Emre Aköz
0 0 0000
PKK'nın vesayet aracı KCK
Geçen dönem AK Parti Diyarbakır Milletvekili olan ve Meclis İnsan Hakları Komisyonu'nda da görev yapan Abdurrahman Kurt'un Neşe Düzel'e söyledikleri önemli.
Kürt sorununu, bir Kürt olarak, "içeriden" yaşayan bir kişi Kurt... Bu sayede son derece yerinde değerlendirmeler yapıyor. İşte iki alıntı:
"BDP sisteminde bir KCK olayı var. BDP'li yöneticiler buna boyun eğmişler ve KCK vesayeti altında siyaset yapmayı içlerine sindirmişler. KCK dediğiniz sistemde, seçilmişlerin arkasında atanmışlar var ve bu atanmışlar, seçilmişleri denetliyor..."
Kıssadan hisse: PKK ve Kandil yerine BDP ile görüşmenin hiçbir getirisi olmaz. Çünkü PKK ve KCK var olduğu sürece BDP özgür bir irade gösteremez.
Sistem çok fazla Türk
"Kürtler, Türkiyelileşti. Devlet de, Türkler de Türkiyelileşmeli (...) Kurumları da Türkiyelileştirmek gerekir. Çünkü bu ülkede devlet fazla Türk. Kurumlar Türk, Anayasa Türk, hukuk Türk. Türk Kızılay'ı, Türk sporu, Türk siyaseti diyorsun (...) Sen ne kadar Türk'sen, Kürt de o kadar Kürt olmak isteyecektir."
Kıssadan hisse: Bu ülkede, PKK sorununun ötesinde, çok daha derin bir Kürt sorunu var. PKK'ya ve köşeli milliyetçilere fazla kulak asmadan, o gerilimi azaltmak gerekiyor.
Futbolda adaletsiz cezalandırma
Bazı seyirci toplulukları maçlarda yoğun biçimde çirkin tezahürat yapıyor, sahaya tehlikeli maddeler atıyor... Futbol Federasyonu bünyesindeki Disiplin Kurulu da mecburen takımları cezalandırıyor.
Örneğin takıma seyircisiz oynama cezası veriliyor: Cezanın uygulamasında, bu yıl tribüne erkekler alınmıyor, karşılamayı sadece kadınlar ve çocuklar ücret ödemeden izleyebiliyor.
Bence bu uygulama güzel. Ama yine de bu işte bir tuhaflık yok mu? Şöyle...
Üç hafta önce Fenerbahçeli bazı seyirciler, Galatasaraylı futbolculara karşı küfürlü tezahürat yaptı.
Saha olayları da eklenince F.Bahçe'ye iki maç seyircisiz oynama cezası verildi. F.Bahçe cezasını, Samsunspor ve Bursaspor maçlarında çekti.
Yani F.Bahçe'nin ceza görmesi, Samsun ve Bursa'nın işine geldi. (Ancak bu avantajı kullanamadılar).
Tamam ama o küfürler Galatasaray'a karşı edilmişti. Yani F.Bahçe'ye ceza verilmesi, G.Saray'ın değil, başka takımların yararına oldu.
Mağdur olan da yararlanmalı
Olay yine aynı... Kötü tezahürat ve sahaya atılan tehlikeli maddeler yüzünden Trabzonspor ceza alacak.
Ancak suç F.Bahçe'ye karşı işlenmesine rağmen, bundan başka takımlar nemalanacak. Adaletsiz bir durum bu...
Peki ne yapmalı? Bence bu tip cezaların en az bir maçlık bölümü gelecek sezona aktarılmalı.
Uygulama şöyle olabilir: Gelecek yılki ilk resmi Trabzonspor - Fenerbahçe lig maçı, tarafsız sahada oynanmalı. Erkek seyircinin alınmadığı maça, iki tarafın kadın ve çocukları bedava girmeli. (Tribünleri eşit biçimde ayırmakta yarar var.)
Böylece küfür eden ya da sahaya tehlikeli madde atan (erkek) seyirci... Yaptıklarının, tam da pislik ettiği takıma yaradığını bilmeli, görmeli, bizzat yaşamalı.
Not: Bu bir fikir. Yönetmeliği şimdi çıksa, ancak gelecek sezondan itibaren uygulanabilir.
sabah
Bu yazı 1,358 defa okundu.
Diğer köşe yazıları
Tüm Yazılar
-
23 Ağustos 2012
Yeni Anteplere dikkat!
-
28 Haziran 2012
Suriye aynı zamanda Rusya'dır!
-
21 Haziran 2012
Bunlar bizi kandırıyor
-
23 Mayıs 2012
Tek emperyalist ABD mi?
-
15 Mayıs 2012
Silivri izlenimleri (1)
-
10 Mayıs 2012
Başkanlık sistemi: Valiyi halk mı seçecek?
-
6 Mayıs 2012
Aşk olmadan meşk olur mu?
-
3 Mayıs 2012
Çelişik mesajlar kafa karıştırıyor
-
27 Nisan 2012
27 Nisan'ın da hesabı sorulacak mı?
-
24 Nisan 2012
Stalinci olmak suç mu, değil mi?
-
3 Nisan 2012
PKK'nın vesayet aracı KCK
-
16 Mart 2012
Aleviler neden Sivas'ı 'yaptıranları' görmek istemez?
-
9 Mart 2012
Hani kadınları eve kapatacaklardı?
-
22 Şubat 2012
Seçilmişler, atanmışların kulu değil... Ya seçenler?
-
16 Şubat 2012
Krizler bitmeyecek
-
14 Şubat 2012
O ajanlara bir de böyle bakın
-
10 Şubat 2012
2014 kavgası
-
8 Şubat 2012
Kemalistler ve İsrail lobisi
-
5 Şubat 2012
Müsamere kardeşliği
-
25 Ocak 2012
Kemalistlerin baba kompleksi
Yorumlar
+ Yorum Ekle