Korkulan oldu ve Genelkurmay duyurusuna göre… Diyarbakır Silvan'da PKK militanlarıyla karşılaşan erlerden (bu satırlar yazılırken) 13'ü şehit oldu, ikisi ağır, yedi personel yaralandı.
Yazıya "korkulan oldu" diyerek başladım…
Çünkü Kürt/PKK meselesiyle ilgili ne zaman bir yumuşama olsa… Ne zaman barış ve kardeşlik mesajları verilmeye başlansa… Ne zaman insanlar "Bu sorun çözülebilir" umuduna kapılsa…
İşte tam da böyle bir olay meydana geliyor.
Niye? Çünkü PKK yekpare bir örgüt değil. İçinde Abdullah Öcalan'a yüzde yüz itaat edenler de var, etmeyenler de…
Örgütün bir bölümü, Apo'nun Ankara ile anlaşırken, kendini kurtarmak uğruna örgütü harcayacağını düşünüyor.
Bunun sonucu olarak, "Sadece Apo ile anlaşmak yetmez, bizimle de anlaşın" diyorlar. (Ancak Apo'nun manevi gücü o kadar fazla ki bunu adlı adınca ifade edemiyorlar.)
Örgütün bu bölümü aynı zamanda manipülasyona en açık kesim… Olumlu gelişmelere taş koymak amacıyla onları kışkırtmak çok kolay.
İşte zurnanın zırt dediği nokta tam da burası: Kürt/PKK meselesinin çözülmesini istemeyen birçok siyasi ve ekonomik aktör var.
Kimi büyüyen Türkiye'yi engellemek için… Kimi Türkiye'nin bölgedeki siyasi gücünü kırmak için… Kimi Türkiye, Avrupa Birliği'ne giremesin diye… Kimi uyuşturucu ticareti sekteye uğramasın diye… Kimi Avrupa'daki kıyak düzeni sarsılmasın diye… Kimi silah satışına devam edebilsin diye PKK'daki bu "endişeli" grubu destekliyor.
Yukarıda esas olarak yabancı aktörleri saydık. Bu işin bir de yerli ayağı var: Devlet içindeki konumunu yitirmek istemeyen Ergenekoncular da o yöndeki faaliyetini sürdürüyor.
Hatırlarsanız Apo geçenlerde devletle görüşmelerin gayet iyi gittiğini… "15 Temmuz'a kadar gelişme olmazsa savaş başlar" söyleminin artık geçerli olmadığı… Süreci denetleyecek bir Barış Konseyi kurulması konusunda anlaşmaya varıldığını söylemişti… BDP'lilere de "Meclis'e gidip çalışın" mesajını vermişti…
Vay sen misin 15 Temmuz'dan vazgeçen! İşte bugün 15 Temmuz ve ortalık bir kez daha toz duman…
Ben öncelikle BDP'nin ne yapacağını merak ediyorum: "Üzüldük" demeleri değil beni ilgilendiren. Asıl o şahin PKK grubuna karşı tavırları ne olacak?
Sarıyer trafiği: Ben gelip açayım mı?
Özet: İstanbullular yazın pazar günleri Kilyos ve Demirciköy civarına akın ediyor. Bilhassa Sarıyer'de akşam trafiği işkence halini alıyor.
Biz arkadaşlarla Demirciköy'den 20.00'de hareket ettik, tam üç buçuk saat sonra, 23.30'da Sarıyer'den sahil yoluna çıktık.
Bu süreç içinde ilaç olsun diye bir tane dahi trafik polisine rastlamadık.
Yazıdan sonra İl Emniyet Müdür Yardımcısı Şemi Albat'tan bir açıklama geldi.
Özeti şöyle: 1) Sarıyer'de iki ekipleri varmış, biri trafikle uğraşmış. Diğeri bir kazayla ilgilendikten sonra, görev yerine dönmüş. 2) Sarıyer'in yolları yetersizmiş.
Konuyla ilgilendiği için Şemi Albat'a çok teşekkür ederim. Ancak açıklamasını kabul etmiyorum!
1) Albat'ın açıklamasına göre bizim 23.00- 23.30 arasında Sarıyer içinde iki trafik ekibine rastlamamız gerekiyordu. Belli ki biz geçerken saklanmışlar: Çünkü araçtaki dört yetişkinden hiçbiri onları göremedi.
2) Ben gelip açayım mı? Sarıyer'in ortasından geçen Sular Caddesi'ni "kesen yolları" pazar akşamları bariyerlerle engelleyeceksiniz.
Dönmesi gereken araçlar ileriye gidecek, Maden semtindeki kavşaktan dönecek.
Maden kavşağı düğüm oluşturacağı için oraya bir ekip yerleştirilecek.
Denize doğru inerken sola dönmesi gerekenler ise Büyükdere'den dönüp gelecek.
İkinci bir ekip ise Sular Caddesi üzerinde park yapılmasını engelleyecek.
İşte bu kadar!
Var mı itirazınız?
sabah
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle