En Sıcak Konular

Fehmi Koru


Fehmi Koru
0 0 0000

CHP’nin daha önemli işi yok mu Allah aşkına



Cumhurbaşkanlığının süresiyle ilgili bir sorun var mı? Bazılarına göre var. Kimi, “Meclis’ten yeni bir yasa çıkmazsa Abdullah Gül’ün süresi yedi yıl olarak kesinleşir” diyor, kimi ise “Cumhurbaşkanlığı için anayasada değişiklik yapıldı; buna göre süre iki kez tekrarlanabilecek beş yıla indirildi” görüşünde...

Tartışmaya en son CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu katıldı. Dediği şu CHP liderinin: “Cumhurbaşkanının süresi yedi yıl değil, beş yıldır. Çünkü aynı anayasa değişikliği ile milletvekili süresini dört yıla çektik ve tartışmaya dahi gerek görmeden dört yıl sonunda seçime gittik.”

Acaba?

Yaşanan kafa karışıklığının sebebi, 27 Nisan (2007) ‘e-muhtırası’ ardından meydana gelen gelişmeler: Anayasa Mahkemesi 367 kararını verince, muhalefet partilerinin Meclis’i boykotu yüzünden iktidar partisinin bulduğu çare, erken seçime gitmekti. 22 Temmuz (2007) seçiminden yüzde 47’ye varan oyla daha da güçlenerek çıkan Ak Parti, MHP’nin inadından vazgeçip Meclis’e girmesiyle, adayını cumhurbaşkanı seçtirmeyi başardı.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 28 Ağustos 2007 tarihinde, o sırada yürürlükte olan anayasaya göre, Meclis tarafından, yedi yıllığına seçilmiş oldu.

Ak Parti, kuruluş beyannamesinde de yer alan cumhurbaşkanını halka seçtirme vaadini, süreçte karşılaşılan güçlükleri bertaraf edeceği inancıyla, seçimden hemen sonra hayata geçirdi. 21 Ekim 2007 referandumunda onaylanan anayasa değişikliğiyle, cumhurbaşkanı beş yıllık iki dönem için ve halk tarafından seçilir hale getirildi. Aynı değişiklik paketiyle, eskiden beş yılda bir yapılması öngörülmüş genel seçimin süresi de dört yılla sınırlandırıldı.

Kılıçdaroğlu’nun “Seçimi dört yıl sonra yaptığımıza göre, cumhurbaşkanının süresi de görevde beş yılını doldurduğunda biter” demesinin sebebi bu...

Ancak genel seçimin süresiyle cumhurbaşkanlığı süresi arasında paralellik kurmanın hiçbir hukuki temeli ve yasal mantığı yok. Anayasa değişikliğiyle, evet, ilk genel seçimin dört yıl sonra yapılması kararlaştırılmıştı; değişikliğin gereği ilk seçimde yapıldı. Aynı değişiklik sonraki ilk cumhurbaşkanının halk tarafından beş yıllığına seçilmesini öngörüyor; halk tarafından seçilecek ilk cumhurbaşkanının görev süresi hiç kuşkusuz beş yıl olacaktır.

Halk tarafından seçilecek bir sonraki cumhurbaşkanı için öngörülmüş bir kural, nasıl olur da Meclis tarafından seçilmiş görevdeki cumhurbaşkanına uygulanabilir? Elbette uygulanamaz.

Meclis görevdeki cumhurbaşkanını yedi yıl için seçti; Cumhurbaşkanı Abdullah Gül görevde yedi yılını tamamlayınca, yani 28 Ağustos 2014’te, makamından ayrılacaktır.

Nitekim, Fransa da, Elysee Sarayı’nda Jacques Chirac otururken, cumhurbaşkanının görev süresini yedi yıldan beşe indirdi, ama değişikliği Chirac’tan sonraki ilk cumhurbaşkanı için uyguladı. Doğrusu da budur.

Türkiye global ekonomik krizi uzağında tutmaya, kapı komşusunda akan kanı durdurmaya, güvenliğini tehdit eden terörle başetmeye uğraşırken, herkesin bu hayati konulardaki görüşlerini merak ettiği anamuhalefet partisi liderinin gündeme taşıyacağı konu bu mu olmalıydı?

Bu yazı 1,186 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ak Parti kongresinin düşündürdükleri...
    • 28 Eylül 2012 Yalan dünya, hem de ne yalan
    • 23 Eylül 2012 Tartışma sağlık alametidir
    • 20 Eylül 2012 Darbeler, CHP ve Deniz Baykal...
    • 18 Eylül 2012 CHP’nin özrünün anlamı
    • 16 Eylül 2012 Hayasızca saldırının düşündürdükleri
    • 11 Eylül 2012 O da bir gün bitecek...
    • 9 Eylül 2012 Ne olur, ne olamaz...
    • 6 Eylül 2012 Suriye politikasına yeniden bakmak
    • 29 Ağustos 2012 Türkiye Pakistan, Hatay da Peşaver değil...
    • 26 Ağustos 2012 Hayatları oyun
    • 19 Ağustos 2012 Orhan Pamuk tiksiniyormuş, ben acıyorum...
    • 14 Ağustos 2012 Milletvekili neden kaçırılır?
    • 12 Ağustos 2012 ‘Yeni gazetecilik’ denen şey
    • 9 Ağustos 2012 Tuzak varsa tedbir nerede?
    • 3 Ağustos 2012 Komutan tanıklık yaptı
    • 31 Temmuz 2012 Abdullah Gül ‘yeniden’ ha, gerçekten mi?
    • 24 Temmuz 2012 Kılıçdaroğlu siyaseti kirli (mi) görüyor
    • 18 Temmuz 2012 CHP’nin Ak Parti açmazı
    • 17 Temmuz 2012 CHP makas değiştirirken...

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,305 µs