Abdülkadir Selvi
0 0 0000
Yol haritası
Suriye'nin Phantom F-4 uçağımızı düşürmesiyle birlikte yeni bir krizle karşı karşıyayız.
Suriye ile gerilen ilişkiler nedeniyle, Türkiye'nin müdahalesinden başlayarak birçok senaryo konuşuluyor.
Ama Ankara soğukkanlı hareket etmeyi ilke edindi. Uluslararası zeminleri harekete geçirmeyi, BM Güvenlik konseyi üyesi ülkeler başta olmak üzere bazı Arap ülkelerini ilk elden bilgilendirmeyi de içine alan bir yol haritası çizildi.
Uçağımızın vurulması kabul edilebilir bir şey değil. Ama bunu sadece bizim bilmemiz yetmiyor. Bunun uluslararası zeminlere de taşınması gerekiyor.
Suriye Dışişleri sözcüsü Cihat Makdisi- A Haber Dış Haberler müdürü Orhan Sali'nin, bu yöndeki sorularına net yanıtlar veremiyor.
Sali,"Suriye acaba uçakla irtibata geçmeye çalışmış mıydı?" diye soruyor.
"O konu hakkında açıkçası bilgiye sahip değilim, Savunma Bakanlığı'na sormak lazım" karşılığını veriyor.
Bu da kasıt unsurunun ağırlık kazanmasına yol açıyor.
Bu kanaate varılmasını sağlayan birkaç unsur var.
Bir uçak, uluslararası hava sahasında seyir halindeyken, istenmeyen bir ihlal olursa, Suriye yönetiminin havacılık kuralları gereği şunları yapması gerekiyordu.
1-Suriye'nin önce uçakla irtibat kurup, hava sahasını terk etmesi için uyarması gerekiyordu.
2-Suriye, uçağımızla irtibat kurmaya çalışıp bunda muvaffak olamazsa, bu kez uluslararası hava irtibat kanalı olan Emergence sisteminden irtibat kurması ve uçağımızı hava sahasını terk etmesi yönünde uyarması gerekiyordu. Bunu da yapmadığı anlaşılıyor.
3-Her iki sistemle de irtibat kurmakta başarılı olamazsa, savaş uçaklarını kaldırmak suretiyle belki eğitim uçuşu yapan ya da belki başka bir görev ifa eden uçağımızı inmeye zorlaması gerekiyordu. Ne oluyor? Bu imkanlar kullanılmadan doğrudan ateş açılıyor ve uçağımız düşürülüyor.
Burada Suriye Dışişleri Sözcüsü' nün hava sahasıyla ilgili soruya verdiği yanıtı aktarmak istiyorum.
Soru," Olayın Suriye hava sahasında gerçekleştiğinden emin misiniz? Bunu doğrulayan kesin bilgi ve raporlarınız var mı?"
Cevap," Tam da bu yüzden Suriye karasuları içerisinde koordineli arama çalışmaları yürütüyoruz. Olay Suriye hava sahasının içerisinde oldu"
Yukarıda vurulmadan önce yapılması gerekenleri sıraladım.
Ama bir de olayın, "Niyet" boyutu var.
İki örnek vermek istiyorum: Sadece Mayıs ayı içerisinde Ege Denizi'nde Yunan savaş uçakları 17 hava ihlali yaptılar. Uyardık. Her defasında düşürsek, Ege denizinde gemiler değil, uçak enkazları yüzerdi.
19 Aralık 2011 tarihinde bir Fransız savaş uçağı hava sahamıza girmek suretiyle bir ihlalde bulundu, uyardık, rotasına döndü. Fransız uçağını düşürmemiz mi gerekirdi?
Peki, Türkiye bu durumda ne yapacak? Soğukkanlı hareket edeceğiz ama bu bizim zaafımızdan dolayı değil, haklılığımızdan kaynaklanan bir tutum.
Hatırlarsanız Suriye, Kilis'teki konteyner kente yönelik ateş açtığında da biz olayı, uluslararası camiaya mal etmiştik.
Şimdi de benzer bir yol haritası izlenecek. BM Güvenlik Konseyi, BM Genel sekreterliği ve NATO bilgilendirilecek. Ayrıca Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun, ABD, İngiltere ve Fransa'nın başta olmak üzere Suriye konusunda taraf olan Rusya ve Çin'i bilgilendirilmesi bekleniyor.
Bunlar yapılırken, önceliğimiz arama-kurtarma faaliyetleri. Birinci önceliğimiz ise, pilotlarımızın bulunması. Suriye karasularında kendi denizaltımız ve imkanlarımızla arama kurtarma faaliyetlerine devam ediyoruz. Çalışmalarımız sırasında Suriye yönetiminden bir engelleme geliyor mu? Hayır. Hatta çevrede gemilerini bulundurmak suretiyle onlarda arama kurtarma faaliyetlerine katıldıkları görüntüsü vermeye çalışıyorlar.
Ancak zaman bizim için çok önemli. Bu nedenle arama kurtarma faaliyetlerini genişletiyoruz.
yenişafak
Bu yazı 1,486 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
27 Eylül 2012
Başbakan'ın açılımı ne olacak?
-
25 Eylül 2012
Karakolda teknoloji var
-
24 Eylül 2012
21 Eylül demokrasi bayramı
-
19 Eylül 2012
Yetmez ama evet
-
17 Eylül 2012
Suriye, Bosna mı?
-
13 Eylül 2012
Yazamayacağım takvim...
-
12 Eylül 2012
Kılıçdaroğlu adına açılan sayfada ne yazıyor?
-
10 Eylül 2012
Kuruculara 3 dönem muafiyeti
-
5 Eylül 2012
Numan Bey neye şaşırdı
-
4 Eylül 2012
Beytüşşebap göstere göstere geldi
-
30 Ağustos 2012
İstihbarat var, operasyon yok
-
27 Ağustos 2012
Cumhurbaşkanı'nın sağlığı
-
22 Ağustos 2012
Melisa'nın katili Esed
-
16 Ağustos 2012
Suriye şoklaması
-
15 Ağustos 2012
Bedel
-
6 Ağustos 2012
Gül, görüşmeyi hangi hareketle anlattı?
-
5 Ağustos 2012
Şura'nın sürprizleri
-
2 Ağustos 2012
Sever'in açıklamaları nasıl karşılandı
-
1 Ağustos 2012
Komutanın durumu
-
31 Temmuz 2012
Yeni parola
Yorumlar
+ Yorum Ekle