En Sıcak Konular

Mahmut Övür


Mahmut Övür
0 0 0000

Yüce Divan'da ısrarın sırrı ne?



Şimdi yoğun ve ateşli biçimde eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un nerede, nasıl yargılanacağını tartışıyoruz.
Yüce Divan da mı, adli yargıda mı?
Konuyla ilgili anayasa maddelerinden farklı yorumlar çıkartmak mümkün... Bu tartışılabilir de... Benim dikkatimi çeken, bunun bir kampanyaya dönüştürülmesi.
Ortak bir karar alınmış gibi dün 12 Eylül referandumunda yan yana duranlar, bugün İlker Başbuğ'un Yüce Divan'da yargılanması için müthiş bir kampanya yürütüyor.
Ve öyle kararlı bir kampanya yürütülüyor ki insan ister istemez "Bu Yüce Divan ısrarının sırrı ne?" diye sormadan edemiyor.
Bazılarının iyi niyetli yaklaşımları bir yana, kampanyacıların amacı başka.
Onların derdi genelkurmay başkanı üzerinden askerlerin, "Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek, Terör örgütü kurmak ve yönetmek..."suçlamasıylayargı önünde hesap vermesini engellemek.
Bu yüzden 12 Eylül soruşturmasına da sıcak bakmadılar. İlgilenmediler bile... Aslında Türkiye'de Arjantin, İspanya ve Yunanistan'daki gibi darbecilerle kararlı bir hesaplaşma yapıldığı da pek söylenemez...
Yargının cesur kararlarına rağmen halen başta MİT olmak üzere kurumlar kapılarını yargıya açmıyor.
Darbeci zihniyetle değil, darbecilerle hesaplaşma gibi bir hava var. Her şey birkaç kötü adamın işiymiş gibi görülüyor.
Başbuğ'un bir zamanlar referans verdiği Samuel Huntington şöyle diyor: "İdeolojik olarak değişmez değerleri düşünen ordular demokrasi için gerçek bir tehlikedir."
İşte bu nedenle Başbuğ'un adli yargıda darbe teşebbüsünde bulunan sıradan "bir subay" olarak yargılanması gerekiyor.
Ama Yüce Divan'a gönderilirse hem onun hem de ona destek olmaya çalışan darbesever sivillerin hareket kabiliyeti artacak. Darbecilik, görev suçu düzeyine indirilecek ve bireyselleşecek. General olarak, yani pozisyonunu koruyarak yargılanacak.
Bu durum Ergenekon yargılamaları için de emsal olabilir. O yol açılırsa darbecilerle yüzleşme de hayal olur.
Yüce Divan ısrarının ikinci nedeni Anayasa Mahkemesi üyelerinin biraz değişmesine rağmen hâlâ ağırlıkla eski Türkiye'den kalmış olmaları.
Bu da o Türkiye'nin en güçlü aktörü eski genelkurmay başkanı için önemli bir avantaj.
Kısaca davanın Yüce Divan'a gitmesiyle, İnternet Andıcı ve İrticayla Mücadele Eylem Planı'nı hazırlattığı ileri sürülen Başbuğ, darbe teşebbüsünden değil, bir görev hatasından yargılanmış olacak.
Bunun ikinci adımı da diğer komutanları da oraya yollamak.
Samimiyetle ve hukuk kaygısıyla bu tartışmaya katılan isimler elbette var ama kampanyayı sürdürenlerin çoğunun derdi hukukun üstünlüğü değil, askeri vesayet sisteminin ömrünü uzatmak ve böylece süreci en az zararla kapatmak.
Eğer bu başarılırsa tıpkı Susurluk Skandalı'nda olduğu gibi geride birkaç kötü adam kalır o kadar...

sabah
 
 

Bu yazı 1,265 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 AK Parti kongresi ve Barzani
    • 28 Eylül 2012 AK Partili Babuşçu iddialı: Yüzde 55
    • 23 Eylül 2012 CHP'nin 'Balyoz' ikilemi
    • 20 Eylül 2012 Otobüste 200 er
    • 18 Eylül 2012 CHP günahlarından arınıyor
    • 11 Eylül 2012 CHP hâlâ derdini anlatamıyorsa
    • 1 Eylül 2012 Ya silah ya siyaset
    • 30 Ağustos 2012 CHP neden Kürt raporu yazamıyor?
    • 19 Ağustos 2012 Barışı kirletmemek lazım
    • 14 Ağustos 2012 Aygün'ün kaçırılmasında garip sorular
    • 10 Ağustos 2012 Diyarbakır'dan Şemdinli'ye bakmak
    • 24 Temmuz 2012 Üç CHP'li anlaşamıyorsa...
    • 19 Temmuz 2012 CHP'de 'maymuncuk liste' savaşı
    • 18 Temmuz 2012 CHP, zamanın ruhunu yakalar mı?
    • 17 Temmuz 2012 CHP kurultayı gölgede mi kaldı?
    • 8 Temmuz 2012 Siyasetin yeni aktörleri
    • 6 Temmuz 2012 CHP'de kurultay pazarlamacıları
    • 3 Temmuz 2012 Zana'nın demokratik yolu
    • 24 Haziran 2012 Uçak düşürme bir tuzak mı?
    • 19 Haziran 2012 Gülen'in kararı neyin sinyali?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,763 µs