En Sıcak Konular

Mahmut Övür


Mahmut Övür
0 0 0000

MİT Başkanı Fidan'a açık soru



Özel Harekâtçı polis Ayhan Çarkın, bir süredir önemli açıklamalar yapıyor. Son olarak Taraf gazetesine yaptığı açıklamalar gerçekten çok önemliydi ve soruşturmayı yürüten savcı da tekrar etti.
Ama ilginçtir satır arasında çok çarpıcı bir şey söyledi: "Temmuzda Tarık Ümit'in gömüldüğü yeri İstanbul'daki savcıya söyledim."
Anlaşılan sadece Ankara değil İstanbul yargısı da bu konuda pek istekli görünmüyor. Bu konu kuşkusuz "derin" bir konu. Dosya bir açılırsa, o dönem görev yapan hemen hemen herkesin yargılanmaması mümkün değil.
Belki de bu gerçek yargıyı da siyaseti de korkutuyor.
Ayrıca sadece Çarkın değil, o dönem görev yapmış iki bakan, Ziya Halis ve Salim Ensarioğlu da döneme ilişkin çarpıcı bilgiler verdiler.
Yani Susurluk sadece Çarkın'ın söylediklerinden ibaret değil. Çarkın o çok şikâyet edilen "gizli tanık" olarak değil ortaya çıkarak "açık tanık" olmayı göze almış bir insan. Söylediklerinin bir kısmı yanlış da çıksa, yaptığı iş bu toplumun geleceği adına önemli...
Özellikle 1993 öncesi üç öğrencinin öldürülmesiyle ilgili söyledikleri, sistemin vatandaşına karşı nasıl acımasız olduğunu ortaya koyuyor.
Bunu ortaya koyan Çarkın'ın problemli olduğunu söyleyenler de var. Nasıl problemli olmasın ki? Katliama ve ölüme uğrayanların yakınları nasıl travma yaşıyorsa eminim "tetikçiler" de benzer bir travma yaşıyor.
O dönemi yakından izleyen biri olarak, tetikçi veya devlet memuru göreviyle operasyonlarda kullanılanlar arasında "vicdan azabı" yaşayan çok sayıda insan olduğunu biliyorum.
Bir mafya babası bile şunu söyleyebiliyordu:
"Pis işler yapıyoruz. Bir gün gelecek biz de, bize bunları yaptıranlar da bunun hesabını verecek."
Bir süre önce Çarkın'ın büyük oğlu Tolgahan Çarkın'la konuştum. Bu tür çeteleşme içinde yer alan bir "devlet görevlisi"nin çocuklarıyla nasıl bir ilişkisi olduğunu merak ediyordum.
Babasıyla arasının başlarda iyi olmadığını söyleyen Tolgahan Çarkın şöyle diyordu:
"Ben babamdan ayrı büyüdüm. İçeri girip çıktıktan sonra konuşmaya başladık. O benim babamdı. Hep yaşadıklarını anlatmak istiyordu. Çok konuşuyordu çünkü vicdanı rahatsızdı. Onun nasıl bir vicdan azabı yaşadığını ilk kez Galatasaray'da 'Cumartesi Anneleri'nin gösterisinde gördüm. Oradaki üç gencin fotoğraflarını gösterip, 'bunları biz öldürdük' deyince donup kaldım..."
Eminim bu tür insanların sayısı çok daha fazla... Siyaset ve yargı gerçekten bu toplumun sağlıklı bir yapıya kavuşmasını istiyorsa bu sürece katkı vermeliler.
O insanların birçoğu, hâlâ derin devletin güçlü olduğunu varsaydıkları için konuşmuyor. Ama sadece açık veya gizli tanık aramaya da gerek yok ki. Ortada kale gibi bir MİT arşivi ve hafızası var.
Neden o hafıza devreye sokulmuyor?
MİT Başkanı Hakan Fidan'a soruyorum; o belgelerin mahkemelere sunulması için ne bekleniyor?

sabah

Bu yazı 1,177 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 AK Parti kongresi ve Barzani
    • 28 Eylül 2012 AK Partili Babuşçu iddialı: Yüzde 55
    • 23 Eylül 2012 CHP'nin 'Balyoz' ikilemi
    • 20 Eylül 2012 Otobüste 200 er
    • 18 Eylül 2012 CHP günahlarından arınıyor
    • 11 Eylül 2012 CHP hâlâ derdini anlatamıyorsa
    • 1 Eylül 2012 Ya silah ya siyaset
    • 30 Ağustos 2012 CHP neden Kürt raporu yazamıyor?
    • 19 Ağustos 2012 Barışı kirletmemek lazım
    • 14 Ağustos 2012 Aygün'ün kaçırılmasında garip sorular
    • 10 Ağustos 2012 Diyarbakır'dan Şemdinli'ye bakmak
    • 24 Temmuz 2012 Üç CHP'li anlaşamıyorsa...
    • 19 Temmuz 2012 CHP'de 'maymuncuk liste' savaşı
    • 18 Temmuz 2012 CHP, zamanın ruhunu yakalar mı?
    • 17 Temmuz 2012 CHP kurultayı gölgede mi kaldı?
    • 8 Temmuz 2012 Siyasetin yeni aktörleri
    • 6 Temmuz 2012 CHP'de kurultay pazarlamacıları
    • 3 Temmuz 2012 Zana'nın demokratik yolu
    • 24 Haziran 2012 Uçak düşürme bir tuzak mı?
    • 19 Haziran 2012 Gülen'in kararı neyin sinyali?

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,291 µs