En Sıcak Konular

Fikret Bila


Fikret Bila
0 0 0000

Bu Türkiye’nin savaşı değil



Artık anlaşıldı ki, Beşar Esad, kendi isteğiyle iktidarı bırakmayacak. Barışçı bir yoldan ülkesini demokrasiye taşıyacak yolları açmayacak.
Ankara da umudunu yitirmiş olmalı ki, Suriye’de yaşayan vatandaşlarımızın ülkeye dönmesi çağrısında bulundu. Bu çağrı, Suriye’deki çatışmaların şiddetleneceğine ve dış müdahale olasılığının giderek arttığına işaret sayılabilir.

Esad’ın farkı
Arap Baharı başladığında Tunus, Mısır, Libya’daki rejimler hızla devrildiler.
Libya’da düzenli bir ordu yoktu.
Kaddafi’nin zaten zayıf olan askeri gücü, NATO’nun da müdahalesiyle dağıldı. Kaddafi’nin tehditlerinin kuru gürültü olduğu kısa sürede anlaşıldı.
Mısır’da düzenli ve güçlü bir ordu vardı.
Ancak Mısır ordusu, Hüsnü Mübarek’in devrilmesini seyretmeyi yeğledi.
Bu tavrıyla Mübarek’in sonunu hızlandırdı ve yönetime el koydu.
Esad’ın durumu ise biraz farklı.
Suriye ordusu, bazı general ve subayları muhaliflerin cephesine geçmiş, bazıları Türkiye’ye kaçmış olsa da henüz dağılmış değil. Esad’ın ordu üzerindeki kontrolü giderek zayıflasa da devam ediyor.
Esad’ın ordusu, halkını bombalamaya devam ediyor. Muhalif kentleri kuşatıyor ve muhaliflerin üzerine yürüyor. Bunu yapabilmesinin önemli nedenlerinden biri de İran’ın yanı sıra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde veto hakkı bulunan Rusya’nın ve Çin’in desteğinin sürmesi.
Suriye ordusunun dağılması ve Rus-Çin desteğinin zayıflamasıyla, bu ülkede iç savaşın çok daha fazla şiddetleneceği açık.
Suriye’nin etnik ve mezhepsel bir savaşa doğru hızla sürüklendiği görülüyor.

Türkiye’nin işlevi
Türkiye, bu savaşa askeri açıdan hiçbir şekilde müdahil olmamalı. Bu savaş, Türkiye’nin savaşı değil.
Başını ABD’nin çektiği Batı dünyası adına Türkiye’nin askeri müdahalede rol almasında yaşamsal önemde hiçbir ulusal çıkarı yok. Aksine böyle bir müdahale, komşu halklar üzerinde uzun yıllar sürecek düşmanlıklara neden olacaktır.
Eğer Türkiye için önemli olan halklar arasında komşuluk ve kardeşlik ilişkisiyse Ankara savaştan uzak durmalı, Suriye halkına sadece insani açıdan yardım etmelidir.
Suriye’den Türkiye’ye sığınan ve sığınacak olan insanların barınmasını sağlamalı, sağlık başta olmak üzere insani yardımda bulunmalıdır. Suriye tarafına geçecekse de ancak Birleşmiş Milletler kararlarıyla ve yine sadece insani yardım ulaştırmak amacıyla geçmelidir.

Ankara’nın dikkati
Suriye olayına sadece iyi komşuluk ve kardeşlik duyguları içinde insani yardım gözüyle bakması gereken Ankara, bu ülkede yayılacak bir etnik ve mezhepsel iç savaşın Türkiye’ye sıçratılması çabalarına karşı dikkatli olmalıdır.
Sınırın bu tarafında benzer bir sosyolojik yapıya sahip olan Türkiye’nin, Suriye’de çatışmaların Türkiye’ye yayılmasını isteyecek odaklara karşı teyakkuzda olması gereklidir.
Türkiye’yi Suriye’ye yapılacak askeri müdahaleye öncülük etmeye veya dahil olmaya teşvik edenler düşünmese bile, Ankara’nın, böyle bir durumda, komşuda yaşanacak etnik ve mezhepsel çatışmaların sınırın bu tarafına da yayılması için gayret gösterileceğini hesaplaması gerekir.
Ankara, Atatürk’ün, “yurtta barış, dünyada barış” ilkesinden sapmamalıdır.

milliyet

Bu yazı 1,313 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ankara’nın müzakere planı nedir?
    • 26 Eylül 2012 Özkök: Bektaşi fıkrasına döndü
    • 19 Eylül 2012 PKK, BDP’yi boşa çıkardı
    • 9 Eylül 2012 PKK’nın yerleştirmeye çalıştığı dil
    • 7 Eylül 2012 Bomba sayımı vardı
    • 5 Eylül 2012 PKK’nın ‘ele geçirme’ ısrarı
    • 29 Ağustos 2012 Çiçek’in mutabakat çağrısının muhatabı
    • 28 Ağustos 2012 Çiçek’ten ulusal mutabakat çağrısı
    • 26 Ağustos 2012 Kuzey Irak-Kuzey Suriye çelişkisi
    • 25 Ağustos 2012 ''Çözüm'' denilince ne anlaşılıyor?
    • 23 Ağustos 2012 Sadece cenazede değil
    • 19 Ağustos 2012 PKK’nın ''kontrol bende'' mesajı
    • 15 Ağustos 2012 PKK ile ilgili yanılgılar
    • 8 Ağustos 2012 Şemdinli’de neler oluyor?
    • 6 Ağustos 2012 PKK saldırılarının şifreleri
    • 5 Ağustos 2012 Büyük tasfiye
    • 29 Temmuz 2012 Kuzey Irak’ta ağzı sütten yanan Türkiye
    • 27 Temmuz 2012 Ankara’nın Barzani tercihi
    • 26 Temmuz 2012 PKK ve Kürt sorunu boyut değiştiriyor
    • 22 Temmuz 2012 Esad’ın tutunması artık çok zor

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,380 µs