En Sıcak Konular

Abdülkadir Selvi


Abdülkadir Selvi
0 0 0000

Başbakan'ı düşündüren



Başbakan koltuğa yaslandıktan sonra muhatabına dönüp, "Benden sonra bu parti nasıl devam edecek?" diye soruyor. Misafirini bir süre süzdükten sonra, "Ben bunun endişesi içindeyim" diye ilave ediyor.

 Pür dikkat Başbakan'ı dinleyen konuğu bir şeyler söylemek istiyor ama Tayyip Bey'in söyleyecekleri var.

 "Mesut Yılmaz'ın Özal'a, bizim değerlerimizin adamı Akbulut'un yine Özal'a yaptıkları ortada" diyor.

 Başbakan'ın, Numan Kurtulmuş olayı dahil son hamlelerini, "Cumhurbaşkanlığı" ekseninde değerlendirmek, bu açıdan eksik olur.

 Erdoğan'ı asıl düşündüren kendi kişisel ikbali değil, AK Parti'nin geleceği.

Deneyimli bir siyasetçi olan misafiri Başbakan'a şu karşılığı veriyor: "Sizden sonra partinin başına kardeşiniz Mustafa'yı da geçirseniz sultanın generalleri bu kavgayı yapar. Onun için partiyi kurumsallaştırmanız, yenilemeniz lazım"

 Başbakan da aynı kanaatte. Değişim içinde yenileşme. Siyasette en eksik kavramının inovasyon olduğunu anlatıyor ama çok gerekli olduğunun altını çiziyor. Zaten kafasında da partisini yenileştirirken, değiştirme projesi yatıyor.

 Başbakan Eskişehir kongresinde, partide hücre yenilenmesine ihtiyaç olduğunu söylemişti.

 Siyaset kulvarında birlikte yürümek istediği misafirine, "Sizinle beraber siyaset yapmak istiyoruz" diyor. Deneyimli ve umut vaat eden bir politikacı olan muhatabı şu karşılığı veriyor: "Çok teşekkür ederim. Sizinle beraber siyaset yapmasak da şunu ifade etmek isterim. Siz 10 yılda çok önemli işler yaptınız. Tarihi işlere imza attınız. Özal gibi vefat ettikten sonra değil, başarılarınızı yaşarken takdir etmek gerekir."

 Başbakan Erdoğan yukarıdaki, "Benden sonra bu parti nasıl devam edecek? Ben bunun endişesi içindeyim" sözünü bu cümleden sonra söylüyor.

 Başbakan Erdoğan'ın HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş'a yaptığı, "Bütünleşme" çağrısından sonra önemli gelişmeler yaşanıyor. Sürecin zarar görmemesi için konuşmama kararı alındığı için gelişmeler kamuoyuna pek yansımıyor.

 Ama bu ay sonuna doğru Başbakan Erdoğan ile Numan Kurtulmuş ikinci kez biraraya gelecekler. Bu arada Başbakan partisinin MKYK'sını toplayıp, birleşme konusunda yetki alacak.

 İkinci buluşmada iki lider, teşkilatların ne olacağı sorusuna yanıt arayacaklar.

 AK Parti, kongrelerini tamamladı.

Başbakan da ilk görüşmede, "Keşke 6 ay önce olsaydı bu iş. Kongreye sokar, teşkilatları birleştirirdik" diyor. Ardından, "Ama önümüzde yerel seçimler var. Arkadaşları önce orada değerlendiririz" diye ilave ediyor.

Başbakan'ın bayramdan sonra da Süleyman Soylu'yu davet etmesi, Fatih Erbakan olayının da gündeme alınması bekleniyor.

 Başbakan Erdoğan'ın bu hamlelerini doğru okumak gerekiyor.

 Numan Kurtulmuş olayının kamuoyunda meydana getirdiği sinerji dahi, Başbakan'ın ilk hamlesinin ne denli isabetli olduğunu gösteriyor.

 Erdoğan büyük bir oyun kuruyor. Bunu 2014 tarihinde yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimi ile izah etmeye kalkışmak, eksik olur. Onun da ötesinde bir proje.

 Türkiye'de yeni bir partinin ortaya çıkıp iktidara yürümesine müsait bir konjonktür yoktur.

 1946'da tek parti zulmüne karşı çıkıp, "Yeter söz milletindir" diyen DP vardı. Karşısında ise hürriyetlere aç bir kitle vardı.

 27 Mayıs DP'yi kapatıp, Menderes'i asınca, "Adalet" arayan demokrat kesim, çıkışı Adalet Partisi'nde buldu.

 Hakeza 12 Eylül darbesi, partileri kapatıp, eski politikacıları yasaklayınca, şartlar yeni bir partinin kuruluşuna müsait hale gelmişti. ANAP o şartlarda doğdu.

 Siyasette kesintilerin olduğu darbe dönemlerinin ya da uluslararası konjonktürde çok önemli bir gelişme meydana gelmesi durumunda, tarihi bir kırılma yaşanması halinde halk yeni bir parti arayışına giriyor.

 AK Parti'yi ortaya çıkaran ve umut haline getiren 28 Şubat ve onun devamı olan ekonomik ve siyasi kriz değil miydi?

 O şartlarda ortaya çıktı AK Parti ve tek başına iktidar oldu.

 Birileri hâlâ, eski alışkanlıkla yeni siyasi oluşum için bekliyor ama Türkiye normalleşiyor, bu durumda siyasetin de normalleşmesi gerekiyor.

Yeni bir parti arayışı yok.

 Ancak AK Parti'yi bekleyen bir tehlike var.

 Kendini yenileyip, geliştirememek.

 Toplumun değişim ihtiyacına cevap veremeyen, yaşlılar partisi haline dönüşme.

Üç dönem şartı bunun için gerekli.

 Ama yetmez.

 Bu değişim sürecinin kadrolarının ve dinamiklerinin doğru oluşturulması lazım.

 Değişimin manevi temellerinin sağlam, zeminin güçlü olması lazım.

 Başbakan, yüzüncü yaş gününü kutlamasını istediği AK Parti'nin kurucu lideri olarak tarihe geçmek istiyor.

İngiltere'de İşçi Partisi, ABD'de Demokratik Parti ve Cumhuriyet Partisi gibi.

 Erdoğan'ın oyun planı bu.

 "Büyük oyun planı" içinde Numan Kurtulmuş önemli bir yer tutuyor.

yenişafak

Bu yazı 1,282 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 27 Eylül 2012 Başbakan'ın açılımı ne olacak?
    • 25 Eylül 2012 Karakolda teknoloji var
    • 24 Eylül 2012 21 Eylül demokrasi bayramı
    • 19 Eylül 2012 Yetmez ama evet
    • 17 Eylül 2012 Suriye, Bosna mı?
    • 13 Eylül 2012 Yazamayacağım takvim...
    • 12 Eylül 2012 Kılıçdaroğlu adına açılan sayfada ne yazıyor?
    • 10 Eylül 2012 Kuruculara 3 dönem muafiyeti
    • 5 Eylül 2012 Numan Bey neye şaşırdı
    • 4 Eylül 2012 Beytüşşebap göstere göstere geldi
    • 30 Ağustos 2012 İstihbarat var, operasyon yok
    • 27 Ağustos 2012 Cumhurbaşkanı'nın sağlığı
    • 22 Ağustos 2012 Melisa'nın katili Esed
    • 16 Ağustos 2012 Suriye şoklaması
    • 15 Ağustos 2012 Bedel
    • 6 Ağustos 2012 Gül, görüşmeyi hangi hareketle anlattı?
    • 5 Ağustos 2012 Şura'nın sürprizleri
    • 2 Ağustos 2012 Sever'in açıklamaları nasıl karşılandı
    • 1 Ağustos 2012 Komutanın durumu
    • 31 Temmuz 2012 Yeni parola

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,392 µs