“bazan ortaya yayılmış bir dûnya haritasının üzerine seni boydan boya uzanmış olarak tasarlıyorum hayalimde. o vakit bana öyle geliyor ki içinde yaşayacağım bölgeler ya senin vücudunla kapayamadığın ya da senin ulaşamadığın yerlerdir ancak”.
kafka
kadın, bana, kendisini tam otuz yıl sonra neden aradığımı sordu. kadınların sorularının cevaplandırılamaz olduklarına ilişkin teorimi altı yaşımda kurdum. amaç, kadının sorusuna cevap vermek değil, sorudan kurtulmak olmalıdır.
kadın kendi geleceğine doğru gerilmiş sorular sorar, belirsiz bir gelecek sorularıdır onlar, bağlamsız ve gerçekte soru olmayan şeyler. kadın, soru sorarak suç işliyor. tarihinden ve geleceğinden çıkmayan kadın, soru sorar, sormak durumunda. kadın, soru sorarak kendi belirsizliğini yayar. kadın kurgusu, yaymak üzerine olduğundan, olay kendiliğindendir. kadınların acı çektiklerine dair haber var.
kafka: ‘kadınlar suçlu olmadan acı çekerler’.
yürümeye başladım, yapabileceğim başka eylem yok, yürüyorum, yürürken gördüklerim oldu, dışarıda bir dûnya var sanki, yürürken olaylara başka yönden bakmayı denedim, tuhaf oluyor böyle bakınca, içimdeki savaşı unutmaya başlıyorum, varlıklı birilerinin arasında yoksul birisi olarak hissediyorum kendimi, kimse benden yana değil, bana karşı da olmadıklarını yeni öğrendim, olabilir, yürürken yüzünü bütün ayrıntıları ile gözümün önüne getiremediğim birkaç kadın oldu, gördüklerimi ilişkilendirdiğim vakalar da, yağmurlar yağdı, yalnızca yağmurlar yağarken yaşadığımı hissettim, yağmurların dinmesinin geçici olduğunu düşündüm, hep yağmurlar yağmalıydı, yağmurlar yağarken uyumalı mı uyanmamalı mı bir türlü karar veremiyordum, bir karar vermek için gerekçe aradım, herşeyin olacağına vardığı teorisi karşısında sessiz kalmak rahatsız ediyordu, herkesin suçlu olduğunu anlamak zamanımı aldı, sessizliklerinin nedeni suçu maskelemektir, durmadan denemek geliyordu içinden, çocuk durmadan deneyen varlıktır, biçimim nedeni ile denemekten korktum, kimsenin ardından yürümedim, yürüyüşümün insanlar açısından belirli bir çizgisi yoktur, o kadar gören oldu kimse bana neden yürüdüğümü sormadı, günlerin uzadığı ve kısaldığı oldu, bir haber oluşmadı.
tek dinamik olarak çalışan şey şu: birşeyin varlığını bir başka şey ortadan kaldırdı. kalan tek şey ise otuz yıllık bir kalp sızısı.
kadında herşey maskedir. tarihi, gelecek için bir maske. gizli günahı, çocukları için ikinci bir maske. kadının başka maskeleri de var, romantizmi mülkiyeti için bir maske yapmak, aklı düşmanlık için.
kadın, zamansız olduğunu kabul etmeyen varlıktır. kadın zamansızlığını zamanı hatırlatarak maskeler.
(*): cenk’in, hayatta kalmalı, başlıklı karalamasına tepki olarak yaptığım karalamadır.
Değerli okuyucumuz,
Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
· Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
· Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
· Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
· Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
· Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
· Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
· Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.
Yorumlar
+ Yorum Ekle