Mahmut Övür
0 0 0000
CHP deveyi ''deve'' gibi pazarlayabilecek mi?
Haksızlık etmek istemem ama son iki yılda ilk defa CHP'de hayata dokunan siyasi bir hazırlığa tanık oluyorum.
Dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile önce sabah kahvaltısında sonra da "Yerel Seçimler, Hedef 2014 Stratejik Plan Taslağı" toplantısında buluştuk.
Silivri Belediyesi'nin ev sahipliğinde Klasis Otel'deki kahvaltılı buluşmada kısa da olsa Kılıçdaroğlu ile sohbet ettik. Masada CHP yönetiminden Erdoğan Toprak, Faik Öztrak, Sezgin Tanrıkulu, Gökhan Günaydın ve Bihlun Tamaylıgil de vardı.
Ağırlıkla yerel siyaset üzerine konuştuk ama yeni anayasa ile ilgili şu sözleri anlamlıydı: "AKP bizi masadan ayrılmaya zorlamayı düşünüyor.
Anayasa değişikliğine, demokrasiye ve özgürlüğe asıl bizim ihtiyacımız var. Bu yüzden biz masadan kalkan taraf olmayacağız."
Konu yerel siyaset olunca herkesin merak ettiği İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayının kim olacağıydı. Kılıçdaroğlu'nun cevabı kısaydı: "Aklımda bir isim yok. Halka inanan halkla bütünleşen bir isim olmalı."
Peki, Mustafa Sarıgül? Bu konuda birkaç soru soruldu. Kılıçdaroğlu da bilinen cevaplarını yineledi: "Bir kere partimizin üyesi değil ki... Ayrıca biz herkesi partimize davet ettik. Üyelik meselesinde karar verecek olan da Parti Meclisi."
Kılıçdaroğlu rahattı. Özellikle yerel yönetimlerle ilgili partinin ciddi bir hazırlık yapmasından memnundu.
Çünkü ilk kez belediyelerle ilgili genel başkan yardımcısı Gökhan Günaydın başkanlığında bir çalışma yapılıyor.
Bu çalışmayla belediyelerin "performans" değerlendirmesi yapılacak, her üç ayda bir kamuoyu yoklamasıyla "halkın nabzı ölçülecek" ve örgütlerle belediye başkanları arasında "ortak siyaset dili"nin yaratılması sağlanacak.
CHP geleneğinde pek görülmeyen bu çaba, yeni dönem siyasetinin de ipuçlarını veriyordu. CHP artık kendini ölçerek, test ederek siyaset yapacaktı.
Bu da siyasetin normalleşmesi açısından yeni ve önemli bir adımdı. Kılıçdaroğlu yaklaşık bir saat süren açılış konuşmasında, AK Partili belediyelerle kendi belediyelerinin çalışmalarını kıyasladı ve CHP'li belediyeleri muhalefette olmalarına rağmen başarılı bulduğunu söyledi.
Ama bir şeyden şikâyet etti: "Biz kendimizi pazarlayamıyoruz. Biri pireyi deve yaparken biz deveyi pire yapıyoruz. Bizim belediyelerimizin bulunduğu alanlar toplumun kendini özgür hissettiği alanlardır. Sorunların çözümüne yönelik projelerimiz de var, çalışıyoruz da... Ama yaratılan algıyı değiştiremiyoruz.
Önce bunu başarmalıyız."
Bakalım CHP deveyi "deve" gibi pazarlayabilecek mi?
Erzurum'da Dengbej Evi
Türkiye'de sessiz sedasız yeni şeyler oluyor. TRT Şeş'le başlayıp, üniversitelerde Kürtçe dili bölümüyle devam eden şimdi de Anadolu Ajansı'yla süren açılım süreci biraz geri plana itilse de farklı biçimlerle sürüyor. Zaman zaman sivil toplum da katılıyor.
Bunun somut örneği Dengbej Evi... Dengbej Kürtçe "sese hayat ve renk veren" anlamına geliyor.
Kürtlerin sözlü hikâye anlatıcılarıdır, yani Kürt ozanı... Yazar Ahmet Aras'ın deyimiyle "Kürtlerin tarih hafızası."
Kürtçenin bugüne kadar yaşamasını sağlayan Dengbej geleneği şimdi Erzurum'da da hayata geçiyor.
Ancak bu hiç kolay olmamış... Erzurum'un devlet bürokratları "Kürtçe isim olmaz" diye diretince iş bir hayli uzamış. Sonunda Kürt Ozanlar Derneği ismi üzerinde anlaşma sağlanmış ve 29 Mayıs'ta açılışı yapılıyor.
Kürtçe yayın yapılıyor, ders veriliyor ama Kürtçe isim kullanılamıyor. Garip bir durum... Kürt meselesi gibi derin bir sorunun çözümünde bu açılış küçük bir adım olarak görülebilir ama o küçük adımların büyük barışa giden yolu açmayacağını kim söyleyebilir.
sabah
Bu yazı 1,591 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
30 Eylül 2012
AK Parti kongresi ve Barzani
-
28 Eylül 2012
AK Partili Babuşçu iddialı: Yüzde 55
-
23 Eylül 2012
CHP'nin 'Balyoz' ikilemi
-
20 Eylül 2012
Otobüste 200 er
-
18 Eylül 2012
CHP günahlarından arınıyor
-
11 Eylül 2012
CHP hâlâ derdini anlatamıyorsa
-
1 Eylül 2012
Ya silah ya siyaset
-
30 Ağustos 2012
CHP neden Kürt raporu yazamıyor?
-
19 Ağustos 2012
Barışı kirletmemek lazım
-
14 Ağustos 2012
Aygün'ün kaçırılmasında garip sorular
-
10 Ağustos 2012
Diyarbakır'dan Şemdinli'ye bakmak
-
24 Temmuz 2012
Üç CHP'li anlaşamıyorsa...
-
19 Temmuz 2012
CHP'de 'maymuncuk liste' savaşı
-
18 Temmuz 2012
CHP, zamanın ruhunu yakalar mı?
-
17 Temmuz 2012
CHP kurultayı gölgede mi kaldı?
-
8 Temmuz 2012
Siyasetin yeni aktörleri
-
6 Temmuz 2012
CHP'de kurultay pazarlamacıları
-
3 Temmuz 2012
Zana'nın demokratik yolu
-
24 Haziran 2012
Uçak düşürme bir tuzak mı?
-
19 Haziran 2012
Gülen'in kararı neyin sinyali?
Yorumlar
+ Yorum Ekle