Savcılık Aziz Yıldırım hakkındaki gözaltı kararını sağlık nedenleriyle kaldırdı. Adaletin normal işlediğine inanç varsa, normal bir karar.
Ancak Türkiye’deki uygulamaya bakınca çok sorunlu bir karar olarak görülüyor.
Şimdi Aziz Yıldırım hakkında ‘’Silahlı çete kurmak ve yönetmek’’ gibi ağır iddialar var.
Gazeteler günlerdir Yıldırım hakkında polis kaynaklı haberler kaleme alıyor.
Yıldırım’la birlikte gözaltında olanlar da var.
Şimdi savcılık hakkında bu kadar ağır suçlamalar olan bir kişi hakkındaki gözaltı kararını sağlık gerekçesiyle kaldırıyor.
Demek ki savcılık hakkındaki suçlama ne olursa olsun Fenerbahçe Başkanı’nın kaçmayacağına inanıyor.
Ama aynı çatı altında görev yapan başka arkadaşları milletvekili seçilmiş olan tutukluların tahliyesine karşı çıkıyor.
Sağlık nedeni gözaltı kararının kalkması için bir nedense, milletvekili seçilmiş olmak tahliye için haydi haydi geçerli olmalı.
Mustafa Balbay, Mehmet Haberal ve KCK Davası’ndan yargılanan insanlar hakkında da örgütlü suç iddiası var, Yıldırım için de.
Aziz Yıldırım’ın sağlığı hakkında haklı olarak endişelenen savcılığın millet iradesine de saygı duyması gerekir.
Aksi halde adamına göre hukuk ve muamele görüntüsü ortaya çıkar ki, bu da Türkiye’de eski düzenin hakim olduğu anlamına gelir.
Bu adamdan Cumhurbaşkanı olabilir mi!
Herkes eski IMF Bakanı Dominik Strauss-Kahn olayını ve adamın bir komploya kurban gittiğini konuşuyor.
Olay, Kahn’ın New York’ta kaldığı otelin temizlik görevlisine tecavüz ettiği iddiasıyla patlamış ardından temizlikçinin Kahn’la para karşılığı birlikte olduğu ortaya çıkmıştı. Bu esnada geçmişte Kahn’ın tacizine uğradığını iddia eden çok sayıda kadın ortaya çıkıp başlarına gelenleri anlattı. Hepsini bir tarafa bırakalım. Karşımızda, kral dairesinde kalırken para karşılığı kat temizleyicisiyle cinsel ilişkiye giren bir adam var. Tamam, tecavüzcü değil ama dünyanın önemli ülkelerinden birinin en önemli makamına gelecek niteliklere sahip olmadığı da ortada. Fransızlar onu başkan seçerse davranışlarını onaylamış olacaklar.
Tanıdık kabinesi
Başbakan Erdoğan yeni kabinesini yıllardır yol arkadaşlığı yaptığı isimlerden seçti.
En sürpriz görünen İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin de Erdoğan’ın en eski yol arkadaşlarından biri.
Kabinede göze çarpan özelliklerden bazıları şöyle:
İki bakanla ödüllendirilen İzmir sahillere açılım politikasının kilit kenti olacak.
Ancak Ertuğrul Günay ve Binali Yıldırım’ın önünde ilk yerel seçimi kazanmak gibi bir görev olacak.
İzmir yerel seçimi, geçmişte Atilla Yurtçu ile Erdal İnönü’nün yarıştığı ara seçim gibi ulusal nitelik kazanacak çünkü CHP de bu kaleyi kaptırmak istemeyecek.
AK Parti’de üç dönem vekillik kısıtlaması olmasa Binali Yıldırım’ın Ulaştırma Bakanlığı’ndan emekli olmasının garanti olduğu anlaşıldı.
Kabinede Karadeniz ağırlığı da ciddi biçimde arttı.
Cemil Çiçek’in Meclis Başkanlığı’na seçilmesi, Vecdi Gönül’ün kabine dışı kalması, AK Parti açısından yeni bir dönemin başlangıcının işareti.
star
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle