0 0 0000

Benim darbecim insanlık suçu işlemez

12 Eylül davası steril bir dava. Sebebi savcının niyeti. Savcı, davayı 12 Eylül günü bitirmek üzere kurmuş.
Neden mi?

Davayı sadece darbe suçu üzerine kurmuş ve orada durdurmuş.

Elbette 12 Eylül yasal rejime, meclise, siyasi partilere, sendikalara karşı işlenmiş bir suçtur.

Çünkü bu kurumları kapatmış ve malvarlıklarına elkoymuştur.

Savcının iddianamesi bu kurumların haklarını korumak üzerine inşaa edilmiştir.

12 Eylül’ün asıl suçu, darbenin ardından işlenen suçları silmekte ve sorgulamamaktadır.

12 Eylül, insanlık suçuysa, darbe sonrası gerçekleştirilen eylemlerden dolayıdır.

Diyarbakır’da Kürtlere karşı yapılan işkenceleri, yaşı büyültülüp asılan gençleri, Mamak’ı, Metris’i gözardı eden bu iddianame, özünde “Benim ecdadım soykırım yapmaz” anlayışına dayanıyor.

12 Eylül’le ilgili asıl gerçek bu tartışmanın ardında yatıyor.

Bu bilinçli bir tercih...

12 Eylül’ü darbe girişimiyle bağlayan bölümlerini yargılayan ama darbe sonrasını unutan bir yaklaşım.

12 Eylül darbe yolunda insanları birbirine kırdırdı ama asıl suçlarını darbe sonrası işledi.

Bu iddianame darbe sonrası suçları gündeme getirmiyor.

Bu nedenle eksik ve yetersiz bir iddianame.

Bu açıdan Meclis’in, hükümetin, siyasi partilerin davacı olması göstermelik.

Bırakın, Ülkücüler, Kürtler, solcular davacı olsun...

Bedeli onlar ödedi.

Ama bu bedeli ödeyenlerin hatırasına saygı göstermeyen anlayış, devletçi bir tavırla sadece Meclise ve hükümete sahip çıkıyor.

Bu yüzden de inandırıcı olamıyor.

4x3 modeli

Laikçi ve liberal kesimin yeni eğitim sistemine temel eleştirisi, başörtülü kızların üniversite eğitimi almasıyla aynı.

Üniversitede başörtüsünün serbest kalmasına karşı çıkanlar “Başörtüsü serbest kalırsa, başı açık kızlara baskı olur, herkes başını örtmek zorunda kalır” şeklindeydi. Şimdi de aynı argüman yürürlükte.

Mahalle baskısı nedeniyle herkesin Kur’an-ı Kerim ve siyer dersi alacağı iddia ediliyor.

Zorla din dersi alan çocuklar, derse girer ama dersi öğrenmezler.

Bunun dışında, yarın öbür gün dine farklı bir yaklaşım gösterenlerin dini öğrenmesinde fayda var.
Türkiye’de ne oluyor!

Türkiye’nin dine döndüğüne ilişkin kaygılar yakın çevremde artıyor açıkçası.

Aslında tanık olduğumuz sosyolojik bir değişim ve bunun nedeni eski rejimin bunu yönetememesi. Türkiye muhafazakarlaşıyor elbette ama bunun nedeni AK Parti değil. AK Parti bu gelişmenin doğrudan sonucu.

AK Parti aslında çocuklarının hem müslüman, hem de dünya vatandaşı olmasını isteyen kesimlerin temsilcisi.

Sonuç, bırakın insanlar istediğine inansın. Hayat kendi gerçeğini kabul ettirir.

star

Bu yazı 1,290 defa okundu.