En Sıcak Konular

Mahmut Övür


Mahmut Övür
0 0 0000

''CHP'yi 12 Eylül reformu değiştiriyor''



CHP'nin bir de parti iç yüzü var. Parti içinde eski siyasilerin ve "rotası belirsiz" yeni siyasi aktörlerin devre dışı bırakılması "yeni" CHP'ye kendini "düşünme" ve anlama fırsatı verdi.
Dışarıdan bakıldığında birbiriyle asgari müştereklerde buluşmayan ve birbirine "öfkeyle" bakan gruplar ve kişiler var ama aynı zamanda bu grupları da parti içinde tutarak "yeni bir siyaset" tarzı deneyen bir CHP de var.
Hedef ise hayli iddialı: Türkiye'nin kronikleşen sorunlarına dokunarak, CHP'nin toplumsal tabanını dönüştürmek.
CHP'nin son Kürt çıkışında, sıkışan devlet aklı, bölgesel sürprizlerin dayatması kadar iç siyaset arayışının da etkisi büyük. Çünkü CHP artık toplumda karşılığı olmayan siyasetle ayakta kalamazdı. Parti içindeki eski siyasi aktörlerin sessizliğinin nedeni de bu.
Bir süredir derin sancı yaşayan CHP'de neler olup bittiğini Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Zeki Gündüz'le konuştum.
CHP'deki köklü siyaset değişikliği konusunda ilginç bir tahlil yapıyor:
"1950'de çok partili sisteme geçildikten sonra CHP ve toplumsal tabanı rejimin hâlâ kendisine ait olduğu gibi yanlış bir algıya sahipti. Bunun böyle olmadığını, toplumun her kesimine ve her sorununa çözüm üretmekten ve toplumla buluşmaktan başka çaresi olmadığını ancak 2010'daki 12 Eylül referandumundan sonra fark etti."
Peki, bu da geçmişteki değişim adımları gibi konjonktürel miydi? Cevabı çok açık oluyor: "Hayır konjonktürel değil. Gerçek anlamda bir demokratikleşme derdindeyiz. Önümüzdeki soru şu: Toplumsal tabanımızı yüzde 40'ların üzerine çıkarıp iktidar mücadelesini tüm dinamizmiyle harekete geçiren bir parti olacak mıyız, olamayacak mıyız? Bunun hem toplumsal tabanımızda hem de örgütlerimizde algılanmaya başladığı bir dönem yaşıyoruz."
Dünyanın 1970'lerde büyük bir değişim sürecine girdiğini ama CHP'nin bu treni kaçırdığını söyleyen Gündüz, şimdi CHP'nin küresel dünyayı yakalamaya çalıştığını söylüyor. Bu noktada CHP'nin toplumsal tabanını değişime uğratıp uğratamayacağı merak ediliyor.
Gündüz taban konusunda kötümser olmadığını belirtiyor: "CHP ve tabanı, rejimi hep kendi rejimi gibi gördüğü için 12 Eylül rejimine de demokrat bir sistem gözüyle bakıp, 'yolumuza devam edebiliriz' diye düşündü. Bunu 2010'dan sonra AKP kullanmaya başlayınca bu sistemin Türkiye'nin ihtiyaçlarını karşılamadığını gördü. Bunun değiştirilmesi ve daha çağdaş bir sistem kurulması için toplumsal tabanımızın ciddi uyanış içinde olduğunu düşünüyorum."

Şehir Düşünce Merkezi
Yerel yönetimleri siyaseten güçlendirme tartışılırken, mevcut yerel yönetimler de boş durmuyor.
Altyapı-ulaşım hatta kentsel dönüşüm alanında yeni adımlar atılırken "şehir bilinci"yle ilgili çalışmalar da dikkat çekiyor. İki hafta önce, İstanbul Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu ile buluştum. Randevu yeri TEM Otoyolu kenarında belediyeye ait, çam ağaçları arasında iki katlı şık bir binaydı. Üzerinde ise "Şehir Düşünce Merkezi" yazıyordu.
Geçtiğimiz pazar o merkezin açılışı yapıldı. Başkan Göksu'yu dinlerken İstanbul adına heyecanlandım. Bir zamanlar şehrin çeperi sayılan Esenler'de artık "yaşanabilir bir şehir" özlemi orada yaşayanların katılımıyla tasarlanıyor.
Göksu şöyle diyor: "Yaşam alanlarının oluşturulması, şehrin gelişiminde her aşamaya toplumun bütününü katarak, farklı bakış açılarını özgür demokratik ortamda tartışıp, yerel ölçekli sorunların yanında ulusal ve küresel sorunların göz önünde bulundurulduğu alternatif stratejilerin geliştirilmesiyle mümkündür."
Düşünce ürünü şehirlerde yaşamak hayal mi dersiniz?

sabah

Bu yazı 1,342 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 AK Parti kongresi ve Barzani
    • 28 Eylül 2012 AK Partili Babuşçu iddialı: Yüzde 55
    • 23 Eylül 2012 CHP'nin 'Balyoz' ikilemi
    • 20 Eylül 2012 Otobüste 200 er
    • 18 Eylül 2012 CHP günahlarından arınıyor
    • 11 Eylül 2012 CHP hâlâ derdini anlatamıyorsa
    • 1 Eylül 2012 Ya silah ya siyaset
    • 30 Ağustos 2012 CHP neden Kürt raporu yazamıyor?
    • 19 Ağustos 2012 Barışı kirletmemek lazım
    • 14 Ağustos 2012 Aygün'ün kaçırılmasında garip sorular
    • 10 Ağustos 2012 Diyarbakır'dan Şemdinli'ye bakmak
    • 24 Temmuz 2012 Üç CHP'li anlaşamıyorsa...
    • 19 Temmuz 2012 CHP'de 'maymuncuk liste' savaşı
    • 18 Temmuz 2012 CHP, zamanın ruhunu yakalar mı?
    • 17 Temmuz 2012 CHP kurultayı gölgede mi kaldı?
    • 8 Temmuz 2012 Siyasetin yeni aktörleri
    • 6 Temmuz 2012 CHP'de kurultay pazarlamacıları
    • 3 Temmuz 2012 Zana'nın demokratik yolu
    • 24 Haziran 2012 Uçak düşürme bir tuzak mı?
    • 19 Haziran 2012 Gülen'in kararı neyin sinyali?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    6,209 µs