En Sıcak Konular

Fehmi Koru


Fehmi Koru
0 0 0000

Mitingler oyu çoğaltmaz, ama iddiayı yok eder



Ülkenin yanlış istikamete götürüldüğüne dair görüşleriyle her akşam değişik bir kanalda karşımıza çıkan emekli bir generalin ilk mitingi başarılı geçmedi.


Günler boyu duyurulduğu halde miting saatinde meydan boş kaldı. Parti liderliğine soyunan general, seçim otobüsünden indiğinde, etraftaki meraklı birkaç kişinin elini sıkmakla yetindi.

O gün bugündür kendisinden haber alınamadığına göre, kampanyasını askıya aldığını düşünebiliriz. Eski asker yeni politikacıya artık televizyonlar da ilgi göstermiyor.

Türkiye partiler açısından zengin bir ülke; hemen her görüşün ve liderlik güdüsü fazla herkesin bir partisi var. Sandık başına gittiğimizde tercihimizi işaretleyeceğimiz oy pusulası bu yüzden bir metreden uzun. Bunlar seçime girenleri; kendisini destekleyenlerin sayısını belli etmekten kaçınma aklını göstererek partisini seçimden uzak tutan liderler de var...

Geçmişte 'geleceği parlak' bilinen nice politikacı oyunu saydırmayı göze aldığı için politikaya erken veda etmek zorunda kaldı. Kampanyalar toplumda yeterli tabana kavuşamamış politikacılara büyük hayal kırıklıkları yaşattığı gibi, sandık da politik ömürlerini kısaltabiliyor.

Liderleri görüyorsunuz, hemen her gün ülkenin birkaç yerinde düzenlenen mitinglerde konuşuyorlar. Toplumda varolan bir damarı temsil eden partiler, örgütleri sayesinde, muazzam kalabalıkları meydanlara toplayabiliyor. Miting düzenlemek bayağı masraflı bir iş; ama iddialı hiçbir parti seçim öncesinde halkla buluşmayı ihmal edemiyor.

Hem de mitinglerin halkın tercihini büyük çapta değiştirmeyeceği bilindiği halde... Öndegiden partilerden herhangi biri hiç miting düzenlemese zaten alacağı oy fazla azalmayacaktır; ancak ülkemizde kalabalıkların sağladığı adrenalin yine de önemseniyor. ABD'de ve Avrupa'nın birçok ülkesinde liderlerin bizdeki kadar dolaştığı kampanyalar dönemi sona ereli çok oldu; yeni iletişim araçlarıyla seçmene erişmek daha etkili oluyor oralarda...

Herhalde mitinglerden kolay vazgeçilmeyecek, vazgeçilmesin de; sonuçta demokrasinin ete-kemiğe bürünmüş halidir mitingler; yöneten ile yönetilen arasındaki bağın yeniden kurulup sağlamlaştırıldığı, muhalefetin iktidara hazır olduğunu kanıtlaması beklenen zemindir. Uğranılan yer sayısı zamanla azalsa bile, liderler halkla doğrudan temas fırsatını kaçırmak istemeyecektir. Ayrıca liderlerin mitinglerde söyledikleri de televizyon ve gazetelerle herkese ulaşıyor.

Bu da bizi CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun Zonguldak mitinginde yarım kalan küfür cümlesine ve siyasetin üslubuna götürüyor. Liderlerin karşısına çıktığı kitleler arasında babaları tarafından 'demokrasi bayramı' havasını koklasın diye mitinge götürülen çocuklar da olabiliyor. Akşamları "Liderim bugün ne söyledi?" merakıyla aile boyu televizyon başına kurulmuş partililerin varlığını da unutmayalım.

"Küfür etti, etmedi" tartışmasına sebep olmak bile yeterince sorunlu. Bir de kampanya sırasında her gidilen yerde dozun biraz daha yükseldiği gerçeği var. Lâfın altında kalmamak için her seferinde yeni cevherler çıkabiliyor politikacıların ağızlarından...

Piyasa kötü açıldı, ama ilk kötü örneğin aldığı tepkiler, umarım, herkes için yol gösterici olur.

zaman



Bu yazı 1,305 defa okundu.






Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.





    Diğer köşe yazıları

     Tüm Yazılar 
    • 30 Eylül 2012 Ak Parti kongresinin düşündürdükleri...
    • 28 Eylül 2012 Yalan dünya, hem de ne yalan
    • 23 Eylül 2012 Tartışma sağlık alametidir
    • 20 Eylül 2012 Darbeler, CHP ve Deniz Baykal...
    • 18 Eylül 2012 CHP’nin özrünün anlamı
    • 16 Eylül 2012 Hayasızca saldırının düşündürdükleri
    • 11 Eylül 2012 O da bir gün bitecek...
    • 9 Eylül 2012 Ne olur, ne olamaz...
    • 6 Eylül 2012 Suriye politikasına yeniden bakmak
    • 29 Ağustos 2012 Türkiye Pakistan, Hatay da Peşaver değil...
    • 26 Ağustos 2012 Hayatları oyun
    • 19 Ağustos 2012 Orhan Pamuk tiksiniyormuş, ben acıyorum...
    • 14 Ağustos 2012 Milletvekili neden kaçırılır?
    • 12 Ağustos 2012 ‘Yeni gazetecilik’ denen şey
    • 9 Ağustos 2012 Tuzak varsa tedbir nerede?
    • 3 Ağustos 2012 Komutan tanıklık yaptı
    • 31 Temmuz 2012 Abdullah Gül ‘yeniden’ ha, gerçekten mi?
    • 24 Temmuz 2012 Kılıçdaroğlu siyaseti kirli (mi) görüyor
    • 18 Temmuz 2012 CHP’nin Ak Parti açmazı
    • 17 Temmuz 2012 CHP makas değiştirirken...

    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    108,449 µs