Emre Aköz
0 0 0000
Stalinci olmak suç mu, değil mi?
Geçen hafta Dev-Sol geleneği (ki DHKP-C aynı çizginin silahlı gücüdür) bünyesindeki Grup Yorum hakkında yazarken, "Stalinci değil misiniz" diye sormuştum.
Aslında bu bir soru değildi. Çünkü Stalinci olduklarını çıkardıkları yayınlardan biliyoruz.
Bazı okurlardan, "Ne olmuş yani, Stalinci olmak suç mu" diye özetleyebileceğim mesajlar geldi.
Valla, ben Stalincilik hakkında birkaç kelime edeyim; ne olduğuna siz karar verin...
Devrim düşmanları
Solcular, kendi fikir babalarını, "Marx, Engels, Lenin, Stalin, Mao" olarak sıralar... Tabii meşrebine göre buna Mao'yu katan da vardır, onu dışlayan da...
Marx ve Engels zaten Marksizm'in kurucularıydı. Lenin dünyadaki ilk sosyalist devrimim lideri ve bir emperyalizm kuramcısıydı.
Mao ise geleneksel Marksistlerin merkeze yerleştirdiği işçi sınıfının yanına, köylülüğü ekleyen siyasetçiydi.
Peki Stalin neyin nesiydi? Stalin iki boyutta ele alınabilir:
Ekonomik açıdan Stalin, merkezi planlama yoluyla sanayileşmeyi temsil eder. Kırsaldan topladığı değeri, devasa fabrikaların kurulmasında kullanmıştır.
İlk bakışta, Batı'ya yetişmek için bir an evvel sanayileşmek birçok kişinin hoşuna gidebilir. Ancak bedeli çok ağır bir süreçtir bu... Ürünleri yok pahasına endüstriye aktarılan Sovyet köylüleri, düpedüz aç kalmıştı. Siyasi açıdan bu süreci yürütebilmek için, Stalin her türlü muhalefeti ezmiştir. Bizim Kemalistler nasıl, kendileri gibi düşünmeyenleri "yobaz" ilan ettiyse... Stalin de karşıtlarını, "devrim düşmanı" diyerek ezmiştir.
Bunları bugün sakin dille anlatıyoruz ama Stalin'in 1922'den 1952'ye kadar süren iktidar döneminde yaptıkları korkunçtur.
En az 3 milyon ölü
Sovyetler Birliği 1991'de dağıldığında, araştırmacılar arşivlerde şu sayıları bulmuştu: Stalin döneminde 800 bin kişi doğrudan öldürülmüş... 1 milyon 700 bin kişi toplama kamplarında, 400 bin kişi ise zorunlu göç sırasında hayatını kaybetmiştir.
Bu 3 milyon, en düşük sayıdır. Birçok tarihçi, Stalin kurbanlarının 10 milyonu aştığını gayet mantıklı hesaplarla gösteriyor.
Hitler'den farksız
Velhasıl Stalin'in, Hitler'den büyük farkı yoktu. II. Dünya Savaşı'nı müttefikler kazandığı için, Yahudileri ve diğer birçok grubu katleden Nazilerden hesap soruldu.
Buna karşılık Stalin, kazanan tarafta olduğundan, onu kimse yargılamadı. Milyonlarca Sovyet vatandaşı öldüğüyle kaldı.
ABD ve İngiltere müttefiki olduğu için... Avrupalı aydınlar da sosyalist propagandanın büyüsüne kapıldıkları için Stalin'e ilişmedi. (Tabii bir de işin Soğuk Savaş boyutu var.)
Başarı dileyemem
Özetin özeti: Stalincilik, sosyalizm denen bir düzeni zorla, başka bir deyişle devlet şiddeti aracılığıyla kurmaya çalışmaktır.
Örneğin, "Halk adına üretim ve rant araçlarına el koyuyoruz" denildiğine... Fabrika, atölye, tarla, ikinci bir daire sahipleri itiraz edecek... Ve karşılarında devrimci şiddeti bulacaktır.
Daha anlatacak çok şey var. Ancak Stalincilik kabaca budur.
Şimdi hâlâ Stalinciliği, "savunulabilir bir siyasi ideoloji" olarak görüyorsanız... Hayatta başarısızlıklar dilerim.
sabah
Bu yazı 1,463 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
23 Ağustos 2012
Yeni Anteplere dikkat!
-
28 Haziran 2012
Suriye aynı zamanda Rusya'dır!
-
21 Haziran 2012
Bunlar bizi kandırıyor
-
23 Mayıs 2012
Tek emperyalist ABD mi?
-
15 Mayıs 2012
Silivri izlenimleri (1)
-
10 Mayıs 2012
Başkanlık sistemi: Valiyi halk mı seçecek?
-
6 Mayıs 2012
Aşk olmadan meşk olur mu?
-
3 Mayıs 2012
Çelişik mesajlar kafa karıştırıyor
-
27 Nisan 2012
27 Nisan'ın da hesabı sorulacak mı?
-
24 Nisan 2012
Stalinci olmak suç mu, değil mi?
-
3 Nisan 2012
PKK'nın vesayet aracı KCK
-
16 Mart 2012
Aleviler neden Sivas'ı 'yaptıranları' görmek istemez?
-
9 Mart 2012
Hani kadınları eve kapatacaklardı?
-
22 Şubat 2012
Seçilmişler, atanmışların kulu değil... Ya seçenler?
-
16 Şubat 2012
Krizler bitmeyecek
-
14 Şubat 2012
O ajanlara bir de böyle bakın
-
10 Şubat 2012
2014 kavgası
-
8 Şubat 2012
Kemalistler ve İsrail lobisi
-
5 Şubat 2012
Müsamere kardeşliği
-
25 Ocak 2012
Kemalistlerin baba kompleksi
Yorumlar
+ Yorum Ekle