür Bakanımız başta olmak üzere, bu şehrin yetiştirdiği tüm siyasi aktörlere, devletlilere ve eşrafa sitem ediyorum. Maalesef kültürel mirası koruma, anlama ve anlamlandırma konusunda sınıfta kalıyoruz.

 

Kale beni yeniden siyasete, depreşen kültürel endişelerime alıp götürüyor… Üzülüyorum. Sırf kalesini görmek için gittiğim Dubrovnik’i hatırlıyorum; “bu kaleyi ihya etseler, ne kadar çok turist gelecek, gelir getirecek” diyorum arkadaşlarıma. İçim daralıyor; kesif idrar kokuları arasından Çoruh’a yakınlaşma arzusuyla hemen oracıktan ayrılıyoruz.

 

Ulucami’de direkleri, mimari tarzı gördüğümde, Sivas Ulucami ile bir akrabalığı olabileceğini kaydediyorum defterime… Aynı mimarın eseri mi? Buna bakmalı… Aynı mimarın eseri olmasa bile, aynı dönemin eseri olduğu aşikâr. Cemaatten birisine, “Hızır hangi direğin altında namaz kılmış?” diye şakayla soruyorum; bilmiyorum cevabını alıyorum. Hayır, her ulu camide Hızır ruhlar vardır, her vakit gelirler diyorum; ama kimseciklere duyurmadan, içimden sesleniyorum. Kırk Çeşme’den su içip kırklara eriyor, ünlü fakihlerden Sadru’ş-Şeri’a’nın türbesine eriyorum.

Bayburt ilim şehri… Burada ne kadar medrese vardı, bilemiyorum; ama Bâbertî’yi ve Sadru’ş-Şeri’a’yı yetiştiren bir şehir. Bu iki isim, buradaki ilmi geleneği tevsike kâfidir. Şimdi çiçeği burnunda bir ilim ve irfan yuvası olan İlahiyat Fakültesi, bu ilmi mirası tetkik ederek yeniden hizmete sunacaktır.

 

Bayburtluların “sahil” diye nitelendirdikleri Çoruh’un kenarında çaylarımızı yudumlarken, bize rehberlik eden genç ilim adamlarını dinliyor, seviniyorum… Evet, bu gençler yapacakları araştırmalar ve çalışmalarla yarınları kuracak. Anadolu’da ilim ve irfan, ödünç tecrübeyle değil, kendi geleneğiyle yeniden hayat bulacak. 
Çoruh akıyor… Sakin şehirde, işte şuracıkta, “sahilde” insanlara bakıyor, genç arkadaşlarımın nazarlarındaki geleceğe ilişkin makul ve bereketli yarınları temaşa ediyorum. Bayburt ruhuma bir dinginlik veriyor.


Bu yazı 2,482 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 11 Nisan 2016 Öğrencime Mektup
    • 5 Şubat 2016 Sahici Büyük Kimdir?
    • 24 Ocak 2016 Aşkın Yolcuğu'na Dair
    • 1 Ocak 2016 Kar taneleri: Semada raks eden dervişler
    • 21 Aralık 2015 Eksik Gören Eksiktir
    • 10 Ağustos 2015 Çeşm-i Cihân'a Ağıt
    • 9 Temmuz 2015 Tevazu: İnsan toprağını işlemek
    • 28 Haziran 2015 Ses vermek?
    • 24 Haziran 2015 Bu kitap neden yazıldı?
    • 4 Haziran 2015 Muhalefeti mi seçeceğiz?
    • 10 Mayıs 2015 Ruhuma Sükünet Veren Şehir
    • 20 Nisan 2015 Sevgili kızım, beklemeyi bilmeliyiz
    • 5 Nisan 2015 Bedhah tuzaklara karşı
    • 9 Mart 2015 Bu iyi bir zamandır
    • 12 Şubat 2015 Oğluma birkaç not
    • 27 Ocak 2015 Öğüt Almak: Nasihatname geleneğimize dair
    • 19 Ocak 2015 Son hadiselere ve tartışmalara dair
    • 29 Ekim 2014 Dostun Bahçesinde Teferrüç Etmek
    • 14 Ekim 2014 Camide buluşalım…
    • 9 Eylül 2014 Bir Gönül Köprüsü

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,151 µs